Meryem Türkeri Adlı Üyenin Nedir Yazıları - A ...

  • sizin memlekette eşek yok mu?

    05.07.2006 - 09:24

    aziz nesin'in güzel eserlerinden biri.

  • güzel kadın

    05.07.2006 - 09:23

    Alımlı,cazibeli,kibar ve kişiliği oturmuş olan kişidir.

  • zuhal olcay

    05.07.2006 - 08:30

    -yeditepe istanbul dizisinin olcay'ı
    -haluk bilginer'in eski eşi

  • zuhal olcay

    05.07.2006 - 08:29

    sen bana fazla iyisin adlı parçayı seslendiren süper sanatçı

  • zuhal olcay

    05.07.2006 - 08:26

    1976’da Ankara Devlet Tiyatrosu’ndan mezun olan sanatçı, bir sene Londra'da İngilizce eğitimi aldı. Daha sonra 'Devlet Tiyatroları’na katılan sanatçı, Otello, Boş Beşik, Söz Veriyorum, Martı gibi çeşitli oyunlarda rol aldı. 1986 yılında 'Martı' oyunundaki 'Nina' rolüyle, 'Avni Dilligil Tiyatro Ödülü'nü kazandı. 1983'den itibaren, 'Sönmüş Ocak', 'Parmak Damgası', 'Gecenin Öteki Yüzü', 'Artist Palas' ve 'Medeni Haller' gibi Tv Dizilerinde oynadı.

    Filmografisi: Rol aldığı bazı sinema filmleri ve almış olduğu ödüller:
    'Salkım Hanım'ın Taneleri'
    'İhtiras Fırtınası' Ankara Film Festivali 'En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu'
    'Amansız Yol' Antalya Film Festivali 'En İyi Kadın Oyuncu' 'Kurşun Ata Ata Biter'
    'Halkalı Köle' Cinema Critics Award 'En İyi Kadın Oyuncu'
    'Dünden Sonra Yarından Önce' Ankara Film Festivali 'En İyi Kadın Oyuncu'
    'Yanlış Cennete Veda' Berlin Golden Band 'En İyi Kadın Oyuncu'
    'Kara Sevdalı Bulut'
    'Medcezir Manzaraları' Ankara Film Festivali 'En İyi Kadın Oyuncu'
    1989 yılında 'Evita' ile müzikal oyunlarda da başarılı olduğunu kanıtladı

  • Ihlamurlar Altında

    05.07.2006 - 08:22

    Bülent inal ve tuba büyüküstün'ün oynadığı dizi film

  • Uğur Dündar

    05.07.2006 - 08:17

    HAYATI: 1943 Yılında İstanbul’da doğan Uğur Dündar, lise eğitimini Vefa Lisesi’nde tamamladı. Lisans eğitimini ise, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Gazetecilik Enstitüsü’nü yapan Dündar, 1970 yılında TRT'nin açtığı sınavları kazanarak televizyon prodüktörü ünvanıyla göreve başladı.
    Gene 1970 senesinde İngiltere’de BBC’nin 'Televizyonda Yapım-Yönetim' kursuna katıldı. Türkiye’ye döndükten sonra TRT’de; yapımcı, yönetmen, sunucu olarak değişik televizyon programlarına imza atan Dündar, 1978'in 'Sedat Simavi Vakfı Ödülü'nü kazandı.

    Sonraları, İstanbul ve Marmara Üniversiteleri’nde 'Tv Programcılığı' derslerine lisansüstü hocalık yaptı.

