Elleri nasırlı sırtında heybesi ve küfesi
Karnında balası uyanır gecenin bir yarısı
Toplumdaki yeri hep erkeğin arkasında olan
Hiçbir kıymet-i harbiyesi olmayan anaç bacı
Sırtında yavrusu ellinde kazma, kürek, çapası
Uykusuz gecelerden kalan
Gözlerime dalıp,
Gece rahmine
Gündoğumu düşene dek,
Ellerini ellerimden ayırmadan
Söken al-kızıl şafağı üzerimize sağar mısın dost?
Yüreğim yine coştun ab-ı revan mısın?
Ya da bir divane mi? Bekle ben de geleyim,
Kaygım çok yaram da var; bu elerde kalamam!
Kınalı kuz gibi ardın sıra geleyim.
Yüreğim ne ağlarsın? Her dem yaşlar dökersin,
Bendini yıkıp, taşan
Yüreğimde kanayan
Yırtılan can damarım
Acıların bedenimde
Yamacımda toptur, havan
Köylere-kırsala bombalar yağıyor
Oy İnegöl’de bir haber geldi acı dolu,
O akşamüstü yürekler yandı kül oldu;
Dediler ”Evler yakıldı her yer cehennem!
Bayraksız olan tüm işyerleri yanıyor.”
İnegöl’de bir haber geldi korku dolu,
Köyümüzden,evimizden
Sürüm sürüm
Sürdüler bizi
Kadın,erkek
Bebek,çocuk
Yaşlı,genç demediler
Bihar û havînek dîsa dan ber gullan
Êrîş anîn ser gundan agir berdan malan
Kelîna dilane rondikên çavane
Bilbilan fîxane zarînî ket Kurdan
Ne malin ne xani û hilweşandine
Mayalardan kehanet gelmiş,
Yarın kızıl kıyametmiş!
İzmir’in Şirince beldesine
Gidenler cennetlik, gitmeyenler cehennemlikmiş.
“Koşun ey insanlar koşun
Öldürmeyin bizi bizi
Kardeş bilmiştik sizi
Yazık oldu her cana
Öldürmeyin bizi bizi
Vurmayın aslımız bu
Canlara can diyeniz, biz sevdik mi hep severiz
Dostlara hürmetliyiz değer, kıymet pek biliriz
Ekmeğimiz, aşımız helaldir her lokmamız
Soframıza buyurun, sizlere de var yerimiz
Hem okur hem yazarız çağdaşlığı da severiz
hakikaten duygu dolu ders verici nitelikte bir şiir, kutlarım.