Bilime küs örümceğe merkez üs,
Kemik topu yük etmişsin omuza…
Yedi delik o tokmakta sanki süs,
Kurban ol sen mısırdaki domuza…
Kan etmişsin bedenine narkozu,
Kırağıdır nazla inat aşığa,
Üzme güzel gözüm kaldı yollarda…
Gönül kuştur sevda kanat ışığa,
Gönlüm seni aramasın fallarda…
Ilgıt ılgıt esen sevda yelisin,
Çektiren var gam kederi gönlüme,
Tüm sitemim şık giyimli şakiye…
İsyanım var bu yapılan zulüme,
Taş dayanmaz zehir sunan sakiye…
Cilve ile cana oldu musallat,
Kanadını açmış göğe uçarsın,
Söyle gönül nedir senin bu halin…
Dört bir yana gülücükler saçarsın,
Güler yüzün güle döndü cemalin…
Aldın sevda şerbetinden nasibin,
Umut,
Yitik bir düş,
Hüzün yüklü gözlerinde…
Sevda,
Boynu bükük bir kuş,
Bir tek seni sevdi garip yüreğim,
Bu günüm yarınım tatlı dilinde…
Can denizde sandal sensin küreğim,
Huzurum sevincim senin elinde…
Sevmek sevilmektir hayatın tadı,
Avuçlarına doğardı sabah güneşi,
Saçlarını okşardı seher yeli,
Dut ağacında şarkıydı serçeler,
Selama dururdu yuvasında kırlangıçlar,
İki katlı kerpiç dam güne gülerdi,
Evde gonca güldü Kej Oğlu Abdulkadir…
Boyu kısa rengi kara,
Sevdalandı düştü dara,
Haber salar her gün yara,
Çekti gitti sevdiceği…
Kahkahası sarar köyü,
Beynin dedi ağzın koydu,
İşin gücün dedikodu,
Kim bu diye sordum seni,
Dedi soysuz yoktur kodu…
Ah ne iyi komşularımız vardı,
Hepsi yirmi dört ayardı,
İncitmezdi kimse kimseyi,
Büyükler küçükleri sever,
Küçükler büyüklerini sayardı…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!