benim için gülümse
inci gibi parlasın gözlerin
hani bir dert üzerine üzerine gelirse
acı ile yansın yüreğim
bilemezsin ne de çok isterim
gecenin en güzel vaktinde
dalmışken hayalinin resmine
gider de
kırar mısın düşlerimi
yoksa bir rüya gibi
sonsuz gecenin en uzun yerinde
gelenler gidecek bir gün
ölümüne aşkların şiiri kanla yazılır
gözyaşı ile okunur
yine de gökleri saran bir ateş vardır
can ikizim
çok yalnızım
üşür müsün yoksa toprak altında
etrafını karanlıklar mı sardı yoksa
tutsak mısın ecelin koynunda
acı mı çekersin yoksa azap gününde
kalbimde kurşun sesleri
bak işte öldürüyorum seni
ey sırça köşkün masalsı gelini
tükeniverdi kalemin mürekkebi
kan ile yazıyorum adının son hecesini
birazdan gezineceksin tüm bedenimi
çiçek tohumlarım vardı
toprak yoktu
ne yana baksam çöl
ve bulutlar yoktu
çiçek tohumlarım vardı
çiçek tohumlarım vardı
toprak yoktu
ne yana baksam çöl
ve bulutlar yoktu
çiçek tohumlarım vardı
iflah olmaz şu terk edip gitme arzusu
yok mu insanın içindeki şu garip yabancı
kalbe inen yumruk darbeleri ile kanlanan gözlerdeki
çaresizce yanan pişmanlık ateşi
ve aşkın, bir türlü silinemeyen o son bakışı
kördüm
kördüğüm yolara düştüm
bir güneşin peşinden koşuyorum sandım
defalarca çakılınca yerlere
dolanınca karanlık ayaklarıma
kırık dökük kalbimi toplamaya çalıştım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!