"Halk Şairi" diyor ya, halktan kopmuş uçuyor;
Şiirinde mana yok, profesör da kaçıyor.
Hangi mısrayı yazsak, acaba ne söylesek;
Bizim aklımız ermez, kalitesi pek yüksek.
Orası da Türk diyarı;
Bayır-Bucak Türkmenleri!
Osmanlı'nın yadigarı;
Bayır-Bucak Türkmenleri!
Daraldıkça sınırlarım;
Bir bayram geliyor, ben de kutlarım;
Bayramınız kutlu olsun gardaşlar!
Can içinde can, cümle dostlarım;
Bayramınız kutlu olsun sırdaşlar!
Bayram, bayram ama, şu işe bir bak:
Bir töredir bayramlaşma;
Bayramınız kutlu olsun!
Bu dünyada helallaşma,
Bayramınız kutlu olsun!
Türk işitip, Türkçe söyler.
Bir töredir bayramlaşma;
Bayramınız kutlu olsun!
Bu dünyada helallaşma,
Bayramınız kutlu olsun!
Türk işitip, Türkçe söyler:
Çık artık ortaya, her yer toz duman;
Mazlumlar gözlüyor yolunu begim.
Şimdi değil ise, söyle ne zaman?
Kırdılar milletin belini begim.
Birkaç kelam söyle, maksat laf olsun.
Başından bellidir bir yolun sonu,
Yolculukta ayrı safha beklenmez.
Yolcu iman ile bilmeli bunu,
Çile mutluluktur, hayfa beklenmez.
Çekilen sıkıntı yeterse yetsin;
Edep, erkan yollar hani?
Balık baştan kokar imiş.
İçi beni, dışı seni;
Cayır cayır yakar imiş.
Hâlâ esir yurtlarım var;
Gerçekle işi yok, hayale talip;
Kulların dünyada isteği çoktur.
Yapışmış koltuğa neylesin garip;
Makamından gayri varlığı yoktur.
Kendi bey ya, etrafında kul ister;
Barış bayrağını sallandırıp da,
Esas zulmü demeyene bin lanet.
Arap çöllerini ballandırıp da
Türkistan'ı bilmeyene bin lanet.
Soyu-sopu meçhul olan mayasız;




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!