Gerçek şu mağaranın içinde
fakat kırk başlı ejderha
pusuda bekliyor!
Kırk midesi olan bu canavarın kırkıda birbirinden aç!
olsun,
ben gerçeğin yanına gidiyorum
siz burada kalın!
sarıgri'yi ayrı kefeye koymalıydım aslında..
ama
ömer hayyamın dizelerine çok benziyor yazdıkları.
ve onun
şarap içtiğini savunuyor..
bende ikisini birleştirdim..
ortaya sarıgrininde sarhoşken yazdığı gibi bir sonuç çıktı..
ama
bu durumla anılmaktan hoşlanmıyor...
bazen sarıgriyi benden başka kimsenin anlamadığını düşünüyorum. :)
bilmiyorum.
genelde insanlar sarhoşken
ayık oldukları zaman kafalarını kurcalayan şeylere söver, hakaret ederler de..
hani senin eski günlerin geldi aklıma.
küfür yoktu sende
takdir ediyorum bu yönüyle
sarıgri de küfür etmez. o yüzden renklilik olur seviyorum bu durumu.
ikinizde içtiğinizi kendiniz söylüyorsunuz.
eleştiri fikir bazında olursa hoş
ama
iş küfür ve hakarete gelince
gayretine dokunuyor insanın..
neyse
kızdıysan silerim. kusura bakma. ama dediğim gibi kendin yazmıştın..
anlaşıldı
sen içtin yine değil mi akşam akşam..
al nedir senin olsun
bir ara ayıkken konuşalım seninle..
bak sarıgri ile etomda iyi içerler
ama senin kadar zıvanadan çıkmıyorlar.
gitde onlardan
içmenin âdâbını öğren biraz..
al
nedir senin olsun şimdi..
sataş millete..
arkadaş bir insan bu kadar mı
'rumuzuyla müsemma' olur
şaşıyorum ben..
bahis açacağım nedirde
'nümayiş'i kızdırana 50 papel! !
şaka tabi
kızdırmasın kimse..
'iş' + 'güzâr' (yapan, eden. güzeşt= aşan, öte geçen)
işgüzâr = kendi işinin ötesindeki işlere karışan.
farsçada 'kârgüzâr' olarak da kullanılıyor.
yani kendisine kâr getirmeyecek işleri yapan anlamında..
kadının soğukkanlılığı hayret verici...
incilden bir tasvîr bu
farklı ressamlarda resmetmiş bu tasvîri fakat
ressam gençliğinde tecavüze uğramış bir kız olunca
herşey çok değişiyor...
bir intikam hissiyle çizmiş.
michelangelo'nun çizişi ise şöyle
Babamın hobisidir;
arıcılıkla uğraşır.profesyonel değil tabi.. topu topu 8 kovan.
çiçek mevsimi olmadığı için kendi hazırladığı şerbeti veriyor arılara.
fakat şerbetin dozunu iyi ayarlayamadığı için bir tane kovanı telef olmuş.
neden mi?
arılar tembellikten ölmüş.
fazla şerbet verilince çalışmamışlar
arılar çıkıp polen peşinde koşmayınca;
çalışmayıncada
kraliçe arı ölmüş ilk önce. peşinden kovandaki işçi arılar
pıtır pıtır dökülmüş..
işte..
tembellik böyle bir şey..
Eğer kişi eylemsel seçiminde,
bu seçimin genelgeçer olduğunu
ve diğerlerininde kendisine uyduklarını hissederse onun bu seçimi
'iyi'dir.
Fakat bir şeyi sadece kendisinin yaptığını,
başkalarının bu hususta ona uymadıklarını hissederse
bu da
'kötü'dür.
toplum bilimcisinin öyle düşünmesi gayet normal.
ama ramazan bayramını şeker bayramı olarak isimlendirenler
eski istanbul ahalisi çokda eski değil tabi.
Anadoluda şeker bayramı dendiğini ben hiç duymadım..
ama olabilir
benim ki düşünceydi sadece.
yani olduğundan değilde
olmadığından yolaçıkıyorum.
ama öyle olduğunu bir kaynak göstererek ıspatlarsan benim öyle olmadığına dair
düşündüğüm herşeyi çürütürsün..
hem 'şeker' kelimesi farsça.. ingilizceye ve diğer batı dillerinede sâmi dillerinden geçmiş..
olayısıyla türklerin anadoluya gelmeleriyle oluştuğunu hiç sanmıyorum.
ömer hayyam
ömründe şarap içmemiş bir insandır.
onun ser(kafa,baş) + hoş (tatlı) olmasıın sebebi
kafasındaki ikilemler
yanıtsız kalmış sorulardan ötürü bir atıftır sadece..
ah be justyche
'şeker bayramı' tabiri çok eski değil.
