YAŞIYOR SAYARIM...
Ne olacak sanki biraz daha susarak yaşarım.
Biraz daha sabrıma sabır katarım .
Ömürden çalmaya alışkınım zaten,
Ne olacak biraz daha kahır yutar,
Hayalimde gökyüzünü maviye boyarım..
YAYLIM ATEŞİ
Kalp ne de çabuk kanmış yalancı sözlere,
Hevesle gidilecek yolların bitmeyeceğine,
Ömürlük bir sevdayı buldum dediği anda
Gönül yaylım ateşine tutulmuşta,
Haberi bile olmadan.
YAZ BE DİVİTİM
Yaz be divitim.
En koyusundan olsun mürekkebin.
Yazacakların iç açıcı değil,
Bunu yazmak da sana düşüyor,
Acıyı karalamak da zor tabiki.
Söyle leylaklara açmasınlar sokağımda.
Tam alışmışken yokluğuna,
Kokunu yollayıp yine başımı belaya sokma .
Rüyalarıma sızıp uykuyla da aramı açma.
Seni düşünmekten tam vazgeçmişken,
İsyankar nağmelerle acizliğimi yüzüme vurma.
Madem ki hayalinle bile gönül yurdumu
Yakıp kül ediyorsun.
Madem ki sarmaşık gibi işgal ettin kalbimi,
Nefes aldırmıyorsun.
Madem ki hükümsüz senin olduğun her yer
Aklı mağlup ediyorsun,
Bir gelsen!
Çerçevede eksik parça yerini alsa.
Sesin, nefesin, kokun odamı doldursa,
Hasretin dili tutulup, sabır kazansa.
Gelişinle yarım kalan ne varsa bir bir tamamlansa.
YETİNMİYOR BU ASİ GÖNÜL....
Yetinmiyor bu asi gönül.
Başlıyor içten içe sızlamaya,
Bir kıvılcımken ortalığı yangın yerine katmaya.
Daha da olmadı diyor ekliyor,
Çığlık çığlığa bağırmaya.
Sen hiç böyle geç kalmazdın,dayanamazdın,
Bu kadar sessizliğe bürünüp susmazdın,
Kuşun kanadından olsun haber gönderir,
Açmış güllerimi soldurmaz, yetişirdin eskiden .
Yüreğime bir ateş düştüğünde, dumanı seni sarardı.
Yetmiyor işte,
Seviyorsun delicesine eyvallahta,
Elinin uzanmadığı, gözünün görmediği,
Sesini duymadığın bir an yüzyıla dönüşüyor,
Bir günde kırk yılı deviriyor,
Ömür denilen maratonu defalarca turluyorsun.
YİNE SENSİZ BİR EYLÜL
Sabahın köründe bu da yapılır mı?
Rüzgar esiyor esmeye de,
Yüzüme değil gönlün tellerine,
Kokunu taaa ciğerlerime dolduruyor,
Acımasız nasıl da burnumun direğini sızlatıyor.
Şiiriniz bol olsun
mutluluğa götüren yol olsun.
gönlünüz neşeyle dolsun