Halk etmişken çamurdan;
Seni Kerim yaratan!
Kimdir seni ayartıp;
Ona karşı aldatan?
Edip sana o kerem;
Ar etmeden hep istersin Mevla’dan!
Hak etmeden verdikleri az mıdır?
Dem vurursun daim hazdan evladan;
Sence onun yerdikleri haz mıdır?
Sağın solun arkan önün hep ihsan!
Her âdemin kalbinde, var mutlaka bir hedef
Ve de onun aşkıyla, dopdoludur o sadef
Mü’min için tek hedef, Hak rızası olmalı!
Yoksa helak türküsü, çalacaktır ona def!
Madem ölüm hakikat;
Hazır mısın sen ona?
Hiç yapmadan tahkikat;
Gidilir mi o sona?
Çare değil unutmak;
Söyler misin ey beşer?
Hayır, varken niye şer?
Her tercihi şer olan;
Olur, bir gün bil pür şer!
Zira o iz bet izdir!
Böyle aşkı neyleyeyim be Ali?
Pek hoş değil bu sevginin meali!
Şu fakirin istediği muhabbet;
Onu arşa ettirmeli teali!
Boş laf ile doldurma, sakın dostum fem’ini;
Gerekliyse konuşmak; na-hoş deme hoş konuş!
İstiyorsan doldurmak, sırf kar ile demini;
Ya uhradan bahis aç, ya da iş ve aş konuş!
Bir gün sorar yaratan, yıldan, günden ve andan!
Her adam geçineni, adam sanan yanılır
Zira her bir âdeme, adam denmez arkadaş!
Buna rağmen çok maymun, âdemoğlu sanılır
Böylelere katiyyen, âdem denmez arkadaş!
Ne diyordu büyükler? Dinleyelim az hele!
Kırk yıl yâda değerse, bir fincancık acı su;
Onca nimet ve ihsan, nasıl değmez anmaya?
Kimden gelir de hele; şu başların tacı su?
Şükür yoksa verene; küfranından et hayâ!
Uyma dostum modaya!
Tanrı deme Allah de!
Uymaz o ad Huda’ya!
Tanrı deme Allah de!
Yok, esmada öyle ad!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!