70-80 senelik mazisi var.
hani ezanın türkçe okunma kavgası vardı ya
buda onunla alakalı işte..
kasıtlı bir değiştiriliş.
malum çocuklara bayramda dağıtılan şekerlere atfen,
bayram sadece çocuklaradır ya..(?)
anladın sen anladın..
yahudilerden nefret etmesinin sebebi nedir acaba?
kendi milletini çok semesinden ve almanların üstün ırk olduğuna inanmasından mı en önce onlardan başladı yoksa
hakikaten içerisinde beslediği,
yahudinin üstünlük psikolojisine duyduğu kıskançlıktan ötürü
onların karşısına alman ırkçılığını mı öne sürdü.
bazı insanlar hitlerin hareketine
yahudi oyunu diyor. bense sonradan oyun haline geldiğini düşünüyorum.
çünkü yahudi zihniyeti her türlü felaketten 'fayda' çıkartmaya dayalı bir zihniyet..
Adolf Hitler istemeden de olsa bugünkü İsrail Devletinin temellerini atan insandır..
herşeyin küçüğüne 'çocuk' denilirmiş 11. yüzyıla kadar.
buna hayvan yavrularıda dâhil..
etimoloji uzmanları Türkçe çocuk, küçük, güdük ve Farsça
cûcek, kûcek, kûdek (küçük, yavru) kelimelerinin
birbirleriyle akraba olduğunu söylüyor..
gerçek
29.10.2006 - 10:30Gerçek şu mağaranın içinde
fakat kırk başlı ejderha
pusuda bekliyor!
Kırk midesi olan bu canavarın kırkıda birbirinden aç!
olsun,
ben gerçeğin yanına gidiyorum
siz burada kalın!
siz
29.10.2006 - 10:27Çiçeğin kendisini koklamak varken,
sadece resmini seyreden zavallılarsınız!
o değil de...
28.10.2006 - 22:03sarıgri'yi ayrı kefeye koymalıydım aslında..
ama
ömer hayyamın dizelerine çok benziyor yazdıkları.
ve onun
şarap içtiğini savunuyor..
bende ikisini birleştirdim..
ortaya sarıgrininde sarhoşken yazdığı gibi bir sonuç çıktı..
ama
bu durumla anılmaktan hoşlanmıyor...
bazen sarıgriyi benden başka kimsenin anlamadığını düşünüyorum. :)
ölçü
28.10.2006 - 21:53bilmiyorum.
genelde insanlar sarhoşken
ayık oldukları zaman kafalarını kurcalayan şeylere söver, hakaret ederler de..
hani senin eski günlerin geldi aklıma.
küfür yoktu sende
takdir ediyorum bu yönüyle
sarıgri de küfür etmez. o yüzden renklilik olur seviyorum bu durumu.
ikinizde içtiğinizi kendiniz söylüyorsunuz.
eleştiri fikir bazında olursa hoş
ama
iş küfür ve hakarete gelince
gayretine dokunuyor insanın..
neyse
kızdıysan silerim. kusura bakma. ama dediğim gibi kendin yazmıştın..
aferin
28.10.2006 - 21:43anlaşıldı
sen içtin yine değil mi akşam akşam..
al nedir senin olsun
bir ara ayıkken konuşalım seninle..
bak sarıgri ile etomda iyi içerler
ama senin kadar zıvanadan çıkmıyorlar.
gitde onlardan
içmenin âdâbını öğren biraz..
al
nedir senin olsun şimdi..
sataş millete..
aferin
28.10.2006 - 21:38'âfrîn' (övgü, kutsama)
'afrîna' (kutsamak)
âferin (beğenme ve övme sözü)
farsça...
ispat
28.10.2006 - 21:10cemo
senin sadece yazdıkların var
ben senin varlığına inanmıyorum.
sen yoksun!
hurafesin..
nümayiş
28.10.2006 - 20:59arkadaş bir insan bu kadar mı
'rumuzuyla müsemma' olur
şaşıyorum ben..
bahis açacağım nedirde
'nümayiş'i kızdırana 50 papel! !
şaka tabi
kızdırmasın kimse..
şey
28.10.2006 - 20:54Şey olsan felsefe reddeder..,
ne mi?
şey işte.. anlayın artık..
salaş
28.10.2006 - 19:45'szall' konmak, yerleşmek
'szallas' konut, ev
macarca..
imsak öğlen ikindi akşam yatsı
28.10.2006 - 18:17anne karnı, çocukluk,gençlik,olgunluk ve ihtiyarlık...
işgüzar
28.10.2006 - 18:16'iş' + 'güzâr' (yapan, eden. güzeşt= aşan, öte geçen)
işgüzâr = kendi işinin ötesindeki işlere karışan.
farsçada 'kârgüzâr' olarak da kullanılıyor.
yani kendisine kâr getirmeyecek işleri yapan anlamında..
resim
28.10.2006 - 17:56http://www.anlamak.com/gormek/artemisia-gentileschi-Judith-Slaying-Holofernes-1.htm
kadının soğukkanlılığı hayret verici...
incilden bir tasvîr bu
farklı ressamlarda resmetmiş bu tasvîri fakat
ressam gençliğinde tecavüze uğramış bir kız olunca
herşey çok değişiyor...
bir intikam hissiyle çizmiş.
michelangelo'nun çizişi ise şöyle
http://www.anlamak.com/gormek/michelangelo-merisi-caravaggio-Holofernesin-Basini-Kesen-Yudit.htm
varın aradaki farkı siz düşünün...
tembellik
28.10.2006 - 17:04bir de platon mu söylemişti
'Aşk tembel bir kalbin işidir'
gibisinden bir söz vardı..
bunun arılarla bir alakası yok tabi
tembellik
28.10.2006 - 17:01Babamın hobisidir;
arıcılıkla uğraşır.profesyonel değil tabi.. topu topu 8 kovan.