    TRT'de 20 yıl süreyle çalıştı. Aynı zamanda Hürriyet Gazetesi yazarı olan Uğur Dündar, ülkemizde soruşturmacı televizyon gazeteciliğini başlatan ilk yayıncı oldu. 1992 yılında yayın hayatına başlayan ve halen yayında olan 'Arena' programı, Dündar'ın hayatındaki belkide en büyük adımı idi. 'Arena'nın yayına girdiği günden itibaren adı bu programla anılmaya başlandı. Programın çekimleri ve röportajları sırasında Uğur Dündar ve ekibi kimi zaman tartaklandı, kimi zaman ise gözaltına alındı.
    2 Sedat Simavi Ödülü, birçoğu Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nden olmak üzere 100’ü aşkın başarı ödülü

    aldı. Ulusal platformdaki bu ödüllerin yanı sıra 'Arena' ve Uğur Dündar, 1997 Berlin Televizyon Festivali’nin 'Onur Konuğu' oldu. Dündar ve ekibi, Organ Mafyası araştırmasıyla da Türkiye Tv tarihinde ilk kez 'The New-York Festivals'de 'Finalist Award' ödülünü, ayrıca Washington’daki 'Uluslararası Araştırmacı Gazetecilik Konsorsiyumu-ICIJ'den 'Başarı Ödülü'nü aldı.

    Dündar, 2005 itibarı ile Kanal D ve Cnn Türk'de 'Arena' programıyla yayın hayatına devam etmekte.

  • sorma neden

    04.07.2006 - 16:51

    SORMA NEDEN

    Elimde yine kalemim
    Yazıyorum seni sayfalara
    Seneler seneler
    Kitap olmuş anılarla
    Gizlesem hiç fayda etmez
    Söylesem de daha beter
    Sorma neden sorma neden
    En derinde en son arzum
    Şu halimde sana yakın
    Ölsem yeter sorma neden
    Neden geceler bu kadar sessiz
    Neden rüyalar bu kadar uzak
    Neden derler iyiler çok yaşamaz
    Al bu canım senin al senin olsun

    RAFET EL ROMAN

  • özgürlük

    04.07.2006 - 16:37

    Mutlu ve huzurlu hissettiğin andır özgürlük

  • mahsun kırmızıgül

    04.07.2006 - 15:57

    son albümüyle ilgi toplayan sanatçı.

  • seçenek

    04.07.2006 - 15:55

    Sunulmuş ayrıcalıklar..

  • ayrılık

    04.07.2006 - 15:37

    AYRILIK! ! !
    Ardımda bırakıp gül çağrısını
    Ayrılık anı bu sisli şarkıyı
    Irmaklar gibi akıp uzun uzun
    Terkediyorum bu kenti
    Ahh, ölüler gibi
    Şarkılar bir çığlığa sığınmaksa
    Şimdi, sonsuz bir yangın gibi
    Sevmesem öyle kolay çekip gitmek;
    Yaralı bir kuş gibi
    Kumral bir çocuğun yaz öyküsü bu
    Şarkılarla geçtim aranızdan
    Yalnızlar gibi susup uzun uzun
    Düşlüyorum bu kenti
    Ahh, bir aşk gibi
    Şarkılar bir çığlığa sığınmaksa
    Şimdi, sonsuz bir yangın gibi
    Sevmesem öyle kolay çekip gitmek;
    Yaralı bir kuş gibi
    Düşlüyorum bu kenti
    Son bir aşk gibi... (ALINTI)

  • hayat

    04.07.2006 - 13:59

    hayat herşeye rağmen güzeldir.. :))

  • k.d.v

    04.07.2006 - 13:57

    bazıları zamanında vergisini öder.bazılarıda onu güzelce yer.afiyet olsun

  • dar ağacında üç fidan

    03.07.2006 - 16:15

    Gerçek devrimciler

  • sivas katliamı

    03.07.2006 - 15:29

    2 TEMMUZ 1993 yılında yapılan katliam.

  • sivas katliamı

    03.07.2006 - 15:26

    güneşin ak yüzüne bir duman çöktü
    bir türkü çığlıkla ateşe düştü..
    kuytu bir köşede bir çiçek küstü.
    döktü yaprağını boynunu büktü..

