bahçemdeki ıhlamur ağacı büyüdü
tavuklarım yumurtluyor artık
sonsuza kadar sürecek mi ki bu üzüntü
niye bu mavilikte uçuyor ki kuşlar...
sen hiç yağmurdan sonra gökyüzüne baktın mı
senin arkadaşlarını gördüm bugün çarşıda
ellerinde mısır vardı, merhaba derken yanlarında
biri kısa boylu, diğer ikisi biraz uzunca
seni aradı gözlerim ama yoktun.
sorsaydım seni, ne yapıyor, nasıl diye
seversin sevmiş gibi yapıp
sonra sevmediğini fark edip
köyüne dönünce başını alıp
yarım bırakırsın tüm değerleri.
dostlukmuş, aşkmış hepsi boş
kaybediş mi?
bu sesi sanki bir yerden tanıyorum
günlerce yıkanmamış saçlarımın arasına giren
ilk yağmur damlası gibi
kendimi bir resmin içinde
içten gelen bir içtenlikle
Karşıdabir ışık yaklaştıkça büyüyor,
Sıkıldığım hayat değil kendimim.
beni kim mi düşünecek
önemi mi var?
beni kim mi öldürecek
önemi mi var?
Bahçemdeki soğanlar büyüdü
Ağaçlar yemyeşil
Yeniden havalar soğudu
ve yeniden telaşlandı kuşlar
ve ben yeniden başlamak hiç istemedim.
hep sonlara vurdu denizim
oysaki saçlarını hep arkadan bağlardı
demlenince gülüşü hatıralarla
arada bir karalar bağlardı...
sessizliğe bıraktığı o akıl sırdaşlığı
Benim güneşim bu dünyadan göç etmeye hazırlanıyor
Ben karanlık zamanlarda ne yaparım anne
Beklerken bu şehrin ayrılık kapısında
Hiç cesur değilim arkama bakmadan gitmeye
Yorgun, bitkin
Maziyle koyun beni mezara
Hayalleride bir köşe başına
Söyleyin kara bahtlı yazgıma
Ölürken böyle istiyorum
Gündüzler karanlık olacak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!