Tam senin gittiğin saatte,
Vurdum kendimi meçhulün yollarına,
Yokladım yüreğimi el yordamıyla,
Harlıydı,
Başım yüce dağlar kadar karlıydı.
Artık aldırmıyordum yarınsızlıklara,haksızlıklara,
Ben senin;
Senden öte olan sana,
Aynada gözükmeyen tarafına,
Tepeden tırnağa,
Sol yanına talibim.
Bağışla beni ömrüm!
Dizlerine kadar battığın balçıktan seni söküp alamadım ya,
kıramadım ya bileklerinden zincirleri,
taşıyamadım aydınlık bir şafağın kapısına.
Atamadım çoşkun bir nehrin kıyısına ve çıkaramadım seni mutluluğun şahikasına.
Hep yangınlarda kaldın ulu orta.
Ah Elif duruşlum,
Vâv yüreklim
Ben ruhumun mahseninde, yürek dolusu sevgi
Baharlar dolusu aşk
Dudak dolusu buseler biriktirirken sana
Sen sırtını döndün bir anda.
EY İNSAN OĞLU
Sevmek diyorum gözüm sevmek!
Bir kuşu gökyüzünde süzülürken seviyorsak,
Uçamayınca da sevmek,yaralıysa merhamet etmek,
Her kuş kendi dilince şakır, her dile kulak vermek...
Gecelerden bir gece olsa;
Rüzgar aşk kokusunu alıp Nil'den buraya taşısa,
Küçük bir kulübe, göl manzaralı;
İçeride küçük bir ahşap masa, iki sandalye,
Masada mavi bir örtü, yanan bir mum
İki toprak kadeh, bir de Ledün şarabı,
Yüreğimdeki küçük kız üzgün bu gece.
İsyana durmak istiyor
Tövbeli gibi duran ayrılık şafaklara,.
Büyümekten korkuyor, titriyor sim- siyah saçları.
Dayan küçük kız bir mucize olur belki.
Belki de bir terslik olur ve hayat hanım geri verir aldıklarını.
Ne güzel söylemiş Sıla:
''İki satırlık adamları musallat ettik ömrümüze,
Bundandır böyle dibe vuruşumuz''
İşte, ben de öyle dibe vurmuşum.
Özgürlüğüm kayıp,
İçimde binlerce kale yıkılıp yerle bir oluyor.
Kendimle baş başa kaldığımda kader ile keder arasında cenge duruyorum.Bak bu gün de çırılçıplak çıktım savaş meydanına. Çattım önüme gelen her duyuya, çattıkça battım balçık deryasına. Umut umut, diye fırladım yatağımdan, beden fırtınalarına ninni söyleyen rüyalarımdan. Sen yakındın aslında bana; maskemin altına gizlediğim, gözümün kuyusunda beklettiğim, yüreğimin zarına sarıp sarmaladığım sendin. Devrik fincanlarda aradığım, kayan yıldızlarla dilediğim sendin.
Seninle büyürken beynim, yüreğim;
O bendim hasretinle delirdiğim.
Bir dolu başaktım ben rüzgarınla devirdiğin.
Dünyada bir tane Hayat Hanım olsaydı kahrı çekilirdi Nimet Hanım ,o kadar çekilmez hayat hanımlar var ki!
"Nedir şu hayattaki en büyük kazanım?" sorusunun benim için cevabı hep aynı olmuştur. Dost. Evet hayata olabilecek en büyük kazanım dosttur efendim. Canının yanına candaş olacak bir dost, ki böylesinin değeri bin ömre bedeldir. O dost ki haldaşındır, sırdaşındır, ruhunun ve dimağının doygunluğudur, ...