    şu sivasın elinde sazım çalınmaz
    güllerim yandı, yüreğim dayanmaz

    kararmış yüreğin hiç ışık olmaz
    bilmezmisin ki türküler yanmaz
    günü gelir sanma hesap sorulmaz
    dayanır kapına pir sultan ölmez...

    şu sivasın elinde sazım çalınmaz..
    güllerim yandı, yüreğim dayanmaz..

    (TÜRKÜLER YANMAZ)

  • akraba evliliği

    03.07.2006 - 09:43

    Akrabalık bağları daha çok güçlensin diye

  • hanımeli

    01.07.2006 - 10:09

    Çayın yanında güzel gider.

  • attila ilhan

    30.06.2006 - 18:34

    Ben Sana Mecburum Bilemezsin

    ben sana mecburum bilemezsin
    adını mıh gibi aklımda tutuyorum
    büyüdükçe büyüyor gözlerin
    ben sana mecburum bilemezsin
    içimi seninle ısıtıyorum

    ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
    bu şehir o eski istanbul mudur
    karanlıkta bulutlar parçalanıyor
    sokak lambaları birden yanıyor
    kaldırımlarda yağmur kokusu
    ben sana mecburum sen yoksun

    sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
    insan bir akşam üstü ansızın yorulur
    tutsak ustura ağzında yaşamaktan
    kimi zaman ellerini kırar tutkusu
    birkaç hayat çıkarır yaşamasından
    hangi kapıyı çalsa kimi zaman
    arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

    fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor
    eski zamanlardan bir cuma çalıyor
    durup köşe başında deliksiz dinlesem
    sana kullanılmamış bir gök getirsem
    haftalar ellerimde ufalanıyor
    ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
    ben sana mecburum sen yoksun

    belki haziran'da mavi benekli çocuksun
    ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
    bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
    belki yeşilköy'de uçağa biniyorsun
    bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
    belki körsün kırılmışsın telaş içindesin
    kötü rüzgar saçlarını götürüyor

    ne vakit bir yaşamak düşünsem

    bu kurtlar sofrasında belki zor
    ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
    ne vakit bir yaşamak düşünsem
    sus deyip adınla başlıyorum
    içimsıra kımıldıyor gizli denizlerin
    hayır başka türlü olmayacak
    ben sana mecburum bilemezsin

    ŞİİRİN DİLİMDE DÜŞÜRMEDİĞİM PARÇASI

  • resim

    30.06.2006 - 18:18

    duygularını resime dökmek

  • futbol

    30.06.2006 - 18:17

    Futbolu canlı canlı izlerken keyif aldığım oyun.

  • istiklal marşı

    30.06.2006 - 10:04

    iSTiKLAL MARŞI

    Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak
    Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
    O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak!
    O benimdir, o benim milletimindir ancak!

    Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
    Kahraman ırkıma bir gül... ne bu şiddet, bu celal?
    Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal.
    Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklal.

    Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım;
    Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
    Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
    Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

    Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar.
    Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
    Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
    'Medeniyyet! ' dediğin tek dişi kalmış canavar?

    Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın;
    Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.
    Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın,
    Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

    Bastığın yerleri 'toprak! ' diyerek geçme, tanı!
    Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
    Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı.
    Verme, dünyâları alsan da bu cennet vatanı.

    Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
    Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
    Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,
    Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.

    Rûhumun senden ilahî, şudur ancak emeli:
    Değmesin ma' bedimin göğsüne na-mahrem eli!
    Bu ezanlar-ki şehâdetleri dinin temeli-
    Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.

    O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım.
    Her cerîhamdan, İlâhi, boşanıp kanlı yaşım,
    Fışkırır rûh-ı mücerred gibi yerden na'şım;
    O zaman yükselerek arşa değer belki başım!

    Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
    Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
    Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl;
    Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet,
    Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl!

    Mehmet Akif Ersoy

  • nasılsın

    30.06.2006 - 10:03

    hal hatır sormak.

Toplam 471 mesaj bulundu