Yıllarca hüznünü duyduk ruhumuzun,
Sokmadılar üniversiteye,emeklerini yediler.
Yaktı feryadı yüreğimizi baş örtülü kızlarımızın,
"Baş örtüsü gericiliğe davet"dediler.
Aynı evde nikahsız yaşadı erkek kadın,
Geldi mi sonbahar gönlümü bir hüzün kaplar!
Düşer bir bir dallardan sarı yapraklar...
Sürüklenir rüzgârın önünde eski günlerini arar,
Geçti ilkbahar,yaz...Geldi sonbahar.
Günler,aylar,mevsimler...Birbirini kovalar,
Saygım vardır benim aşka.
Seni seven bütün kadınlar yaşasın;
Fakat sana âşık olan bütün erkekler ölsün
Benden başka…
Kahve gözlerini sevdiğim güzel
Yakıyor içimi bir kızıl güneş
Boşaltsam da denizi içime
Sönmez yüreğimdeki bu ateş…
Etsen de bana bin türlü cefa
Vazgeçmem güzelim senden asla
Senin yüzünde doğar, yüzünde batar güneş
Ben ise bulutları gözlerimde taşırım.
Aralayarak bulutların sis perdesini
Gülümsersin, bulutların arasından sıcacık!
Gülümseyince sen filizlenir yemyeşil umutlar…
Dağılıverir yüzümün kıvrımlarına asılı bulutlar.
Seni sevdiğimi herkes biliyor
Yüzüne baksam yüzüm gülüyor
Gözüne baksam gözüm gülüyor
Seni sevdiğimi sen de biliyorsun
Ben de biliyorum,
Yanında olunca senin, yalnızlığım ölüyor.
Dünya seninle değerli,seninle güzel
Ne yapayım içinde senin olmadığın dünyayı ben!
Beş paraya verseler almam.
Ne yapayım senin içinde olmadığın rüyayı ben!
İçinde sen yoksan ben o uykuya dalmam.
Ne yapayım senin olmadığın dünyada ben gülmeyi!
Sen yoksun diye yanımda,
Şu sıcak yaz günlerinde,
Buzlar dolaşmaya başladı kanımda…
Gözlerin nerde diye sorma bana,
Gönderdim gözlerimi
Göçmen kuşlarla sana…
Kısa tüylü, ağır başlıdır kedim
Adına ben Şerbet Hanım dedim.
Bir tek kelime bilir,derim“gel gel”
Mutlu olur başını okşarsa bir el.
Gel gel deyince hemen gelir Şerbet,
Uyanmamışken henüz uykudan, gökte güneş;
Ay ve yıldızlardır seher vaktinde bana eş.
Güne gün,cana can katar seher vakti canan;
İnci mercan katar cana seher vakti canan.
Uçar gözlerim benim,seher vakti ufukta;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!