OTOBİYOGRAFİ
Türkiye yedi bölge,
Güneydoğu denmiş, bizim bölüme…
Bereketli topraklar umut doğurmuş,
Bel bağlamış çileli halkım,
Peygamberlerle, yüzlerce âlime...
Bazen de saf saf kanmış,
Aç gözlü sahtekârlara,
Eli kanlı birçok zalime…
İlim Adıyaman,
İnsanlığın, tarihin beşiği…
Nice komutanlar, krallar,
Aşındırmışlar bizim eşiği…
Nice fetva, nice ferman,
Olmamış dertlerine derman…
Bu topraklar, kutsal toprak,
Direnmiş zulüme, zalime,
Hepsini etmişler toz, duman…
Akmış kanl ...
Bu fani Dünya’da bitti nasibim,
Ölüyorum yavrum sakın ağlama…
Yine azdı yaram sarmaz tabibim,
Ölüyorum yavrum sakın ağlama…
Kesme doktor kesme nazik tenimi,
Bu ayrılık kor köz her gün,
Baba evi şimdi harap…
Us mazide beden sürgün,
Gurbet devi kara kitap…
Candır sıla canı ünler,
Figan eder Mahmut gurbet ellerde,
Uyan Adıyaman duy Adıyaman…
Sevdam türküm gezer bütün dillerde,
Uyan Adıyaman duy Adıyaman…
Kanımla sulandı güzel toprağın,
Döşediğim iyi niyet taşları,
Sundun bana cehennemin nârını…
Döndü sele iki gözün yaşları,
Kör kör baktın ilâh ettin kârını…
Kaç fatiha okudun sen vefaya?
Gökkuşağı gökten inmiş aşağı,
Rengi düşmüş toprağımın yüzüne…
Dağı taşı sarmış sevgi başağı,
Saygı dolmuş gül kokulu düzüne…
Atalardan dostluk miras oğula,
Adım Nazif Demirezen,
Kara bulut başta gezen,
Bu dünyada beni üzen,
Ölüyorum gün görmeden…
Şu Mersin’de bir garibim,
Sende doğduk toprağını yâr gördük,
Adıyaman saldın bizi gurbete…
Biz ki orda tek nefesi kâr gördük,
Biçti zaman aldın sensiz nöbete…
Al güllerin bulanmıştır kokuya,
ADIYAMAN İÇİNDE
Adıyaman sokağı,
Parke taşlar döşeli…
Soldu gülün yaprağı,
Ben bu derde düşeli…
Yaşım on dört yıl 1966
Bir öğle vakti,
Beynimde şafak attı…
Bu gün yıl 1996,
Dile kolay koca otuz yıl,
Ömür sevdalanmış hümanizme…
Alın teri çocuklarına,
Devrik bir cümledir hayat…
Doğarken hazırdır yük,
Kucaktadır sorunlar,
Boydan büyük…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!