... Bir şahsiyet düşlerim: Sorunun bir parçası değil, çözümün bir parçası olan. Yük olmayıp yük alan. Kendini yad ve yabancı ellerde aramayıp kendini kendinde arayan ve kendini kendinde bulan. Hamken yanan, pişen ve olan. Olmanın sırrına erdiği için hamların elinden tutup, onların da olması için onların yerine yanmaktan çekinmeyen. Düşünce, duygu ve aksiyon dengesini varlığında gerçekleştirerek, 'muvahhid şahsiyet' olma kıvamına eren. Yalnızca kafa gözüyle değil, yürek gözüyle de bakıp, onunla gören. Kendini yalnız sözle değil yüzle, gözle, özle ifade edebilecek liyakate eren, vuracağı ve duracağı yeri iyi bilen, Allah'a karşı esas duruşunu ayağının altındaki topraklar kayarken dahi bozmayan bir şahsiyet.
Bir şahsiyet düşlerim: Kendi kafasıyla düşünüp, kendi yüreğiyle duyan. Kesrette vahdet bulan. Ne dostları karşısında kapris yapan, ne düşmanları karşısında aşağılık kompleksine kapılan. Ayaklarının birini hakikatin merkezinde sabit tutarak, diğer ayağıyla tüm dünyayı, hatta tüm evreni dolaşan ve yitik hikmetleri, hakikatleri, cevheri arayıp kendine çeken bir mıknatıs gibi arayıp kendine çeken, 'bizden adam olmaz' bedbinliğini alıp 'çıkarsa bizden adam çıkar' bencilliğine vuran, bu iki sakat ucu da bir fiskeyle atık düşünceler çukuruna yuvarlayıp, adil ve mutedil olmayı bir hayat düsturu bilen bir şahsiyet.
Ve bir bayram düşlerim; hesap gününün sonunda 'Ey (sadece Allah ve cennetle) tatmine ulaşan insan; gir kullarımın arasına (çünkü cennetin yolu kulların arasından geçiyor) ve gir cennetime! ' muştusunun verildiği bir bayram.
İşte o bayramın provasıdır bu bayramlar. O mutlak bayramlardan bir efilti taşıdığı oranda anlamlıdır bu bayramlar. Onun içindir ki, 'bayram' anlamına gelen 'ıyd' sözcüğüyle 'ahiret' anlamına gelen 'me'ad' sözcüğü aynı köke aittir... '
tatil yerlerinde özelliklede yabancı turistleri eğlendirecek animasyonlar
aktiviteler ve oyunlar düzenleyen veya sunan kişi..
özellikle 'yabancı turist' dedim
zira
aktiviteler türk eğlence kültürüne uygun değil..
o ne öyle
yok dart oyunu, yok topu bardağa sektirerek sokma oyunu..
bir mangal yapacaksın havuzun başına
okeydir, tavladır, piştidir..
'ciacchierone'
italyanca..
türkçenin hayat felsefesidir..
nasıl okursa öyle konuşur.. ikiyüzlülük yok yani..
işte
'ciacchierone' de türkçenin hışmına uğrayan kelimelerden..
'çaçaron' olarak okunur.
ve italyancada
(çok konuşan kocakarı) anlamına gelir..
'düş'
'düşün'
'düşünce'
(giriş, gelişme ve sonuç) desem
ve buna başka bir anlam ilave etmesem..olmaz..
'düş' = hayal..veya zihindeki fotoğrafları birleştirme..
'düşün'= bu fiilin adı. bir 'mek' koyarsak fiilin ta kendisi
'düşünce'= bu eylemin meyvesi..
düşlerinizden düşerken düşüncelerinizle beraber düşün..= bu da kelime oyunu ve polemik. hadi bakalım.
ne alâka demeyin,
farsça okunuşu 'encîr' olan incir,
'delik, oyuk' anlamına geliyor...
aynı zamanda malum meyvenin adı 'incir'..
eğer sâmi dilinde
bir nesnenin başka bir anlamı daha varsa kesin
ikisi arasında bir bağlantı vardır..
olmadığı durumlarda vardır fakat 'incir kuşu' nu duymuşuzdur..
bu kuş incir mevsimi incir ağacından çıkmazlar..
habire incirlere oyuk açıp dururlar..
'incir kuşu' ismini incirden değil
'incir' ismini incir kuşundan alır efendim..
incir kuşu = delici kuş...
Alevilerle çok geç tanıştım..
kimse durumdan vazife (yalakalık) çıkartmasın,
yazılanlar çağrışım sonuçta.
aleviler bana 'türkü' yü çağrıştırıyor..
