Öğretmenim Şiiri - Hümeyra Gün

Hümeyra Gün
257

ŞİİR


97

TAKİPÇİ

Öğretmenim

Okumayı yazmayı öğretirken,
bir avuç maya da kattın
Şekillenmemiş hamuruma.
'insan gibi insan ol 'diye.
'Kuşların yuvasını bozma.
Karıncayı bile ezme.
Komşunun bahçesinden erik de çalma.
Tahtadan bile olsa atın, sakın kırbaç vurma.
Silahlar olmasın oyuncağın'
Dedin, dedin de öğretmenim,
ben büyüdüm.
*
Büyüdüm de gördüm.
Büyüklerin hep acıya hikâyeler yazdığını.
Alın terinin de çalındığını.
Silahların mahsusçuktan değil,
gerçekten adam öldürdüğünü.
Karıncadan çoktan vazgeçtim.
Ben, onurun da ezildiğini gördüm.
Büyüdüm de gördüm.
*
Geri dönme hakkım var mı?
Varsa, de bana öğretmenim.
Gelip oturayım çocukluğuma.
Merak etmeyin sakın siz.
Sığışırım ben o küçücük sırama.
Hem tembellik de yapmam söz.
Ben, alışamadım büyüklere.
Sevemedim de büyümeyi..
Geri dönme hakkım var mı?
De bana öğretmenim.

Hümeyra Gün (17 Temmuz 2013 güncesi)

Hümeyra Gün
Kayıt Tarihi : 17.7.2013 19:19:00
Hikayesi:


Şiirim yeni elbisesini giydi. Çok da yakıştı. Değerli Öğretmenim Hikmet ÇİFTÇİ 'ye saygı selam ve teşekkürlerimle...EMEKLERİNE SAĞLIK.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • İbrahim Kavas
    İbrahim Kavas

    Yolunuzu aydınlatmak için
    bir ışık yaratırken
    Sizin yaşamınızı kocaman , aydınlık
    Güzel bir dünyaya çevirirken.
    Kuşlar gibi uçmayı, çiçek gibi açmayı
    Size verirken.
    Eririm bir mum gibi ama hiç şikayet etmeden.
    O masum, sevecen bir çift göz
    Sizlesiniz, evet... Siz , biricik canlarım, öğrencilerim benim...

    tekrar okumak bir keyifti.

