Daracık bir andı
Bir kapı önü
Vurdun açtın sen
Bizim kapımızı
Bir ömür geçti
Karanlık temmuz akşamları
Yollarını ben bekledim
İndirdim hep yıldızları
Işığına nur ekledim
Kurumuş dudaklarında
yapraklarda
gece alevinin dolaştığı
topraklarda ılıman
hürriyetin
pencerelerde kaçak
yaşamın
çok mu ümitsiz yaşarım
bilemem ama
gördüğüm filmler hep ıssız
az oyuncu paylaşır
hayattaki perdeyi
solsa gündüz
sonra ne düşünsem sen,
otursam sen, kalksam sen.
o gece ki içindeki gizem
sen, inceden kesilen çiğdem
sen, solsa gün ışıkları
soygun başladı
sabahdı erkenden gözlerinde
akşam olduğunda sedefler ortacıkta
bir sahilde,buğuya bulaşmış yanaklarıyla
terkedilmişti
başkasından
Elbet yeni söylediğimiz şarkılarla
Herşey daha da güzelleşecek
Bir kuğu tüneyecek bacamıza
Ve bir ıslık geceyi ikide bir bölecek
Akşam uykusuyla beraber gece kuşları
Yeni doğmuş aşklarla birlikte ayrılıklar
---sana---
aklımda bir şey var
uyutmuyor beni
küçük, önemsiz
oysa uykularımı kaçıracak kadar
Hıçkırıklar nasıl döner huzura gel gör
İçimdeki vaveylâ dolu ummanda sür sefineni
Bakarsın takılır yelkenine çiçek kokulu rüzgar
Doldur bakracına, git, yalnızlığın özlemini
benim mavi denizime
ne zaman ürkek ceylanlar gibi
girmeyi düşünüyorsun?
su çırpıntıları okşasa yüzünü
umutla dönsen yeniden köyüne
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!