Sen gelme bu yerlere
Buralar sana göre değil
Daha geldiğin günden
Yalnızlık seni bulur
Dolar gözlerin, ağlarsın hemen
Sen gelme bu yerlere ne olur!
“Şair O. Veli'nin İstanbul’u Dinliyorum! ” şiirine nazire olarak)
Nerde o eski İstanbul, o sultanlar şehri hani
Hepsi de mazide kalan tatlı bir anı
Gitmiş güzelliği, bozulmuş her yanı
Tükenmiş yok olmuş her şey günbegün artık
Dökülür ağlarız böylesi gecelerde
Düğümlenir boğazımızda hıçkırıklar
Bir korku kaplar içimizi ansızın
Kaybolur dudaklarda tebessüm
Kaybolur pencerede kahkahalar
Omuzlarında dert yüklü
Gözlerinde hüzün
Acıları hiçbir zaman bitmeyen
Bu insanlar bizim
Bu insanlar bizim
Bir kadın sevdim
Adı bende saklı
Tuvalimden yeni çıkmış
Taze bir tablo gibi
Ceylan bakışlı, kor dudaklı
Bir kadın sevdim
Onca kalabalığın içinden
Fırlayan bir delikanlı
Bir anda tüm engelleri aşarak
Uçuruma doğru koşup
Son noktada durdu
İnsan dediğin bir nefes
Ettir, kemiktir, kandır
Unutma ki ömür denilen şey
Bize ödünç verilmiş bir zamandır
Ne kalacak ki ardımızda
Hani bir masal vardır
Anlatılır dilden dile:
***
Yolda giden üç deve
Köyden şehre şehirden köye
(Cemal Safi’nin şiirine nazire)
Gizli sırlarımı âleme yaydı
Ah bu şairliğim bela oldu başıma
Böyle yaşamak mı, olmaz olaydı
Bu sabah buradan bir afet geçti
Sandım ay parçası içime düştü
Küllenmiş yâremi el atıp deşti
Gelip sol yanımda durdu bir güzel
Kaldırdı başını bir adres sordu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!