Dalıp gittiğim gözlerin var ya, hiçbir şiir söndürmüyor dalgınlığı. Tarifi imkânsız satır aralarına gizlerken yalnızlığını, bir kez daha dalıp gidiyorum gözlerinin uçurumlarına olan tutsaklığımla...
İçinde büyüyen dünya
Yarınlara koşarken
Gem vurulmaz düşler sağanağına
Yaşamaktır asıl olan yaşamayı
İsteklerinin yaşanması gerekliliği
Son pişmanlıkların fayda getirmediği dünyada
Bitmez dediklerim bitti
Gitmez dediklerimde
Beklenti saatlerine kurulmuş
Sözleri yuvarlıyorum sensizliğe
Olurda bir gün, olmaz ya olur diyelim…
Ağız dolusu küfürler savurursam okuma sakın! ..
Kendimledir kavgam.
Geç kalmışlığa…
Yaşanmışlığa…
Yaşanıp da sonlandırılmamışlığadır.
Hangi aşk tam yaşanmış
Kurgusal yalnızlıkların hapisliğiyle
Âşıkken bile “ne yapıyor şimdi” soruları
Peşine bir sürü eklenen kuruntular
Devamına vesvese baharları
Unuttuğumuz şeyin
aydınlığın yüzü sendin
karanlığın belli değil.
dökülen dudaklarından
tanıdığım sen, o değil.
büyüyen hasretin bende
göğsünde uyut beni,
zaman dursun, öylece kalalım.
bin yıllık şiir tazeliği sarsın bedenleri;
akalım yeryüzü nehirlerine,
yol bulalım...
kanar yüreğim;
yarana
tuz bastım.
süzülürsün gözlerimden
dudaklarım kuru
cevabını alamadığım sualler
içinde hapis olduğum
ve giderek çoğalan, eksilen yanlarım...
içten içe kendini körelten bir ruh!
pişmanlıklar, yaşanamayanlara dair...
yalnızca camlara düşüyor sabahlar
geceden kalan izleri sürüyor
biz diyebildiğimiz şiirler
kim bilir şimdi nerelerde söyleniyor
sevgili eski zaman eteklerine asılı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!