Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüm
Bir çiçeğe tutundum düşerken, ordayım hâlâ
Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı
Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle
Zaman benim işte, nesneleşiyor tüm anlar
Dursam ölürüm paramparça olur dünya
Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüğüm
Uçurum diyordun bir aşk uçurum özlemidir
Bırakıyorum öyleyse kendimi sesinin boşluğuna
Tutunabileceğim tüm umutları görmiyeyim için
Gözlerimi bağlıyorum geceyi mendil yaparak
(Gözlerim bir yerlerde daha bağlanmıştı, bunu
Unutmuyorum unutmuyorum unutmuyorum hiç)
Bir rüzgâr esse ellerin fesleğen kokuyor
Kırlangıçlar konuyor alnına akşamüstleri
Bu yüzden bir kanat sesiyim yamaçlarda
Üzgün bir erguvan ağacıyla konuşuyorum
Ayrılığın zorlaştığı yerdeyim ve dalgınlığım
Bir mülteci hüznüne dönüyor artık bu kentte
Çocuksun sen alnına kırlangıçlar konan
Bir bulutun peşine takılıp gittiğimiz yer
Okyanus diyelim istersen ya da sen söyle
Batık bir gemiyim orda, seni bekliyorum
Upuzun bir sessizliğim fırtınalar patlarken
Gövdem köle tacirlerinin barut yanıkları içinde
Ve gittikçe acıtıyor yaralarımı tuzlu su
Çocuksun sen, büyümek yakışmazdı hiç
Gülüşünün kokusuyla yeşerdi bu elma ağacı
(Soluğunun elma kokması bundandı belki)
Bir elma kokusuna tutundum düşerken
Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı
Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle
-ee sınavların bitti mi?
-yok ben..
-o amma uzunmuş sizin de. bizim iki tane geçen hafta vardı iki tane bu hafta bitti işte
-bizim 17 ders var da ondan uzun sürüyor
-oha17 mi? çok varmış alttan.
-alttan hiç olmasa bile bu senenin dersleri 12 tane
-yok artık! bizim 4 dersimiz vardı. aa ama sizin devam zorunluluğu yok
-yok derse girmeden öğrenm...
-olm sizin gibi olsa ben hiç gitmem okula
-ama hocal..
-ee sınavlar nasıl
-valla bilmiyorum bizd..
-ohoo nasıl bilmezsin ya iyidir ya kötüdür
-yok yani şimdi bize dev bir kağıt veriyorlar, genelde yorum da yapabil..
-yok kızım dinlememişsin sen dersi falan. yoksa bilirdin doğru mu yaptın yanlış mı?
-ya öyle demiyorum. hepsi doğru olsa da ho..
-tamam tamam anladım ben. ee bu sene bitiyor mu bari?
-işte final sonuçları gelsin bütünlemelere bağlı
-sizin okul da nekebap be biz bütünleme de olmuyoruz
-ya ama senelik ya sistem. bir vize bir final var bütün sene. zorlanıyoruz
-nesi zor be bütün sene yatarsın işte
-yok ya düşün bu sene 17 ders. demek ki 17000 civarında sayfa yazı okunacak finaller için
-yok be okunmaz o kadar. ezberliyorsunuzdur kanunları geçiyorsunuzdur
-yok biz sınava kanunla giriyoruz. niye ezberleyelim
-hadi be? e peki her şey yazar orda...
...
...
sonsuza kadar uzar gider bu. konu salağı kesinlikle tatmin olmadığı gibi genelde konuşturmaz da karşı tarafı. anlamsız sorular sorar, aklınca 'sizin okul da bir şey mi be' der sonra unutur gider konuştuğu konuyu.
zavallı öğrenci de yirminci kez aynı sorularla muhatap olup sabrının sınırlarını test etmiş olur.*
not: okulun öğrenci işleri sorular sayfasında aynen yer almaktadır.
