Ayla, güneş'in valsı,
Geceyle günün telaşı,
Med-cezir halleri,
Aşktır hepsinin yazgısı...
Ayrılıkla başlayıp,
Işıksız, soğuk rüzgarlı,
Aşksız bir gecenin,
Yazılmayan senaryosunda,
Başrol de,
Platonya'nın, arsız sevgilisi...
Hadi git burdan kelebek, çek git,
Kısacık ömrünü özgür yaşamak için,
Kanat çırp maviye,
Ben sana yoldaş olamam,
Benim yolum sana değil...
Bir tutam baharsın...
Karakışın, ayaza vurmuş yüreklerinde,
Umuda duran kardelen asiliğinde...
Eflatun zamanların, içimizi ısıtan,
Eflatun gülüşlü kızı...
Mahşeri kalabalığa,
Yalnızlık düşürdüm sessizce,
Ve sessizce, ıslık çalan,
Dağ rüzgarlarına aktım...
Uzaklar rüzgarla dans ediyordu da!
Sessizliğe gömülünce sevgili,
Ahir zamanda yaşamak neye...
Dağ rüzgarlarının sesini dinliyorum,
Belki sesin karışırda duyarım diye...
Ah uzaklardan, savrulan teninin kokusu,
Munis yürekli kız
Sıyrıl kara düşlerinden
Ak köpüklü sular gibi
Gözlerimin çağlayanı ol
Çağılda fütursuzca...
Gözlerinin rengini özledim,
Elamıydı?
Tanrım! Yoksa zerdalimi?
İçtiğim şarabın kızıl rengimi yoksa? ..
Ya saçların;
Bilmelisin?
Sensiz yaşanılanın ne kadar boş ve değersizliğini...
Seninle susarak karşılıklı oturuşun ne değerli olduğunu,
Anlayabilirmisin ki?
Ayrılığın ne denli yakıcı bir od olduğunu,
Gel de konuşalım ey gece!
Anlat bana,
İçimdeki uçurumu,
Kıyısındayım bak ta gör...
Anlat bana,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!