Mikdat Bal Şiirleri - Şair Mikdat Bal

Tamahkâr oltaya çok kolay düşer
Paranın uçunu görsün o kadar
Girişir voltaya ayağı şişer
Bir uyanık onu kursun o kadar

Öyle hırsı var ki karun’dan beter

Yine efkar yine dert, yarı gece uyandım
Kalktım dikiliverdim, daldım daldığım kadar
Elimde bir sigara, sandalyeye dayandım
Balkonda kalıverdim kaldım kaldığım kadar

Göz attım gök yüzüne uzattım bakışımı

Zerrecikler kristal gibi
Büyüdükçe hardal gibi
Üşüdükçe metal gibi
İner beni buluverir

Ya güz, ya yaz, ya bahardır

Herkes mal derdinde herkes işinde
Ömrünü tüketir dünya peşinde
Emekli olmamış altmış yaşında
Geceyi gündüze katıp calışır

Yorulur boş yere,istikbal diye

Cennette huriye bakar şekilde,
Olsa da gözlerim seni diliyor.
Kevser ırmağına akar şekilde,
Dolsa da gözlerim seni diliyor.

Dünyanın döngüsü vuslata perde,

Ömür bir yekün
Eksilir hergün
Yok buna mümkün
Kalamazsın sen

Bu hayat sürmez

Rahmeti bereketi üstümüze yağdıran
Merhaba Ya merhaba 11 ayın sultanı
Bin aylık mükafatı bir geceye sığdıran
Merhaba Ya merhaba 11 ayın sultanı

Gönülleri yeşerten, duyguları coşturan

Çok zaman susarak verilen yanıt
Değildir kusarak verilen gibi
Hoşgörü eserek kendini tanıt
Olma ha! Küserek yerilen gibi

Başka insanlara vermezsen değer

Zalimin yüzüne tükürsen rahmet
Allah’tan korkmaz ki kuldan utansın!
Yuh desen, tüh desen fuzuli zahmet
Allah’tan korkmaz ki kuldan utansın!

Minareyi göster kılıfı hazır

Dil bayramı diye bir şey kutlandı
Söz mü kaldı neyi kutluyor bunlar
Nice sözcük eski diye şutlandı
Yüz mü kaldı neyi kutluyor bunlar.........Mikdat Bal

Dilimize bizler sahip çıkmazsak