    Cevap Yaz
  • Saadet Kılıçaslan
    Saadet Kılıçaslan

    SAYIN ÖĞRETMENİM DİYE BAŞLAMAK İSTEDİM AĞALAMKTAN DA YAZAMIYORUM YA NEYSE BEN ÇOCUKLUĞUMA DÖNMEK İSTİYORUM DER GİYDİNİZ BÜYÜDÜK DE NE OLDUK Kİ ALIŞAMADIM BÜYÜKLERE SEVEMEDİM BÜYÜKLERİ BEN HİÇ SEVMEDİM ÖĞRETMENİ HİÇ TEK SEVDİĞİM SINIFTA ÜŞÜYORUM DİYE ÖĞRETMENİMİN VERDİĞİ KIRMIZI PALTO VE FARELİ KÖYÜN KAVALCISI BİRDE HER GÜN SINIFA GİRİNCE BENİ OKŞAYAN BİR EL SICAK MI SICAK ANNE ELİ GİBİ ÖĞRETMENİM BEN ÜÇ YAŞINDA ÖĞRENDİM KENDİM OKUMAYI FAKAT ANNEM BENİM OKUMA ÖZGÜRLÜĞÜMÜ ELİMDEN ALDI HAYATIMI ÇALDILAR ÖĞRETMENİM BENDE ÖĞRETMEN OLMAK İSTİYORDUM İLK OKULU BİLE BİTİRMEME İZİN VERMEDİLER ŞİMDİ HERKESİN ALAY KONUSU OLDUM OKUYORUM DİYE BENİM YAŞIMDAKİLER EMEKLİ OLURKEN BEN LİSE ÜÇE BAŞLAYACAĞIM BU SENE İLK OKUL ORTA OKULU DIŞARIDAN BİTİRDİM DEDİNİZ YA ŞİİRDE BÜYÜKLER KENDİ HAYATLARINI YAZIYOR BENDE YAZDIM ÇALINAN HAYAT GÜNÜN YAZISI SEÇİLDİ SONRA DA ANTOLOJİDE YAYINLADIM OKUYANA İBRET OLSUN DİYE NE ZAMAN OKULUN ZİL SESİNİ DUYSAM HEMEN AĞLAMAYA BAŞLIYORUM SINAVDA BİLE EN SON KAĞIDI TESLİM EDEN BEN OLUYORUM BİLMEDİĞİMDEN DEĞİL ÖĞRETMENİM SADECE O GÜZEL KOKUYU TENEFFÜS ETMEK İÇİN SİZ DE BİLİRSİNİZ O SINIFTAKİ KOKU İNSANI NE KADAR MUTLU EDİYOR ÖLÜ KEMİKERİNE MASTIR YAPARSIN DİYE ARKAMDAN GÜLÜYORLAR YA NEYSE BEN DE ÜNİVERSİTEYE GİDİNCE ONLARA BÖYLE GÜLECEĞİM KENDİ SÖZÜMLE SİZİ SELAMLAYARAK SAYGILAR DİLİYORUM ÖĞRETMEN BİR SANATÇI EN GÜZEL ESERİ TALEBESİDİR BU ARADA ÖĞRETMEN OLARAK BANA KIZMAYIN ÇÜNKÜ AĞLAYARAK YAZDIĞIM İÇİN HARFLERİ GÖREMEDİĞİMDEN BÜYÜK YAZDIM YORUMLAR BÜYÜK HARFLE YAZILMAYACAĞINI BİLİYORUM BAYRAMINIZI DA BU VESİLEYLE KUTLARIM

    Cevap Yaz
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi

    MAYA BOZUK OLMASIN YETER!..

    İster canlı, ister cansız ve hatta bir insan bile olsa ilk defa gördüğümüz veya baktığımız nesne, şöyle bir baştan aşağı en azından göz atarız. İnsan sa belki de hissettirmeden saçından başından, kılık kıyafet ve ayaklarına giydiğine, temizlik ve uyumuna bakarak, birkaç saniyede bir kanaat oluştururuz.
    Bu kanaatimiz bizdeki ilk intiba, ilk izlenim olur.

    Ben de şiire şöyle bir göz gezdirince, şiirin 3 (üç) bölümden oluşması gerektiği izlemi oluştu.
    Şiiri şimdi buraya gördüğüm haline uygun olarak alayım.

    *
    Öğretmenim

    Okumayı yazmayı öğretirken,
    bir avuç maya da kattın
    Şekillenmemiş hamuruma.
    'insan gibi insan ol 'diye.
    'Kuşların yuvasını bozma.
    Karıncayı bile ezme.
    Komşunun bahçesinden erik de çalma.
    Tahtadan bile olsa atın, sakın kırbaç vurma.
    Silahlar olmasın oyuncağın'
    Dedin, dedin de öğretmenim,
    ben büyüdüm.

    Büyüdüm de gördüm.
    Büyüklerin hep acıya hikâyeler yazdığını.
    Alın terinin de çalındığını.
    Silahların mahsusçuktan değil,
    gerçekten adam öldürdüğünü.
    Karıncadan çoktan vazgeçtim.
    Ben, onurun da ezildiğini gördüm.

    Büyüdüm de gördüm.
    Geri dönme hakkım var mı?
    Varsa, de bana öğretmenim.
    Gelip oturayım çocukluğuma.
    Merak etmeyin sakın siz.
    Sığışırım ben o küçücük sırama.
    Hem tembellik de yapmam söz.
    Ben, alışamadım büyüklere.
    Sevemedim de büyümeyi..
    Geri dönme hakkım var mı?
    De bana öğretmenim.

