Yaşadı ve öldü diyecekler
Tanımadıkları halde
Yüreğimin güzel olduğundan bahsedenler
Şairdi diyecekler
Dik başlı
Kural dışı olan ne varsa karşısında
Güler gibi durdu çoğu zaman bize hayat.
Kamburlaştıkça acı sırtımızda, insan öğrendi yaşamayı.
Bunca zahmet, bunca kahır her şey esasen hayat, bir lokma ekmek içinmiş.
Ve kirli bir alınla selamlarmış her akşamı insan.
Ev, ekmek...
Nedendir ana?
Bizi anos geçiyorlar şimdi gökten.
Her şeyin başlangıcı, her şeye son vermenin adı, bizi çağırıyor.
İsrafil...
Ölmekteymişiz...
Gençtim
İsyan çıkarmak için en güzel yaşta.
Dalaşmak istedi mi yumruklarım yankı yapardı sesim
Ses çıkardı vurduğum yerden
İspanyol paçaları vardı ayaklarımın.
Ve tarazlanırdı yüreğim.
Durmuş bir saat gibi şimdi içimdeki sızı
Sana bu şehri bırakmak istemem
Gidiyorum
Korkarak yaşamayı öğreten bu dünyadan
Ne aşklar yaşadık, var mıydı karşılığı
Günahlardan aşılmaz bir şeydi benim gövdem
Gütmem için verilen deveyi öldürdüm
Çünkü sahibi belliydi
Belliydi,
Suları çamur, cephesi, kötü insanların mazeretleri gibi yavan..
Suyu aklanmış bir kuyu aradığım için oldu bütün bunlar
Artık
Detaylarımdan anlaşılır hayat
Bunlar benim acılarım
Olasılıkları, hep kötü şeylere bağlı bir uğraşı gibi
Yaşlandıkça insan hayal kırıklığına uğruyor
Yorgun suyun salyası bu
Ruhu,
Fakat bak gökte bir kuş
İşte kopardım lanetli hüznü yüreğinden
Ah canıma yetti artık
Öyle koştum ki aşka ve dünyaya
Ayaklarım beni terk etti
Nasıl dayandım buna
Bir türkü vurur öldürür beni
Yüzümde hala o eski yanık aşk hikayeleri
Ateşin düştüğü yerdir benim yüreğim
Dağ başında yanar şimdi
Sen vururken gözlerime
Ruhum bilmem nerelerde
Tüm gücümle örse vuracağım
Elbette kırılacak o taş
Yalnız ve sade bir yaşantıya razı olmayı bilmektir bu
Saymıyorum yine de bu hayatı
Öcümü alacağım dünyaya bırakmam
Çıngılar çıkartıyorum inatla baltayı taşa vurarak




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!