b.
Buğdayı çuvala doldurdular, yeni bir değirmene götürdüler, içinde bir süre beklettiler.
Bir açlık hisseden Don Kişot kalktı, dikildi yere kapaklandığı aynı yerden.
İçi boşalmış, karnına dikiş atılmış, öylece ayakta duruyordu.
Atına atladı, kargısını aldığı gibi yeni bir sefere daha aynı değirmene doğru yola koyuldu.
Bu sıra zarfında, çuvalın ağzı açılmış Bütün hububat yere dağılmıştı.
Bunu algılayan Don Kişot’la yenişemeyen değirmen yeniden öğütmeye başladı
Gönlümle oturdum da hüzünlendim o yerde,
Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri nerde!
Dağlar agarırken konuşmuştuk tepelerde,
Sen nerde o fecrin agaran daglari nerde!
Akşam, güneş artık deniz ufkunda silindi,
Devamını Oku
Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri nerde!
Dağlar agarırken konuşmuştuk tepelerde,
Sen nerde o fecrin agaran daglari nerde!
Akşam, güneş artık deniz ufkunda silindi,