çiçek mevsimi olmadığı için kendi hazırladığı şerbeti veriyor arılara.
fakat şerbetin dozunu iyi ayarlayamadığı için bir tane kovanı telef olmuş.
neden mi?
arılar tembellikten ölmüş.
fazla şerbet verilince çalışmamışlar
arılar çıkıp polen peşinde koşmayınca;
çalışmayıncada
kraliçe arı ölmüş ilk önce. peşinden kovandaki işçi arılar
pıtır pıtır dökülmüş..
işte..
tembellik böyle bir şey..
akıl
28.10.2006 - 16:22elalemin...///? süzgeci! ! ! ? ?
seni...,, neden(((? ? ? bu kadar- geriyor? ? ? ? ===))))
final destination / son durak
28.10.2006 - 16:16Filmde baştan sona 'kader' konusunu işlemişler.
sağduyu
28.10.2006 - 16:11Eğer kişi eylemsel seçiminde,
bu seçimin genelgeçer olduğunu
ve diğerlerininde kendisine uyduklarını hissederse onun bu seçimi
'iyi'dir.
Fakat bir şeyi sadece kendisinin yaptığını,
başkalarının bu hususta ona uymadıklarını hissederse
bu da
'kötü'dür.
reklamlar
28.10.2006 - 13:49bir reklam iyi veya kötü;
hafızalarda kalmışsa
işte o iyi bir reklamdır ve amacına ulaşmıştır.
bütün reklamlar akılda kalmayı ve etkilemeyi hedefler.
ramazan bayramı
28.10.2006 - 13:19toplum bilimcisinin öyle düşünmesi gayet normal.
ama ramazan bayramını şeker bayramı olarak isimlendirenler
eski istanbul ahalisi çokda eski değil tabi.
Anadoluda şeker bayramı dendiğini ben hiç duymadım..
ama olabilir
benim ki düşünceydi sadece.
yani olduğundan değilde
olmadığından yolaçıkıyorum.
ama öyle olduğunu bir kaynak göstererek ıspatlarsan benim öyle olmadığına dair
düşündüğüm herşeyi çürütürsün..
hem 'şeker' kelimesi farsça.. ingilizceye ve diğer batı dillerinede sâmi dillerinden geçmiş..
olayısıyla türklerin anadoluya gelmeleriyle oluştuğunu hiç sanmıyorum.
ömer hayyam
28.10.2006 - 13:07ömer hayyam
ömründe şarap içmemiş bir insandır.
onun ser(kafa,baş) + hoş (tatlı) olmasıın sebebi
kafasındaki ikilemler
yanıtsız kalmış sorulardan ötürü bir atıftır sadece..
ramazan bayramı
28.10.2006 - 13:03ah be justyche
'şeker bayramı' tabiri çok eski değil.
70-80 senelik mazisi var.
hani ezanın türkçe okunma kavgası vardı ya
buda onunla alakalı işte..
kasıtlı bir değiştiriliş.
malum çocuklara bayramda dağıtılan şekerlere atfen,
bayram sadece çocuklaradır ya..(?)
anladın sen anladın..
adolf hitler
28.10.2006 - 12:58yahudilerden nefret etmesinin sebebi nedir acaba?
kendi milletini çok semesinden ve almanların üstün ırk olduğuna inanmasından mı en önce onlardan başladı yoksa
hakikaten içerisinde beslediği,
yahudinin üstünlük psikolojisine duyduğu kıskançlıktan ötürü
onların karşısına alman ırkçılığını mı öne sürdü.
bazı insanlar hitlerin hareketine
yahudi oyunu diyor. bense sonradan oyun haline geldiğini düşünüyorum.
çünkü yahudi zihniyeti her türlü felaketten 'fayda' çıkartmaya dayalı bir zihniyet..
Adolf Hitler istemeden de olsa bugünkü İsrail Devletinin temellerini atan insandır..
çocuk
28.10.2006 - 12:50herşeyin küçüğüne 'çocuk' denilirmiş 11. yüzyıla kadar.
buna hayvan yavrularıda dâhil..
etimoloji uzmanları Türkçe çocuk, küçük, güdük ve Farsça
cûcek, kûcek, kûdek (küçük, yavru) kelimelerinin
birbirleriyle akraba olduğunu söylüyor..
Toplam 3332 mesaj bulundu