Orhan Tuncay Şiirleri - Şair Orhan Tuncay

Orhan Tuncay

Bir gül deydi elime
Kırmızınla kavruldum, yandım

Dudakların öyle bir kor
Ateşinin rengine aldandım

Devamını Oku
Orhan Tuncay

Bir kar yağıyor bir mezarlığa
Kapısından sızan derin bir yalnızlık
Ak paltosu altında buz kesmiş doğa
Acı hissetmez bu canlar, ölecek olan onlar artık

Bir kar yağıyor doğadaki canlara

Devamını Oku
Orhan Tuncay

Musalla taşına musallat oldun
Öyle kolay bırakmam seni ruhum
İçin çekiyorsa bu senin sorunun
Hem ne olacak benim durumum?

Musalla taşıyla ilişki kurdun

Devamını Oku
Orhan Tuncay

Uyku akıyor gözlerinden
Ihlamur kokuyorsun
Başın yumuşak yastıklarda
Rüyanda bana gülüyorsun

Bahar esiyor üzerinden

Devamını Oku
Orhan Tuncay

Rüzgâr saçlı kadın geçti penceremden
Elleri nemli, dudakları ıslak
Uzansam tutacaktım.
Ama saçları rüzgârdı onun
Ardından öylece baktım
Artık esintisinde yok olacaktım.

Devamını Oku
Orhan Tuncay

Dün geceydi saat beşte
Tam tamına saat beşte
Anlaşılmaz bir hevesle
Seni içtim bir nefeste

Dün geceydi ay kafeste

Devamını Oku
Orhan Tuncay

Gece saatin on ikisi
Ya bu saat hiç geçmemeli
Ya da gelmemeli

Gece saatin on ikisi
Karanlıkların bekçisi

Devamını Oku
Orhan Tuncay

Yine boşandı yağmur, yine hüsran
Bahçemde benim sırılsıklam koşan
Gözlerimin nemi mi, içimin elemi mi
Sen misin yoksa içimdeki sel, taşan

Yine yaprak sarı, yine son güz sararan

Devamını Oku
Orhan Tuncay

Bir bebek ağlıyor ana kucağında
Ninnisi söylenirken günün şafağında
Bir bebek, bir çığlık, bir ses, bir nefes
Belki de alın yazısı minicik alnında

Bir gün doğuyor size, bize, hepimize

Devamını Oku
Orhan Tuncay

Şafak mahmur gözlerini ovuyor
Köpekler arzı endam etmiyor artık
Onlar hadlerini biliyor
Sokaklar şimdi yarı karanlık

Sıra horozlar senfonisinde

Devamını Oku