Arkandan söylersem gıybet olur.
Gıybet de günahtır.
Onun için yüzüne söylüyorum.
Duy beni!
Dağlar kadar seviyorum seni.
Bugün içim içime sığmıyor
Sevinçten değil,üzüntüden.
Dünya bana dar geliyor,
Kötü söz uzaktan değil,
Çok yakınımdan geliyor.
Uzaktan gelmesi neyse ama,
Otlar koyun otlakta umursamaz fakat;
Bilmez,otlağın sonunda kesilir,bir kasap vardır.
Eline geçse bir fırsat,önüne gelene atar tokat;
Fakat düşünmez,ötelerde görülür bir hesap vardır.
Dünya denilen bu iki kapılı handa,
Ölüm hayatın sonudur demeyin sakın ölene
Ölüm ölümsüzlüğe atılan adımdır bilene.
Hayat bir sahnedir insan kaynayan
İnsanlar birer aktördür,oyun oynayan.
Her aktöre bir rol verilmiş sahnede…
Kimine sahnenin en önünde
Kimine de en gerisinde…
Kimine iyi,kimine kötü…
Ey yâr!
Altın gibi özün
Güneş gibi yüzün
Kömür gibi gözün
Ok gibi sözün
Var.
Bana seni anlatan bir ben lazım,
Benim gibi…
Bir de seni bana anlatan bir sen lazım
Senin gibi…
Kısaca
Bir ben lazım
Göz,söz ve öz aynı çizgide bulunmalı
Uyum içinde olmalı
Üçü de birbirini onaylamalı…
Göz görmeli
Söz söylemeli
Öz sevmelidir.
İncir ağacı!
Bir yemiş kopardım dalından demin
Geçişte.
İçini balla doldurmuşsun
Allah senin üzerine etmişse yemin
Bir iş var bu işte!
Bu fani dünyadan ben de geçtim
Çeşmesinden bir bardak su içtim.
Birkaç gün eğlenip oyalandım
Ve iki metre bez alıp göçtüm.
Kabrim bir kenarcığa kazıldı




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!