Portakal çiçeği gülüşlüm,
Talih Kuşum;
Bir kere de olsun, pervasızca,
Elini yüreğine götür de cevap ver,
İnce eleyip, sık dokumadan,
Yani,
Adın, ab-ı dile pelesenk;
Güller güzeli, bir siyah gül;
Güllerin güzeli...
Resitalin var bu gece...
Yaşam kavganın içinde!
Ürkekliğini silkele üstünden, at!
Dökme kalıp duvarlar önündeki sfenks hayalin,
Ya meteor çukurunda kalmalı o aşk,
Ya Etna'nın kutsanmış, gizemli lavlarında...
Ya da
Tales anlatımında; gerçeğin yansıması olarak...
Aşk illaki saadet der, der demesine de;
İçimden geçeni;
Belki bir arzu ya da istek..
Bu kabulüm...
Belki imkânsızlığın yalın hali,
Belki bir flu rüzgâr,
Bulutları düşürmüşlerse ırmaklar içine, Yağmurlar; yurtsuz kalır hiç mi hiçine…
Çise gözlüm,
Her baktığında gökyüzüne;
Yağmurlar yağsın, üzerine.
Islanan yüreğin, h-asarından…
Bursa'da...
Tlrilye'de keyfe keder ıslık ve ikincisine gebe, bir yudum kırmızı...
Gemlik denize doğru, bir fark ediş;
Şairin istediği...
İçinde taşıdığı
çalar bir saat var,
her insanın...
kimisi bozuk,
durmuş kimisi,
kimisi tik tak,
Çalcatepe’nin siyah lalesi;
İnce, narin, mahzun;
Kafileler içerisinde...
Adı ne romandaki gardiyan kızı Rosa,
Ne de rüya gibi rüya…
En uzak mesafedir, zihinden kalbe olanı...
Anladığını, anladığımı, anlıyorsun...
Tıpkı;
Bildiğini, bildiğimi, bildiğin gibi...
Ne olur şey?
Anlamak, anlaşılır olmak...
güne ilişsin bir çift gözün hüzzâm bakışı...
gün ki hüzzâm...
gün ki sabâ makamından şarkı...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!