hikâyedir başkalarına sizin gerçeğiniz
kustuğunuz kan
kızılcık şerbeti gibidir
on
lara
su ısıdan habersiz
İnsanın insana kıydığı
Zamandı.
Yokluktan değil
-di,
Dirliktendi
dirliksizlik!
Kör, topal ve cüzzamlı
üstelik zührevi hastalıklar koğuşunda
koğuşturma geçiriyor adam
Trenden inerken yaşlı bilge
üç-beş cümle sıkıştırıyor
Japoncan var mı,
dedi
Şimdiki zamandan.
Latin alfabesinden Türkçem var, dedim
Suskun
Ca.
özledim
ben haberi olmayan birini
benden
çalınca yüreğimin kapısı
aralandı aşkın sofasına
girince nazarımdan süzülen gözleriyle
bir şair seni seviyorum, demiş
gerek var mıydı, bilemem
öykü bu ya
sevmekle başlıyor herşey
nefret etmek de.
Oldum olası sevmedim
birinci hamur kitapları.
Gözümü yorduğu kadar
yormadı cebimi!
Sevmezdim,
içindeki şiirleri sevsem de...
göçmek kuşlara mahsus değilmiş
öğrendim
sonra
kanadı
mürekkebi dizelerin
görmüyordum çok zamandır
gitmiştin
senden sonra herkes
tin tin tinimini hanım edâlarında
koydum oraya bir mim
sonrasından sonra



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!