adı soyadı: yunus ****** öğrenci_no: 04*******
gönderdiği mesaj: ben su an koydeyım yollar kapalı gelemıyorum nasıl gelecem lutfen bana kısa zamanda cevap yazarsanız sevınırım gönderdiği mesajın tarihi: 07 şub 2005 17:06:51
öğrenciye verilen cevap: nasıl geleceğin konusunda ben sana yardımcı olamam köy hizmetleri yolu açmadımı ayrıca sizin köyde elektrikler kesik değil galiba birde sevindirici olay köylerimizde internet olması çok güzel bak negüzel kar yolarınızı kapamış ama internet yolu açık dış dünyaya açılabiliyorsunuz cevaplama tarihi: 07 şub 2005 16:00:46
matrix zamanı mahalle bakkalında geçen vahim bir durum.
müşteri: naber matrix? domates ver bakalım 2 kilo.
manav olur diyip domatesleri dolduruyor. müşteri ezikleri koyma, çürükleri verme, onu koyma derken manav birden duruyor ve müşteriye dönüp:
-abi boşver aslında domates yok diyor.
akabinde olayın şahitleri mevzu bahis olan manavdan koşarak uzaklaşmışlardır.
Ceza mı bu? Çektiğim çile mi?
Yıllardır tuttuğum nöbet bitmeyecek mi?
Bir küçük kartanesi gibiyim avucunda eriyen.. Dön bebeğim..
Gözyaşlarını görürsem erir kanatlarım..
Uçamam rüyalarında yanına..
Sonsuzluk senle başladı.. O küçük dünyamda..
Unutma gittiğinde yarım kaldım..
Çöllerdeyim yanıyorum..
Kutuptayım üşüyorum..
Ceza benim çekiyorum.. Ne olur dön..
Uzanıyorum tutamıyorum..
Özlüyorum ağlıyorum..
Yasak mısın anlamıyorum.. Ne olur dön..
Sevmesen de beni.. Özledim sesini.. Git desem de yine gitmesen..
Yıllardır çektiğim bu hasret mi çile mi? Haram mısın bana bir bilsem..
Bebeğim benim.. Hayal et sevgilim..
Bebeğim benim.. Hayal et sevgilim..
artistik buz pateninde olimpiyat şampiyonu, 4 kere dünya şampiyonu, sayamadığım kadar da avrupa şampiyonluğu ve bir o kadar da çeşitli yarışmalardan altın madalyası olan, buzun üzerinde harikalar yaratan yetenek. 81 doğumlu, insan bunu öğrendiginde; kendine peki ben ne yaptım şu ömrümde diye sormadan edemez.
http://www.alexeiyagudin.com/
1984 doğumlu yakışıklı ve yetenekli buz patencisi.hocalarından birisi de yine aynı spor dalıyla uğraşmış fakat sakatlığından dolayı sporu bırakarak beni üzüntülere sokmuş alexei yagudindir (bkz: alexei yagudin) . ne zaman onu görsem aklıma hemen alexei yagudin geliyor.
Biz bir öykünün iki misafir oyuncusuyduk
Bir tek gitmek zor gelirdi bize.....
Biz hiç vedalaşmamıştık seninle.....
Şimdiyse;
Herşey yokluğunun ardından nöbette
Bugün biraz daha erken çöktü karanlık
Ama hala insanlar nefes alıyor
Niye yoksun? anlat bana
Anlatta kapansın artık şu gözlerim
Böyle bir yokoluşun tarifi yok bu hayat denilen bayatlamış pazarda
Es deli rüzgar beni de götür gittiğin yere
Sorma neden diye söyleme nereye buralar dar bana
İçimde bulutlar bir türlü yağmıyor
Gökyüzü kurşun gibi
Öylesine sessiz öylesine suskun bir yaprak oynamıyor
Güneş solgun uzakta karanlık üşüyorum yıldızlar nerdesiniz
Ya beni al götür ya bulutlar gitsin
Es ki bir nefes gibi bu yokluk bitsin
Es deli rüzgar beni de götür gittiğin yere
Sorma neden diye söyleme nereye buralar dar bana
İçimde bulutlar...
Efkarlıyım başım duman
Sitemim var ey koca çınar
Zor günümde nicesini andım
Muhabbet yetmezmiş bilmedim
Dün bugün dedim gönlüm avuttum
Yarın yetmezmiş bilmedim sitem ne çare
Şu dünyanın haline kandım
Ben yalnızmışım bilmedim
Gönül için için yanar da
Sabır yetmezmiş bilmedim sitem ne çare
Efkarlıyım başım duman
Sitemim var ey koca çınar
-excuse me..how can we go to sultanahmet?
