Hatam sendin sabahat
Saatler sensizliğe vuruyor
Gözlerim öğrendi ağlamayı yüzümde buruksu tebessüm
Gökyüzüne bulanmış Karanlık rüyalarıma girmiyorsun
Martılara attım senden kalan kırıntıları
Hatam sendin sabahat sende gidince sol tarafımda sızılar dindi
Öfkeliyim içim içime sığmıyor
Gidişinle sığmadı yüreğim bedenime
Yalnızlık bir kamçıgibi vurdu yüreğime
Hasretin gül gibi kosada ruhuma
Sormayın bana gözyaşımın sebebini
Gün batımıma bir sis gibi çökmeyin
Yüreğime kelepçe gibi vurulmuş gözlerin sahibini
Özlemleri hasret sürgüne bırakan o dokunuşları
Uçurun Uçurtmayı Çocuklar
Çocukların uçurtmayı uçuruşunda
Mavi gökyüzüyle sarılışları başlar
Yüreğime dokunur o an bir sancı
Sensizliğin inlemeleri dolanıriken gözyaşlarıma
Çocukların cıvıltısı ve haylaz sevinci
Ey canımın yarısı kanımın bağı
Gözyaşımın kevseri
Gönüllerin çile yumağı ablam
Başımı omzuna koyup dertleşemediğim
Çocukluğumun saf temiz gönüllerin berrak sesi
Rüzgâr esiyor hırçın ve öfkeli
Üzerime bırakıyor sensizliği
Akasya ağacı yaprakları sensizliğe düştüğünde
Hasretin yakıyor aynalarda
Yolcu yolunda gerek dediler
Patikasız düz yol gösterdiler
Etrafında up uzun ağaçlar
Sakın eğilmeyin dik durun dediler
Unuttuk denilenleri kaybettik yolları
Elime ayağıma dolanmış sensizliğin
Özlem harında alevlenen hasretin
Can yakan yüreğe akan gözyaşlarım
Çaresizliğimi döktüm kalıp kalıp sensizliğe
Beklettin yıllar saçıma gözlerime ak düşene kadar
Arzuhalimi sana gözyaşımla beyan ettim
ismini zikir eylemeden dilime kezzap tadı yapıştı
saçlarının serviye inat esmesi
yüreğime oturdu kırlangıç esintisin ağırlığı
gülüşünle hayallerime bıraktığın gamzelerin
Bilemedim
Bir kucakta geldim ağlayarak dünyaya
Büyüdükçe neler çıktı karşıma her bir kederde kapandım
Dertler geldikçe badelere avundum hayallere sığındım
Bilemedim cananın yolunu bir su ile kavuşmayı



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!