yaban mersini bitkisi gördüm rüyalarımda
uçsuz bucaksız topraklarda ve alabildiğine
bütün yaban mersinlerini büyüttüm içimde
bir ağaç gibi büyüttüm, bir çocuk gibi
içinde gezindim kılcal damarlarında hayatın
doğduğum yerlerin suları ve toprağı
ben ne söylediysem yıldızlara
bütün cesaretleri kuşanarak söyledim
bütün aydınlıkları ayırarak karanlıklardan
benliğimi sarıp sarmalayarak
yüreğimden su taşıyarak değirmenlere
söyledim, ben ne söylediysem yıldızlara
bir taflan ağacının gölgesinde arınır anılar
ince bir gülüş solgunluğu duyumsamanın
telleri kopuk bir kemanın sesi gibi sessizce
nedensiz bir tenhalığa dönüşür yarınlar
duymadan da hiçbir şeyi katıksız
loş bahçeler nasıldır bilirsiniz yağmur sonrası
dün sevdim seni ölürcesine
hem delicesine sevdim seni
bugün de sonsuz sevgi duyarım sana
bugün de severim seni delicesine
sen hiç merak etme güzel gözlüm
gün olur bir yolunu bulur
yıldız yansısı tutkular
eski gramofon şarkıları gibi
değer geçerdi yüreklere
oturup içerdik, sevişirdik ne bileyim
zaman çabuk geçerdi birlikte
korsanlar şehirleri yakıp yıkardı her gece
zaman tarifsiz kederler gibi
çökelir kendinin içine
sıcak pazar sabahları kış günlerinin
ve gaz lambasının cılız ışığı
isli bir siyahın ucunda
su inceliğinde kutsanan kırılmadan
bugün varsam bile
belki yarın yokum
yarın varsam da öbür gün
bir gün mutlaka yokum
yakalamışken saçlarından zamanı
belki sonsuza düşer yolum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!