selvi ağacı gibidir boyu göge deger gölgesi
pekmeze benzer dili yumuşatır gönilleri
pamuğa benzer elleri okşar gururu nefsi
Bilmem dumana dolanan yüzlerdeki isleri
Anlatamam yüreklere birikmiş Fitnatları
Tutkular bürünmüş çürütmüş sol tarafı
Umutlar baki ile aşk olmuş yanmış sevda bakışları
Hiçbir söze gerek yok yeter ellerin canan dokunuşları
Aldığın her nefeste bilsin rehberin sana çizdiği yolları
Gecelerimden sildim sensizliği
Bırakıp gittin zamandan beri
Özlemlerden aldım sensizliği
Ayrılık dumanını dağıttığımdan beri
Battı ellerime hasret dalları
Bu kaçıncı
Nefesime kurduğun
Hasret darağacı
Hayallerimi öldürüşün
Rüyalarımı öksüz bırakışın
Bu kaçıncı
Güneşin doğuşunda batışında
Kuşların cıvıl cıvıl ötüşünde
Lalelerin güllerin boyun eğişinde
Rüzgârın serin serin hırçın hırçın esişinde
Senin ismin var ALLAHIM
Her kapı çalışında yürekte bir parça kopar
Düşlerdeki koku sarıp sarmalar gül-bahar eyler
Parmak uçlarıyla tutuşuyla yanağa buse konar
Gidişiyle işten bir gürültü fırtına kopar
karşımda durmuş uzaklara dalmış
gözünden akıyor çaresizliği anlatan gözyaşları
ay dolandı gecenin karanlığında yanlızlığıma
düğümlendi sözler dilime
Cama Vuran Yaseminin Dallarındaki Esinlikleri
Suya Düşen Dört Yapraklı Yoncanın Suya Tutunuşunu
Çocukların Cebinde Biriktirdiği Saflığı
Çöpçülerin Sokaklarda Süpürdüğü Yedi Taşları Seksekleri Getirin
Toprağa Gömülü Umutları Alıp Giden Mayınları Değil
Evlat
Bu sensizlik yüreğimde atan nefes
Yüreğimi Açıtan bir heyecandı
Ufukları aydınlatan o bakışlarındı
Seni gözyaşında taşımak ölüme meydan okumaktı
Hatam sendin sabahat
Saatler sensizliğe vuruyor
Gözlerim öğrendi ağlamayı yüzümde buruksu tebessüm
Gökyüzüne bulanmış Karanlık rüyalarıma girmiyorsun
Martılara attım senden kalan kırıntıları
Hatam sendin sabahat sende gidince sol tarafımda sızılar dindi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!