    17 Temmuz 2013)
    Hümeyra Gün
    *

    Sanırım şiirin elbisesi bedene daha uygun oldu.

    Mayanın da sağlam olması lazım.
    Yıllardır hem öğretiyor, hem eğitiyoruz. Öğrenme tarafı bilgi ise, eğitim tarafı işin mayası. Maya, milletin kültürüne, özüne, ruhuna uygun olursa doğru maya olur.
    Kendimizi, ana-babamızı, dedemizi, atamızı öğretmeden başkalarını öğretmek, yetişen genci başkalaştırmak, başkasına benzetmek olur.
    Doğru maya da doğru insanda olandır.

    Ezmeye, çalıp çırpmaya, öldürmeye ve sadece kendi çıkarları için insanları kullanmaya kalkan bir zihniyetin çalacağı maya, kendi gibi bencil kişiler yetişmesine vesile olacaktır.
    İnsan olamamışın mayasından insanlık beklenir mi?

    Büyüdükçe masumiyetimizi hiç kaybetmeden, hep çocuk kalabilseydik.
    Maalesef, hayatın çoğu mücadele…
    Ahlaklı, inançlı, imanlı; sevgi ve saygıya dayalı, hoşgörülü, anlayışlı ve paylaşımcı bir mücadele ilkesiyle hareket etmeyi başarabilmiş ve öğretebilmişsek ne mutlu…

    Öğretmenliğin, bu kutsal addedilen değerli mesleğin temle ilkesi, felsefesi kesinlikle budur ve olmak zorundadır.

    Bu ilkeye bağlı kalıp eğitim – öğretim veren işin erbabı, mesleğini üstadı demektir.

    Böylesi ilkeli bütün öğretmenlerimize sevgi ve saygıyla.

    Dostça ve sağlıcakla kalınız efendim.

    Hikmet Çiftçi
    01 Eylül 2013

    “GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”

    Cevap Yaz
  • Nazır Çiftçi
    Nazır Çiftçi

    Günü birlik bir şiir.Taptaze. Taze ekmek kokusu gibi.Yağmur yiyen toprak kokusu gibi.Öğretmenin böylesine anlamlı bir öğretmen şiiri olmalıdır. Bu şiiri yazdığınız için mutluyum.
    İşlenmemiş ham maddeyi işlemek kolay mı! on senede okuma yazma öğrenemeyen öğrenciler bilirim.Bütün öğretmenlerin emeği bu gün bizleri yönetenlerin hamurunu da mayalamış değil midir!Geri dönme şansımız yok, zira yetiştirdiklerimiz bizlerin devamıdır. Onların katkıları yetecektir. Var oluşumuzdan beri, bizleri yetiştirenler mevcuttur.Onlardır bizlere güven ve onur veren. Ellerinize sağlık. çok hoş şiirdi. Tam puan +ant.Kutlarım,ÖĞRETMENİM. selam olsun.

    Cevap Yaz
  • İbrahim Kavas
    İbrahim Kavas

    öğretmenlik kutsal meslektir, muma benzetilir, hani etrafını aydınlatırken eriyip biter anlamında. Elindeki hamuru doğru yoğurmak gerekir. çünkü; zaman çıkar dünyasına dönmüş, her şey maddiyata dökülmüş. Tüm değerler elindeki zenginliğe göre ayarlanmış. Çevremizdeki tüm olumsuzluklara bakarak, kesinlikle karamsarlığa kapılmıyorum. ben de bir öğretmen olarak, mayasına güzellikler, iyilikler kattığımız güzel çocuklarımız, eninde sonunda mutlaka doğruyu bulurlar, gönülden inanıyorum. Auyarlı yüreğini, sevgiyi anlatan kalemini içtenlikle kutlarım. 10 puan, ant.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (6)

Hümeyra Gün