01 Ocak 2005 yılında Siirt ilinde doğdum çobanım ilkokul mezunuyum dünya yükünün hamalıyım.
Nihal Hanımcığım,
Sizi düşündüğümde, sadece güzelliğiniz değil…
Aklınızın zarafeti,
Kalbinizin merhameti,
Ruhunuzun derinliği,
Değerlerinizin sarsılmazlığı geliyor aklıma.
“araf” tek bir yerde sıkışmak değil mi?
sürekli gidip gelinen bir yer olabilir mi?
cennet ve cehennem arasında sarkaç gibi salınmak araf olabilir mi?
Cennet demek zevk var ama huzur yok mu?
Cehennem demek acı ama anlam var mı?
Araf demek kararsızlık, geçişsizlik, ruhun eve dönememesi mi?
Âşkla Yaşayan Erkek Risalesi
I. Bölüm – Bir Kadını Sevmekle Başlar Diriliş
Ey gönül!
Bir kadını sevmekle başlar bazen secde.
Sevdiğim…
Ne güzel söyledin.
Bir çiçeğin sabah rüzgârında titreyen dalı gibi zarif…
Bir sevdanın iç çekişi gibi derin…
Bir bakışta yeşeren umut gibi taze…
arafta bir şizofreni miyim?
toplumsal dışlanmışlık mı yaşadığım?
içsel bölünmüşlükle mi araftayım?
gerçeklik algısının çatlaması olabilir mi?
acı ile güzelliğin aynı anda yaşanması mı?
bir döngüye sıkışmışlık hissi mi?
SEVGİ ELBİSESİ YIRTILDI
Bir sevgi elbisesi dikmiştim kendime,
Merhamet düğmeleri, vicdan ipliğiyle.
Saygıdan yakası vardı, onurdan bel kuşağı,
Terbiye ile işlenmişti, edep nakışıyla.
Sevgi,
Leylâ’nın feryadı, Mecnun’un çıldırışı,
Kainatın özü, ruhun kutsal soluğudur.
İnsan,
Ezeli sırrın taşıyıcısı,
Gönlünün labirentlerinde yitip bulandır.
Sonsuzum
Sen bir an, ama bitmeyen bir hikâye,
Adın düşer akıldan, kalır ruhun geriye.
Gözlerinle başlar, zamanın ötesi,
Sonsuzum, sen kalbin en derin nefesi.
Bilmiyorum biliyor musun?
Seni sevmek suç olarak yazılsa dünyanın bütün anayasalarına babayasalarına kanunlarına
Seni sevdiğimden suçlu bulsalar da
sayısız kez bu suçu işlerim
seni sevmekten vaz geçemem
Seni sevmenin suç olduğunu yazanlara
Gülüşünle yeşeriyor
kalbimin kurumuş baharı,
Sensiz geçen her an
zamanın ağır bir yarası…
Sesin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!