-sultanahmet? kolay..burdan direk go..go go go..ikinci soldan go..karşıdan bi cami çıkacak,onu sırtına alıp go..orda artık kime sorsan go..
Benmişim kendimden bir korkak yaratmışım
Kendimi korurken en çok ben ürkütmüşüm
Benmişim kendini savunurken en çok hançerleyen
Bir meçhul olmuşum failim ben
Ama beni bana küstüren beni bana kırdıran
Kalpsizin hiç suçu yok mu?
enteresan diyaloglar
21.01.2006 - 17:04- Aloo siyah ekran cikti efendim...
- Yazin kullanici adinizi,
- Yazdim.
- Parolanizi da girin,
- Tamam.
- Garip karakterler akmaya basladiginda klavyeden F7'ye basin.
- Elimle mi? .....
- Eee,siz bilirsiniz.
olmamalı
21.01.2006 - 16:57Büyüklük suç olmamalı
şiir
16.01.2006 - 16:48Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüm
Bir çiçeğe tutundum düşerken, ordayım hâlâ
Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı
Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle
Zaman benim işte, nesneleşiyor tüm anlar
Dursam ölürüm paramparça olur dünya
Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüğüm
Uçurum diyordun bir aşk uçurum özlemidir
Bırakıyorum öyleyse kendimi sesinin boşluğuna
Tutunabileceğim tüm umutları görmiyeyim için
Gözlerimi bağlıyorum geceyi mendil yaparak
(Gözlerim bir yerlerde daha bağlanmıştı, bunu
Unutmuyorum unutmuyorum unutmuyorum hiç)
Bir rüzgâr esse ellerin fesleğen kokuyor
Kırlangıçlar konuyor alnına akşamüstleri
Bu yüzden bir kanat sesiyim yamaçlarda
Üzgün bir erguvan ağacıyla konuşuyorum
Ayrılığın zorlaştığı yerdeyim ve dalgınlığım
Bir mülteci hüznüne dönüyor artık bu kentte
Çocuksun sen alnına kırlangıçlar konan
Bir bulutun peşine takılıp gittiğimiz yer
Okyanus diyelim istersen ya da sen söyle
Batık bir gemiyim orda, seni bekliyorum
Upuzun bir sessizliğim fırtınalar patlarken
Gövdem köle tacirlerinin barut yanıkları içinde
Ve gittikçe acıtıyor yaralarımı tuzlu su
Çocuksun sen, büyümek yakışmazdı hiç
Gülüşünün kokusuyla yeşerdi bu elma ağacı
(Soluğunun elma kokması bundandı belki)
Bir elma kokusuna tutundum düşerken
Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı
Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle
Çocuksun sen, çocuğumsun
A.Telli
brian joubert
14.01.2006 - 16:33'Love the skin you're in' :)
enteresan diyaloglar
14.01.2006 - 16:13-ee sınavların bitti mi?
-yok ben..
-o amma uzunmuş sizin de. bizim iki tane geçen hafta vardı iki tane bu hafta bitti işte
-bizim 17 ders var da ondan uzun sürüyor
-oha17 mi? çok varmış alttan.
-alttan hiç olmasa bile bu senenin dersleri 12 tane
-yok artık! bizim 4 dersimiz vardı. aa ama sizin devam zorunluluğu yok
-yok derse girmeden öğrenm...
-olm sizin gibi olsa ben hiç gitmem okula
-ama hocal..
-ee sınavlar nasıl
-valla bilmiyorum bizd..
-ohoo nasıl bilmezsin ya iyidir ya kötüdür
-yok yani şimdi bize dev bir kağıt veriyorlar, genelde yorum da yapabil..
-yok kızım dinlememişsin sen dersi falan. yoksa bilirdin doğru mu yaptın yanlış mı?
-ya öyle demiyorum. hepsi doğru olsa da ho..
-tamam tamam anladım ben. ee bu sene bitiyor mu bari?
