Gözlerin gözlerime, tatlı, tatlı bakınca,
Sevdanın ateşini, yüreğimde yakınca,
Hayat iksirim olup, içerime akınca,
Seni sevmek bir başka, ayrıcalık kadınım
Gönlümün açarını, koynunda saklar mısın,
Kararsızlığın sana olan
olan inancımı azaltır,
ya oturur adam gibi
aşkına sahip çıkarsın,
yada çıkıp gidersin hayatımdan
arkana bile bakmadan,
bana bir nasihat eyle,
ne edeyim hızır baba.
şaşırıp kalmışım böyle,
ne edeyim hızır baba.
felek kemendini atmış,
Karanlığa o kadar
alışmış ki gözlerimiz,
yıldızlara bile bakamıyoruz.
Gözlerimiz kamaşıyor.
Aydınlığa o kadar
Yirmi altı şubattı,bir acı poyraz esti,
Gözü dönmüş o itler,Türkün yurdunu bastı,
Hocalı kaça kaçta,herkes tenge nefesti,
Belki bir yadım gelir,bağırdılar ıraktan,
Türk dünyası baktılar,bu vahşete uzaktan.
Gidip vefasıza meyil bağladın,
Değmezmiş soysuza yürek dağladın,
Ele inat için, için ağladın,
Sende benim gibi gülmedin Hülya.
Berhane gönlüne, geçmedi sözün,
Sensiz gözlerimi uyku tutmuyor,
Ne haldesin merak edip dururum.
Artık bu yatak hiç cazip gelmiyor,
Bir sağa bir sola dönüp dururum.
Ruhumun ışığı hüzme gözlerin,
Tebessüm dile gelmiş,niçin gülmüyor yüzün,
Bulutlanmış gözlerin, bakışlarında hüzün,
Kelimeler anlamsız, sitemkardı her sözün,
Al canım feda olsun, senin güler yüzüne.
Elvan, elvan gülünle, sen yine dön özüne,
Rahman iklimine daldık,
Tövbe edip huzur bulduk,
Hakkın kapısını çaldık,
İçeri al Mevla’m bizi.
Doğrulduk yollara düştük,
Hasretine ortak etti ya beni,
Gene çalımını attı atacak.
Çaresiz bırakıp gitti ya beni,
Bir bahana bulup sattı satacak.
Gönül acımasız sevdaya çatmış,
Teşekkür ederim Necibe hanım.Sağolun varolun.