Türklüğün şanlı tarihi, kanla yazılan destan
Oku, öğren ey Türk Genci! Nasıl kurtuldu vatan?
Sakarya Meydan Savaşı moral oldu en baştan,
Taarruza karar verdi, o en büyük Komutan.
Ankara’dan Akşehir’e geldi Mustafa Kemal,
Vergisiz zenginle yarıştım gittim,
Okyanusta buzdan Ada’m var benim.
Sosyete içine karıştım gittim,
Yırtık pantolonla modam var benim.
Yanlış söylüyorsam “dur” deyin bana,
İnsanı insana kul etti bunlar.
Kolonlar kesilmiş, çöküyor bina
Geçer paramızı pul etti bunlar.
Soframızda çoluk çocuk sersefil,
Birkaç hain pazarlıyor ülkeyi,
Baştanbaşa memleketim işgalde.
Çiğnediler değişmeyen ilkeyi,
Baştanbaşa memleketim işgalde.
Üretimi dış güçlere emanet,
Behey benim deli gönlüm
Geçmez misin güzellerden
Hazan değmiş solmuş ömrüm
Benzim sarı gazellerden
Özü öze bağlıyorsun
Bana beklentimi sorar durursun;
Bulutsuz havadan yağmur beklerim.
Neredeyim bilsen beni vurursun;
Taksim Meydanı’nda vapur beklerim.
Yapmak istiyorum bir koca yapı,
Beni tanımadan “hacı” diyorsun
Diyanet torpilli sıram yok benim.
Din, iman adına halt ediyorsun
Rüşvetle çekilen kura’m yok benim.
Baskı içeriyor bana hitabın,
Vefasıza haber verin,
Öldüğümde arar belki.
İç geçirir derin derin,
Nasıl öldüm sorar belki.
Sarmadığı gül bedenim,
Çimenler yeşermiş, çalılar çıkmış
Sevdiğimin tarlasını belledim
Öyleyken sevdiğim kaşını yıkmış
Her bakışın manasını belledim
Öyle böyle geçti üç-beş senemiz
(Cimon (Simon) ile Pero'nun Hikâyesi)
Kumaş tüccarı idi, yalancı bir ortakla
Bu ortağın ağzında, ıslanmaz idi bakla…
Yalan yanlış beyanla, kaç kez etti ispiyon
İşte bu yüzdendir ki, mahkûm olmuştu Simon.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!