-işte final sonuçları gelsin bütünlemelere bağlı
-sizin okul da nekebap be biz bütünleme de olmuyoruz
-ya ama senelik ya sistem. bir vize bir final var bütün sene. zorlanıyoruz
-nesi zor be bütün sene yatarsın işte
-yok ya düşün bu sene 17 ders. demek ki 17000 civarında sayfa yazı okunacak finaller için
-yok be okunmaz o kadar. ezberliyorsunuzdur kanunları geçiyorsunuzdur
-yok biz sınava kanunla giriyoruz. niye ezberleyelim
-hadi be? e peki her şey yazar orda...
...
...
sonsuza kadar uzar gider bu. konu salağı kesinlikle tatmin olmadığı gibi genelde konuşturmaz da karşı tarafı. anlamsız sorular sorar, aklınca 'sizin okul da bir şey mi be' der sonra unutur gider konuştuğu konuyu.
zavallı öğrenci de yirminci kez aynı sorularla muhatap olup sabrının sınırlarını test etmiş olur.*
enteresan diyaloglar
12.01.2006 - 16:03semra hanım: ata yavrum, daldan dala o! ..
ata: ne? kime atlamış anne?
enteresan diyaloglar
12.01.2006 - 16:02not: okulun öğrenci işleri sorular sayfasında aynen yer almaktadır.
adı soyadı: yunus ****** öğrenci_no: 04*******
gönderdiği mesaj: ben su an koydeyım yollar kapalı gelemıyorum nasıl gelecem lutfen bana kısa zamanda cevap yazarsanız sevınırım gönderdiği mesajın tarihi: 07 şub 2005 17:06:51
öğrenciye verilen cevap: nasıl geleceğin konusunda ben sana yardımcı olamam köy hizmetleri yolu açmadımı ayrıca sizin köyde elektrikler kesik değil galiba birde sevindirici olay köylerimizde internet olması çok güzel bak negüzel kar yolarınızı kapamış ama internet yolu açık dış dünyaya açılabiliyorsunuz cevaplama tarihi: 07 şub 2005 16:00:46
enteresan diyaloglar
12.01.2006 - 16:01matrix zamanı mahalle bakkalında geçen vahim bir durum.
müşteri: naber matrix? domates ver bakalım 2 kilo.
manav olur diyip domatesleri dolduruyor. müşteri ezikleri koyma, çürükleri verme, onu koyma derken manav birden duruyor ve müşteriye dönüp:
-abi boşver aslında domates yok diyor.
akabinde olayın şahitleri mevzu bahis olan manavdan koşarak uzaklaşmışlardır.
cami
12.01.2006 - 15:46damlı girilmez :)
Hayal Et Sevgilim
22.12.2005 - 18:31Ceza mı bu? Çektiğim çile mi?
Yıllardır tuttuğum nöbet bitmeyecek mi?
Bir küçük kartanesi gibiyim avucunda eriyen.. Dön bebeğim..
Gözyaşlarını görürsem erir kanatlarım..
Uçamam rüyalarında yanına..
Sonsuzluk senle başladı.. O küçük dünyamda..
Unutma gittiğinde yarım kaldım..
Çöllerdeyim yanıyorum..
Kutuptayım üşüyorum..
Ceza benim çekiyorum.. Ne olur dön..
Uzanıyorum tutamıyorum..
Özlüyorum ağlıyorum..
Yasak mısın anlamıyorum.. Ne olur dön..
Sevmesen de beni.. Özledim sesini.. Git desem de yine gitmesen..
Yıllardır çektiğim bu hasret mi çile mi? Haram mısın bana bir bilsem..
Bebeğim benim.. Hayal et sevgilim..
Bebeğim benim.. Hayal et sevgilim..
anne
18.12.2005 - 12:40-anne saat kaç?
-neden, randevun mu var? ? ?
