Yarınını düşünmeden yaşayan,
akıl sahibi tek bir insan gösterebilirmisiniz?
İnsan geçmişi bilir, anı yaşar, geleceği düşünür.
Sınırsız hafıza,
İnsan her şeyi tanıyıp tanımlama çabası içinde olmasına rağmen!
Kendisine verilmiş olan his ve duyguların,
veriliş sebepleri ile doğru kullanım alanlarının tespiti hakkında
önemine uygun bir merak ve araştırma içinde olmadığını görüyoruz.
Değerli Dostlar.
Üzerinde yazışılan şeylere bakıyorum genelde direk olarak kimseyi ilgilendirmeyen şeyler.
Hayatın içinde yaşanmakta olan basit,
günü birlik konular üzerinde MANGALDA KÜL BIRAKMAYAN yazar, çizer, düşünür, cahil veya alim,
Akıllı, mantıklı ve zeki olup,
hiç bir işlerini amaçsız ve anlamsız yapmayan insanların bazıları,
içlerindeki ebedi yaşam arzusu, sonsuz saadet isteği olmasına rağmen,
dünyayı ve hayatı gerçekten seviyor iseler! ..
Neden ebedi bir hayat,
İnsan ruhu sonsuzluk âleminden gelip,
sonsuzu ve sonsuzluğu aradığı ve istediği için,
Kısa bir zamana dar bir mekâna sıkışmak istemez.
Ölümü büyük bir düşman olarak görür.
Ancak ölüm çaresizce varacağımız mutlak sonumuz olduğuna göre!
Deprem ve tabii afetler karşısında etkilenerek korkularını dile getirenlere!
Allah kazaları belaları def etsin.
Kolay değil, Allah’ın gücünün tehdidini his edipte korkmamak mümkün mü?
Tabi korkunun ecele faydası yok.
Allah verdiği her nimetin şükründen,
ihsan etmiş olduğu her imkâna kanaat
ve kullanımından herkesi sorumlu tutmuştur.
Ahirettede hesabını soracağını
her vesile ile her fırsatta hatırlatmaktadır.
İçmek ve içerek eğlendiğini zan etmek,
Hayatın ciddiyetinden sıkılıp topu taca atma göz açıklığımı?
Zorluklardan kaçma kurmazlığımı?
Sorumluluklardan kaytarma yolumu?
Aldatılmışlığa ve terk edilmişliğe karşı bir kahır mı?
Allaha ve ahirete iman olmadan,
Hayatı zorluklarına rağmen yaşamak bir aptallık,
Allaha ve ahirete inandığı halde inancının gereğini yaşamamak ve gerekli dikkati göstermemek ise;
Şeytana aldanmışlık,
Halk içinde HAK ile olan müstesna kullara ne mutlu.
Hakla olacağım diye halktan soyutlanmak kurtuluş değil,
ancak bencilliktir ki bu da hak katında makbul bir davranış biçimi değildir.
Ferdi ve nefsi kurtuluş mümkün ve makbul olsaydı,
Peygamberler çileli ve zorlu bir hayatı tercih ederlermiydi?
Hislerime tercüman olan bir uslup tebrikler
Efendim bu güzel hafta için çok güzel dizeler tebrikler elinize yüreğinize sağlık
Evet Necdet bey Çok doğru Tebrikler