Ahir göbek bağım mühür gözlerin
Damlası sırrın da demin de piştim
Tattım dillerinden sihir sözlerin
Gönül çöllerinde kaynayan yaştım.
Ovasında yeldim seldim süzüldüm
Gökyüzünde ışıltın sini gibi yüzeyin
Uygarlığın (b)eşiği gizemli akarsuyun
Bir lahza meftun bakış çalışmaz hücre beyin
Fantezi danslı huyun
İzlemek ne hoş seni zamanı durdurarak
Büyütürüz her daim elimizle elemi
Kazarız pusulasız mezarımız yaslı iz
Maskeli baloları masumluklar hilemi
İri diri bir idik... Hani sevdalıydık biz.
Ey güzelim gökyüzü yıldızlardan taç ana
Gözleri mahzenim kuyusu olmuş
Yakut desem dökülür mü gözlerin
Közleri ruhumun büyüsü olmuş
Akıt desem sokulur mu gözlerin.
Ruhum (g)ezgin bir budala
Kanım kaynar kazanlardan süzülür.
Taşkın akar duygular seli
Mermer taşına (b)ulaşır.
Çivili on iki yerinden tabut!
Yaralı bir gül ağacı…
Söylenecek sözünüz varsa eğer;
Metrelerce derinlerinden süzülen su saflığından da berrak.
Ve de,
Bir Anne sütü kadar ak olsun.
Ne ocaklar sönsün, ne de kor ateşler yansın
Hilal bakışların altında seyri hak için
Esrik gözlerim tutkusundan alev alır
Kaynar kalp atışlarında pişer
Katre, katre içer doyumsuz
Ham salkımlarından mayhoş
Damağımda kalan sonsuz tat
Sevgili anneciğim;
Her an beni düşünmeni gözyaşı bulutlarını bileyerek geçirmeni istemem elbet.
Lakin bilirim ki ana yüreğin dayanamaz bulutlanırsın her an
Döktüğün her gözyaşı oysa yaralarımı aynı hissiyatla yakıyor be anne
Senden dileğim bir arzum var, lütfen bunu çok iyi düşün.
Yaprak döküyor göz yeşili ağaçlar
Süpürüyor…
Rüzgârın ağır esintisi
Gitmelerin sarhoşluğu musalla
Elvedaların boynu bükük hüznü
Kalbimde büyüttüğüm




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!