Mesela Hasret Gültekin'in bir
Derman Sendedir
türküsü vardır.. bir dinleyin derim..
nefis ötesi; enfes bir türkü...
bu hayvan o kadar inatçıdır ki...
sürüden ayrı yaşarlar koyun gibi değildirler,
dedikleri dedik
çaldıkları düdüktür bunların..
tuğlası örülmemiş bir inşaatın 3. katına çıkıp
aşağıya doğru 'meee' lerler..
zorla çıktıkları merdivenlerden
inmesini beceremezler ama..
bir inat uğruna..
'caprice'
fantezi, sorumsuz davranış. fransızca.
ayrıca
italyancada
'capra' (keçi) kelimesiylede bir bağlantısı var.
e olmaz mı
keçileri en inatçı, en kaprisli hayvanlar olarak bilmezmiyiz?
şahsen ben bilmeyi aşıp
keçilerin kaprisli tavırlarına
şahit oldum..
'gep' = dedikodu, boşlaf
'zen' = genellikle yapan, eden anlamlarında kullanılsada
aslı itibariyle 'çalgı çalan' manasına gelmektedir farsçada..
hint dilinde bir tür budist öğretiye isim olmuştur.
'geveze' ile aynı kökten gelip türkçede kullanılan bir fiil daha vardır ki
bu da 'gevelemek' tir.
çiğnemek, geviş getirmek anlamlarına gelir.
sonuçta iki sözcüğün ortak paydası
ağızda evirilip çevirilen şey olması.
ilki dışarı çıkartırken (geveze)
ikincisi (gevelemek) ağzında tutmayı tercih ediyor..
şimdi sormazlar mı,
be insan; madem bu cümle sıkıntı verecekti
söylesen bir dert söylemesen bir dert nev'inden bir cümleydi,
neden 'zihninden' 'dil'ine salık verdin düşüncelerini..
Bir duvar yazısı okumuştum.
hakikaten bir otobüs durağının karşısındaki duvarda yazıyordu.
büyük harflerle
BÜTÜN DÜNYA TÜRKLEŞECEK!
bütün dünya insanlarının başına hagi harfi koyacağız acaba,
çok merak ediyorum.
Ğ olabilir aslında.
arnavut=ğarnavut
alman=ğalman
ingiliz=ğingiliz
yahudi=? sabetayist..olmadı bu ama neyse..
mavi gül olur mu?
demeyin sakın,
oluyor çünkü.
tabi bir hile ile
kırmızı güller nizami boyutta kesilir
ve mavi boya ile karıştırılmış su dolu bir kovaya
konulur.
vee
bir süre sonra
kırmızı güller
oldu size masmavi...
hiç olan birşey.
(birşey) ,
(bir) (şey) se eğer (hiç) değildir ki..
bir (1) hiç bile olsa
(bir) deniliyorsa ona (şey) olabilmiş demektir.
yani
hiç birşey olmaz
hiçbir şey de olmaz.
(hiç) in olduğu (birşey) (şey) olmaz
çünkü
(hiç) boştur..sıfırdır..kendinden sonrakileride boş yapar.
ister (bir) olsun ister (şey) olsun..
bayram
19.10.2006 - 17:04... Bir şahsiyet düşlerim: Sorunun bir parçası değil, çözümün bir parçası olan. Yük olmayıp yük alan. Kendini yad ve yabancı ellerde aramayıp kendini kendinde arayan ve kendini kendinde bulan. Hamken yanan, pişen ve olan. Olmanın sırrına erdiği için hamların elinden tutup, onların da olması için onların yerine yanmaktan çekinmeyen. Düşünce, duygu ve aksiyon dengesini varlığında gerçekleştirerek, 'muvahhid şahsiyet' olma kıvamına eren. Yalnızca kafa gözüyle değil, yürek gözüyle de bakıp, onunla gören. Kendini yalnız sözle değil yüzle, gözle, özle ifade edebilecek liyakate eren, vuracağı ve duracağı yeri iyi bilen, Allah'a karşı esas duruşunu ayağının altındaki topraklar kayarken dahi bozmayan bir şahsiyet.
