Dil-hun olma ey mü’min;
Bakıp, bakıp ele sen!
Bu konuda ne der din?
Dinle biraz hele sen!
Dünya fani bir durak!
Bu lanetli illeti, soktu batı vatana
Hakka tapan milleti, tabi etti şeytana
Uyan artık ey ümmet, yoksa hüsran kapıda!
Gerçek dine dönerek, tövbe eyle hatana!
Herkes Ademoğluyken, bir sen misin müstesna?
Biraderim bakar mısın?
Evli misin, bekar mısın?
Na-mahreme edip nazar;
Kalbi zora, sokar mısın?
Meftun olup, haram haz’a;
Görünse de bir cihan;
Alt tarafı o bir han!
İnsanoğlu insansan;
Geç şu hanı arkadaş!
Yanılsa da çok nazar;
Geçti gitti koca yıl, bak bakalım ne karın?
Yoksa kardan fazla mı, bu yıl yine zararın?
İmtihanken şu hayat; nedir senin de halin?
Şayet böyle ölürsen; cahim olur bir dar’ın!
Geldi geçti bayram da;
Kim hissedar kim muaf?
Acep şu son bayramda;
Kaç kişiye çıktı af?
Kimler vurdu voliyi?
Sabah akşam hep masal;
Bu ne iştir be anne?
Bu mu arzda tek yasal?
Nere gidiş de anne?
Bu ne menem ninni ki;
Şu dünyada tek gayen; makam mevki kariyer
Bu üç şeyi uhra’ya; yaptın daim bariyer
Bu ne gaflet arkadaş, Ölüm varken cihanda?
Bil ki asla o üçü; kabul etmez karayer!
Biliyorum çok gaf’ım!
Arşa çıkar eyvahım!
İşe yararken ah’ım;
Affet beni Allah’ım!
Çokça şaşıp yanıldım!
Bırak dostum inadı, şu tövbeye gel eh de!
Ölüm denen o cellât, çöker her an başına!
At elinden şişeyi, mut arama kadehte!
Geldiğinde o ecel, bakmaz bil gözün yaşına!
Melekler derdest edip, sevk edince mezara;




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!