Aşka kesmiş sözlerimi unut
Dalların çiçeklendiği o mutlu bahar günlerini anlatan
Yüzünü hiç görmediği insanların yaralarına merhem olsa da
Yalnız kendini avutamaz
Bir şairin kelimeleri…
Yalnız resimlerde ve düğünlerde gülen bir ülkenin
Gizli gizli ağlayan yüzleridir onlar.
On beşinde yasak düşler kuran
On altısında evlendirilen
Aşk çağında aşka küfredercesine
Ve on yedisinde
Mürekkep değildir kağıtlarındaki
Kandır beyaz kağıtlara dökülen
Cesur damarlardan boşalan
Karanlık sokaklarındaki
Yıkılası duvarlarında yazılı olan bu haykırış
Alın yazısıydı bir halkın.
Kolay mı şimdi
Kopartıp ömrünün bir parçasını dalından
Yatırmak acımasız bir mitralyözün göğsüne
Ayırıp bir parçanı bedeninden
Başka şehirler gibi yaşamak
Kendi gözlerimle anlatabilmek seni
Dünyayı
Aşkı ve kavgayı
Karanlıkta dişleyip de
Rengini kendi damak tadımla
Tarif ettiğim bir elmanın tadı gibi...
Hangi dilde söylendiğini bilmediğim türküm benim
Uzak denizlerdeki yalnızlığım
Şu anda hiçbir şeyi yazmak mümkün değil
Mümkün değil anlatmak
Sadece kendim içim yarım bıraktım bu şiiri
Hala burnumu cama yapıştırıp izlerim
Düşen her kar tanesini.
Çocukluğumdan mı,
Şairliğimden mi
Bulamam bir türlü
Beyazı neden bu kadar sevdiğimi.
Kayıp bir kalbin haritasıydı
Taşın üstünde kuruyan kan lekesi
Kimsesiz ve
Kimliksiz bırakılmış kalbimin
Son haykırışı.
Kan değil şiirimden damlayan
Gözlerinden akan tuzlu yağmurdur kalemim
Sen acının makasıyla kesilmiş kağıttan bebek
Söyle kaç yıldan başlar
Güzel, mutlu bir geleceği düşlemek
Sen suyu görürsün sadece akan nehirlerde
Ben içinde boğulduğum zamanı
Sen güneş dersin adına
Ben avucumda yanan hürriyet.
Bir çift gözdür sana göre
Benimse sadece bir bakışı




-
Saliha Çiftçi
Tüm YorumlarBu harika şiirleri yazdıran güzel ve cesur yüreğinize selam olsun, sevgili Melih.
Şiirlerinizle tanışmama vesile olan sevgili Eylem Barış ve Cansın Ünver'e teşekkürü bir borç bilirim.
Sevgilerimle