Bir şahsiyet düşlerim: Kendi kafasıyla düşünüp, kendi yüreğiyle duyan. Kesrette vahdet bulan. Ne dostları karşısında kapris yapan, ne düşmanları karşısında aşağılık kompleksine kapılan. Ayaklarının birini hakikatin merkezinde sabit tutarak, diğer ayağıyla tüm dünyayı, hatta tüm evreni dolaşan ve yitik hikmetleri, hakikatleri, cevheri arayıp kendine çeken bir mıknatıs gibi arayıp kendine çeken, 'bizden adam olmaz' bedbinliğini alıp 'çıkarsa bizden adam çıkar' bencilliğine vuran, bu iki sakat ucu da bir fiskeyle atık düşünceler çukuruna yuvarlayıp, adil ve mutedil olmayı bir hayat düsturu bilen bir şahsiyet.
Ve bir bayram düşlerim; hesap gününün sonunda 'Ey (sadece Allah ve cennetle) tatmine ulaşan insan; gir kullarımın arasına (çünkü cennetin yolu kulların arasından geçiyor) ve gir cennetime! ' muştusunun verildiği bir bayram.
İşte o bayramın provasıdır bu bayramlar. O mutlak bayramlardan bir efilti taşıdığı oranda anlamlıdır bu bayramlar. Onun içindir ki, 'bayram' anlamına gelen 'ıyd' sözcüğüyle 'ahiret' anlamına gelen 'me'ad' sözcüğü aynı köke aittir... '
Ömrünüz Ramazan, akıbetiniz bayram olsun!
SAMİ HOCAOĞLU
animatör
19.10.2006 - 16:54tatil yerlerinde özelliklede yabancı turistleri eğlendirecek animasyonlar
aktiviteler ve oyunlar düzenleyen veya sunan kişi..
özellikle 'yabancı turist' dedim
zira
aktiviteler türk eğlence kültürüne uygun değil..
o ne öyle
yok dart oyunu, yok topu bardağa sektirerek sokma oyunu..
bir mangal yapacaksın havuzun başına
okeydir, tavladır, piştidir..
bağırmak
19.10.2006 - 16:23'ba' bağırma sesi.
'bağırmak' aslında 'ba' sesini çıkarmak anlamına geliyor.
tıpkı
'böğürmek' gibi
'bö' sesini çıkarmak yani...
kelime türkçe..
çaçaron
19.10.2006 - 16:13'ciacchierone'
italyanca..
türkçenin hayat felsefesidir..
nasıl okursa öyle konuşur.. ikiyüzlülük yok yani..
işte
'ciacchierone' de türkçenin hışmına uğrayan kelimelerden..
'çaçaron' olarak okunur.
ve italyancada
(çok konuşan kocakarı) anlamına gelir..
düşünce
19.10.2006 - 14:26'düş'
'düşün'
'düşünce'
(giriş, gelişme ve sonuç) desem
ve buna başka bir anlam ilave etmesem..olmaz..
'düş' = hayal..veya zihindeki fotoğrafları birleştirme..
'düşün'= bu fiilin adı. bir 'mek' koyarsak fiilin ta kendisi
'düşünce'= bu eylemin meyvesi..
düşlerinizden düşerken düşüncelerinizle beraber düşün..= bu da kelime oyunu ve polemik. hadi bakalım.
incir
19.10.2006 - 14:18ne alâka demeyin,
farsça okunuşu 'encîr' olan incir,
'delik, oyuk' anlamına geliyor...
aynı zamanda malum meyvenin adı 'incir'..
eğer sâmi dilinde
bir nesnenin başka bir anlamı daha varsa kesin
ikisi arasında bir bağlantı vardır..
olmadığı durumlarda vardır fakat 'incir kuşu' nu duymuşuzdur..
bu kuş incir mevsimi incir ağacından çıkmazlar..
habire incirlere oyuk açıp dururlar..
'incir kuşu' ismini incirden değil
'incir' ismini incir kuşundan alır efendim..
incir kuşu = delici kuş...
aleviler
19.10.2006 - 14:06Alevilerle çok geç tanıştım..
kimse durumdan vazife (yalakalık) çıkartmasın,
yazılanlar çağrışım sonuçta.
aleviler bana 'türkü' yü çağrıştırıyor..
Mesela Hasret Gültekin'in bir
Derman Sendedir
türküsü vardır.. bir dinleyin derim..
nefis ötesi; enfes bir türkü...
keçi
19.10.2006 - 13:56bu hayvan o kadar inatçıdır ki...
sürüden ayrı yaşarlar koyun gibi değildirler,
dedikleri dedik
çaldıkları düdüktür bunların..
tuğlası örülmemiş bir inşaatın 3. katına çıkıp
aşağıya doğru 'meee' lerler..
zorla çıktıkları merdivenlerden
inmesini beceremezler ama..
bir inat uğruna..
kapris
19.10.2006 - 13:52'caprice'
fantezi, sorumsuz davranış. fransızca.
ayrıca
italyancada
'capra' (keçi) kelimesiylede bir bağlantısı var.
e olmaz mı
keçileri en inatçı, en kaprisli hayvanlar olarak bilmezmiyiz?
