karlı patikalar dağlara asılı kalmış sanki
sonra şiirin hası gibi dökülüp yerlere
keçi izi yolları kapanır köylerin
yazla kış arasında kapanır hep
kaşla göz arasında kapanır mı
özgül ağırlığı kadar yaşam umudunun
çok uzaklardan bilinmezliği sürer, görseniz
ve derin uykulardaki rüyalar kadar büyür
saydam uğultusu mor kaküllü rüzgarların
yakından görünmesi gibi ellerimin ve evrenin
bulutlar da üstüme üstüme gelir sonra
ılık bir yaz güneşi yürekleri donatır şimdi
acı ve hüzünlere bürünmüş yalnızlığın
bilmem kaçıncı istasyonunda
bekleyişler tenhalaşırken birer birer
bir iz bağının ardından gecenin
ve aynı yollarında ayrı yönlerinde şehrin
yoldan geçerken şöyle bir uğradım kıyınıza
gün gelir elim çenemin altında derin derin
öyle derin sohbetler yapar mıyım sokrates'le
o bana hayatını anlatır mı bilmem
ben ona acıdan, mutluluktan söz eder miyim acaba
gizlilik diye bir şey kalmamış zaten bu dünyada
şiirini söyler şimdi ağaçlar kendinin
bir dönüş’ün ucunda, derinden
su sesinin akışında kımıldar zaman
belki nice tükenmiş umuttur dolan gözlere
köpürtüp köpürtüp ince bir serencamı
bırakıver anıları zaman dışı konaklara
soyutla bilincini geçmişten yavaşça
özlemlerim yağacak yağmur yerine birazdan
sırılsıklam özlemleneceksin hiç kaçınılmaz
oysa çiçekleri solgun içimdeki duygusal bahçenin
ve kurak topraklar örneği duyarsızım anılara
dar kapılar ardında kırsal gizemler uçuşur
bir yaşlı adam çocukluğunu düşler yollarda
gözleri dolu dolu düşler çocukluğunu
gözleri örtülü at başlarına
kan gölüne reva gözleri
şimdi güze evrilir zamanın kadranı
doğa kendisiyle baş başa ve dingin
gökyüzü öyle yıldızlı, öyle aydınlık ki
ve uzaklarda sessiz bir sessizlik
sonra o beyaz gecelerin ardından
analitik aşklar nerde şimdi
derinliği olan, felsefesi
romantik aşklar nerde
gözlerde başlayan hani
sofistike bir bakışla
içini ısıtan sesi
sevgilim, sevgilim benim
işte güneş
ve güneşin o insanı ısıtan yüzü
biz seninle gökyüzüne yürürüz birlikte
gökkuşağını kuşanırız üstümüze giysi gibi




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!