-haydaaaaaa...
o da beni seviyor
18.12.2005 - 12:24tabi tabi, hep öyle olur zaten :)
brian joubert
10.12.2005 - 19:30http://www.buzpateni.com/2005_trophee_bombard.htm
alexei yagudin
10.12.2005 - 18:22artistik buz pateninde olimpiyat şampiyonu, 4 kere dünya şampiyonu, sayamadığım kadar da avrupa şampiyonluğu ve bir o kadar da çeşitli yarışmalardan altın madalyası olan, buzun üzerinde harikalar yaratan yetenek. 81 doğumlu, insan bunu öğrendiginde; kendine peki ben ne yaptım şu ömrümde diye sormadan edemez.
http://www.alexeiyagudin.com/
brian joubert
10.12.2005 - 18:111984 doğumlu yakışıklı ve yetenekli buz patencisi.hocalarından birisi de yine aynı spor dalıyla uğraşmış fakat sakatlığından dolayı sporu bırakarak beni üzüntülere sokmuş alexei yagudindir (bkz: alexei yagudin) . ne zaman onu görsem aklıma hemen alexei yagudin geliyor.
yoksun
22.10.2005 - 21:42Biz bir öykünün iki misafir oyuncusuyduk
Bir tek gitmek zor gelirdi bize.....
Biz hiç vedalaşmamıştık seninle.....
Şimdiyse;
Herşey yokluğunun ardından nöbette
Bugün biraz daha erken çöktü karanlık
Ama hala insanlar nefes alıyor
Niye yoksun? anlat bana
Anlatta kapansın artık şu gözlerim
Böyle bir yokoluşun tarifi yok bu hayat denilen bayatlamış pazarda
victor hugo
22.10.2005 - 20:45Ağlamak için gözden yaş mı akmalı?
Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı?
Sevmek için güzele mi bakmalı?
Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı?
Hasret; özlenenden uzak mı kalmaktır?
Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı?
Hırsızlık; para, malmı çalmaktır?
Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı?
Solması için gülü dalından mı koparmalı?
Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı?
Öldürmek için silah, hançer mı olmalı?
Saçlar bağ, gözler silah, gülüş, kurşun olamaz mı?
Victor Hugo
aranıyor
22.10.2005 - 20:35SANTANAMANİA nerdesin sen? ? ? ? ? yaa gel artık :(
bazen
09.10.2005 - 19:13gidesim geliyor
rüzgar
09.10.2005 - 19:05Es deli rüzgar beni de götür gittiğin yere
Sorma neden diye söyleme nereye buralar dar bana
İçimde bulutlar bir türlü yağmıyor
Gökyüzü kurşun gibi
Öylesine sessiz öylesine suskun bir yaprak oynamıyor
Güneş solgun uzakta karanlık üşüyorum yıldızlar nerdesiniz
Ya beni al götür ya bulutlar gitsin
Es ki bir nefes gibi bu yokluk bitsin
Es deli rüzgar beni de götür gittiğin yere
Sorma neden diye söyleme nereye buralar dar bana
İçimde bulutlar...
efkar
09.10.2005 - 19:01Efkarlıyım başım duman
Sitemim var ey koca çınar
Zor günümde nicesini andım
Muhabbet yetmezmiş bilmedim
Dün bugün dedim gönlüm avuttum
Yarın yetmezmiş bilmedim sitem ne çare
Şu dünyanın haline kandım
Ben yalnızmışım bilmedim
Gönül için için yanar da
Sabır yetmezmiş bilmedim sitem ne çare
Efkarlıyım başım duman
Sitemim var ey koca çınar
ingilizce
09.10.2005 - 18:24-excuse me..how can we go to sultanahmet?
-sultanahmet? kolay..burdan direk go..go go go..ikinci soldan go..karşıdan bi cami çıkacak,onu sırtına alıp go..orda artık kime sorsan go..
ben
09.10.2005 - 18:23Benmişim kendimden bir korkak yaratmışım
Kendimi korurken en çok ben ürkütmüşüm
Benmişim kendini savunurken en çok hançerleyen
Bir meçhul olmuşum failim ben
Ama beni bana küstüren beni bana kırdıran
Kalpsizin hiç suçu yok mu?
enteresan diyaloglar
09.10.2005 - 18:18kelime: okul
-biz nereye gideriz hergün?
-bara..diskoya..sinemaya..cafeye..bowlinge..alisverişe.. gezmeye...
ayyy olmuyo bööle başka şekilde anlat
-ailemiz bizi nereye gidiyo biliyo?
-haaa okulaaa
Toplam 236 mesaj bulundu