şahsen ben bilmeyi aşıp
keçilerin kaprisli tavırlarına
şahit oldum..
geveze
19.10.2006 - 13:48'gepzen' = 'geveze'
'gep' = dedikodu, boşlaf
'zen' = genellikle yapan, eden anlamlarında kullanılsada
aslı itibariyle 'çalgı çalan' manasına gelmektedir farsçada..
hint dilinde bir tür budist öğretiye isim olmuştur.
'geveze' ile aynı kökten gelip türkçede kullanılan bir fiil daha vardır ki
bu da 'gevelemek' tir.
çiğnemek, geviş getirmek anlamlarına gelir.
sonuçta iki sözcüğün ortak paydası
ağızda evirilip çevirilen şey olması.
ilki dışarı çıkartırken (geveze)
ikincisi (gevelemek) ağzında tutmayı tercih ediyor..
şimdi sormazlar mı,
be insan; madem bu cümle sıkıntı verecekti
söylesen bir dert söylemesen bir dert nev'inden bir cümleydi,
neden 'zihninden' 'dil'ine salık verdin düşüncelerini..
beklenen
19.10.2006 - 05:30*(?) soru işaretinden sonra boşluğu kapatın...
katılmak
18.10.2006 - 22:55'kat' (tabaka)
kat-ılmak = tabakanın üstüne bir tabaka daha eklemek.
hemşerime bir tabakada ben ekliyorum..
ispiyon
18.10.2006 - 22:50Bir duvar yazısı okumuştum.
hakikaten bir otobüs durağının karşısındaki duvarda yazıyordu.
büyük harflerle
BÜTÜN DÜNYA TÜRKLEŞECEK!
bütün dünya insanlarının başına hagi harfi koyacağız acaba,
çok merak ediyorum.
Ğ olabilir aslında.
arnavut=ğarnavut
alman=ğalman
ingiliz=ğingiliz
yahudi=? sabetayist..olmadı bu ama neyse..
gül
18.10.2006 - 22:42mavi gül olur mu?
demeyin sakın,
oluyor çünkü.
tabi bir hile ile
kırmızı güller nizami boyutta kesilir
ve mavi boya ile karıştırılmış su dolu bir kovaya
konulur.
vee
bir süre sonra
kırmızı güller
oldu size masmavi...
ispiyon
18.10.2006 - 22:36'spehō n' (gözetleyen, gözcü, casus)
bir de ispirto var
ama bu terimle onun hiç bir alakası yok
herkes
18.10.2006 - 22:25'her' (tüm,bütün)
'kes' (birisi, kimse)
farsça..
şeytan
18.10.2006 - 17:35Bugünün galibi..
dününde..
bakın
gördünüz mü?
şeytan köşede kıs kıs gülüyor avuçlarını birbirine sürterek..
üzülüyorum,
halbuki nedir çok güzel ve keyifliydi..
bir zamanlar..
nedir bölümü
18.10.2006 - 17:19cümbüş!
hiçbirşey
18.10.2006 - 17:16bana (bir) 1 tane (hiç) göster o zaman.
ve bu göstereceğin (hiç)
(bir) (şey*) olsun..
*şey= 5 duyunun algıladığı bütün nesneler, yani eşya.
:))
kurbağa
18.10.2006 - 17:06http://www.resimekle.com/yukle/view/71579
:)
hiçbirşey
18.10.2006 - 16:03hiç olan birşey.
(birşey) ,
(bir) (şey) se eğer (hiç) değildir ki..
bir (1) hiç bile olsa
(bir) deniliyorsa ona (şey) olabilmiş demektir.
yani
hiç birşey olmaz
hiçbir şey de olmaz.
(hiç) in olduğu (birşey) (şey) olmaz
çünkü
(hiç) boştur..sıfırdır..kendinden sonrakileride boş yapar.
ister (bir) olsun ister (şey) olsun..
bknz.
toparlayamayacağım diye çok korktum
pembe dizi
18.10.2006 - 15:38he işte
en sevdiğim pembe dizi başladı..
kadın
18.10.2006 - 15:28seyircisi kadın olmayan bir düğünde
erkekler kalkıp oynamaz..
bir laz atasözü.
dul
18.10.2006 - 12:01manyak bu ya..
beni kadın sanıyor..
Toplam 3332 mesaj bulundu