Vefa bir semt ismi kalmış, manası da sözde şimdi,
Samimiyet gözden düşmüş, vefasızlık gözde şimdi,
Herkes dışını süslemiş, süs kalmamış özde şimdi,
Anladım ki tek hece aşk, kalpte uzun hece imiş,
Gönüllerin şu gecesi, ne bitmez bir gece imiş.
Akşamın kor güneşi ufuklarda batarken,
Bir hüzzam şarkı ile boyandı hayallerim,
Hazan vurdu gönlümü tam vuslata yatarken,
Beklememiştim bunu bomboş kaldı ellerim,
Akşamın kor güneşi ufuklarda batarken.
İkindi vaktinde çöker hep hüzün,
Ve gün batımları çekilmez olur,
Son hıçkırıkları gelir gündüzün,
Akşamın bileği bükülmez olur,
İkindi vaktinde çöker hep hüzün.
Reva mıdır bu zulüm, Rasül ehl-i beytine,
Bir zorluktan zorluğa, sürgündür Hüseyin’im.
Kerbela'daki vahşet, sığmaz, vicdana, dine,
On Muharrem ne acı, bir gündür Hüseyin’im.
Toz pembe hayaller, silinip gitti,
Ey! Beni eyleyen hazım, elveda,
Yapraklar yırtıldı ve takvim bitti,
Hiç bitmez sandığım yazım, elveda.
Yabancıdır artık bana yarenler,
Ateşlerde ıslandım,göz yaşlarında yandım,
Ne yanmaktan vaz geçtim, ne sevmekten usandım.
Kan ağladı geceler, hüzün yağdı evlere,
Hıçkırığım bulaştı, aynadaki devlere.
Benim ile ağladı baykuşlar viranede,
Dediler ki ne oldu, gönlündeki mabede,
Mecnun gibi ne inlersin
Niçin bunca keder bülbül
Sineleri sin edersin
Mecnundan da beter bülbül
Begayet edip zarını
Olur sanma dervişlik ziyaretle tekkeyi,
Yürü divane gönül sen derviş olamazsın.
Derviş oldun sanma hiç giyme ile takkeyi,
Yürü divane gönül sen derviş olamazsın.
Herşeyi telef olsa, duymaz derviş hiç keder,
Ben ki ben değilim, bir ben var bende,
Ben'den de ziyade, benden içeri,
Ben’den görüp duyan, o ben’dir tende,
Ten'den de ziyade, tenden içeri.
Oyalanma artık haydi çık yola,
Ey! Dosta varmaya ferman isteyen,
Razı ol gelene, bakma sağ sola,
Kurtulur mu dertten, derman isteyen.
Bulmayı dilersen eğer Hüdâ’yı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!