meslevinin şerh ve tercümesini yapan kişi.Ben okumaya çalışıyorum ama anlabilmek çok zor.Ayni şekilde yazılmış Sadi nin bostan ve gülistan kitabını arıyorum.
Tahir Olgun’un edebiyat dersini öğrenciler gırgır, şamata geçiyorlardı. Bir gün yine ‘okulu kırıp’ viziteye çıkan öğrenciler ders ortasında kapıyı çalıp sınıfa girerler. Hoca’nın sorması üzerine revirden geldiklerini söylerler. Bunun üzerine Tahir Hoca, bir beyit patlatır: “Geliyorlar revirden/Farkları yok sevirden! ” Sevir’in 'öküz”anlamına geldiğini tabii ki öğrenciler de bilmektedir.
tahir aşkıyla yanıp tutuşan ney çalamayan mevlevi, zaten ney çalamadığı için tahire aşık, o çalıyo çünkü, tabi tahir yetenekli oğlan :)) ne yazarmışım bea, yok vaz geçtim ferhatla şirin bu evet öyle bi hikaye olmalı :))
... Kabir taşında kendisine ait şu dörtlük yazılıdır:
Eli boş gidilmez gidilen yere,
Boş gelmedim yâ Rab, ben suç getirdim.
Dağlar çekemez bu ağır yükü,
İki kat sırtımla pek güç getirdim.
meslevinin şerh ve tercümesini yapan kişi.Ben okumaya çalışıyorum ama anlabilmek çok zor.Ayni şekilde yazılmış Sadi nin bostan ve gülistan kitabını arıyorum.
tahir'ul mevlevi adını bugün ilk kez duydum ve cok enteresan biri oldugunu anladım en kısa sürede kitabını okuyacagım
GELİYORLAR REVİRDEN
Tahir Olgun’un edebiyat dersini öğrenciler gırgır, şamata geçiyorlardı. Bir gün yine ‘okulu kırıp’ viziteye çıkan öğrenciler ders ortasında kapıyı çalıp sınıfa girerler. Hoca’nın sorması üzerine revirden geldiklerini söylerler. Bunun üzerine Tahir Hoca, bir beyit patlatır: “Geliyorlar revirden/Farkları yok sevirden! ” Sevir’in 'öküz”anlamına geldiğini tabii ki öğrenciler de bilmektedir.
Çok utandım:(
tahir aşkıyla yanıp tutuşan ney çalamayan mevlevi, zaten ney çalamadığı için tahire aşık, o çalıyo çünkü, tabi tahir yetenekli oğlan :))
ne yazarmışım bea, yok vaz geçtim ferhatla şirin bu evet öyle bi hikaye olmalı :))