Hasan Büyükkara Adlı Antoloji.com Üyesinin Ş ...

yaşam der ki, beni görmeden üstüme basarlar

sehl i mümteni derim ben bu sıcak ifadeye

olgun, sarı başakların dalgalanışı gibiydi mısralar...sevdim şiiri...

Dini ve tasavvufi terminolojide ''Vahdet- Kesret'' başlığı altında işlenen temel bir konu vardır...''Bir ve Bir'in dışı yani çokluk yani Diğer yani Öteki...Birlikte yok olmak veya aynı terminoloji içinde fenafillah..yani Tanrıda yok olmak..Hasan Bey bu klasik yorumun dışına çıkarak başka göndermeler ...

mahzuni...anadolu hüznünün sembolü....sevilesi insan

zenci şiirinden söz açılmışken ,bu da ülkü tamerden olsun

-aman, kendini asmış yüz kiloluk bir zenci,
üstelik gece inmiş, ses gelmiyor kümesten;
ben olsam utanırım, bu ne biçim öğrenci?
hem dersini bilmiyor, hem de şişman herkesten.

iyi nişan alırdı kendini asan zenci,
bira içmez ağlardı ...

Hayyam...Dünya şiirinin sembol isimlerinden..Yorum ve kalem oynatmak ne haddimize...

kahve, çini fincan, sargı bezi....nesnelerin, algıda duygusal karşılığı ve çağrışımı...bu tür şiirleri seviyorum...eşyanın algı düzlemindeki fotoğrafı......şiirin, insanla arakesiti sanki

gönül bu..ne yapacağı belli olmaz...

dropping point....damlayınca çizilen şey hep aynı kalsa da...bazan fırçadan damlayan şey'in vizkositesi farklı oluyor..tüm ayrıntı o kadar..

Ben de yorumla olsa dahi bu şiirin sözlerini çoğaltamam..bazı şeylere işaret edilir ve susulur...o kadar

Ahmet Hamdi Tanpınar okumuş olsaydı şiiri eminim çok severdi...hayatın anlamını inşa etme.... ve inşa edebilmenin hayalini kurma, yani mimari..... ahmet hamdi bu şiiri çok severdi...zamanın ve mekanın içiçe mimarisini..

meskun mahaller... iskana açılmış alanlar...iskan.... meskun.... sakin

...

aruz demek , 'ar' işidir onu yazan 'uz' kişidir
ne bu şiir aruz olmuş, ne aruz böyle bişeydir...

Fazla minnet, getirirmiş mihneti
Dertli olan, söyler imiş derdini
Gerçek dertli, dert etmezmiş kendini
Ne canana minnet , ne cana minnet

bilincin teleferikteki telepatik seyahatine eşlik etmek için kanat çırpmış notalar..

notalar ve kuşlar
Telgrafın tellerine kuşlar mı konar
Tele dünya , hele dünya ,hele yar..
Tel aviv, tel örgüler ve kumlar....
Görüntü donar

sevgiyle dostum

Eşsiz oluşun özgüveniyle şaziMENT, onur timsali ercüMENTe etmediğini bırakmaz..

Olaylara vakıf olan danişMENT'in bu macera içinde karşılaştığı durumlar onun boğazını sanki keMENT misali sıkmaktadır..Tam manasıyla artık DerdüMEND olmuştur bu hünerMEND bilge kişi ..acziMENDi olmuştu bir bakıma..a ...

Hım.......bir akşamsefa' ya sarılmış sarmaşık gibi bir şiirdi...

karacoğlan sözleri menevişlenmiş dedim...sevindim...mezarında menevşeler bitsin senin daim sevgililer sevgilisi karacaoğlanım..o güzel sözlerin hep yeşersin..hep çiçeklensin

su yüzüne yazılan yazı....kim demiş kalıcı olmaz diye...bi yerlere düşülmüş not, bir bakış, bir hıçkırık , bir tebessüm ,bir an....

her şey ama her şey evrenin belleğinde her an taptaze olarak durur...

akarsuya bırakılan mektup...bir musa olur firavunun sarayında..

kader iğnenin deliğinden ...

zaman kokulu şiirler.....her zaman etkileyicidir..tıpkı bu şiir gibi

sensemektir bazan şiir..çaysamak gibi..

oldukça sıcak servis yapılmış bir şiir intibaı edindim

türk edebiyatında -kemer sıkmak- ekseninde bir taşlama türü doğuyor sanırım...

tebrikler şiirinize

Diğer kısımları da ilginç ve sıradışı ..ama şu kısmı bambaşka güzel gözüktü gözüme şiirin...

ah ben ne severdim seni
zamanı bağlamasalardı gözlerime.....

Dünyaya geldiğim anda
Yürüdüm ayna zamanda
İki kapılı bir handa
Gidiyorum gündüz gece

veysel şiirinin ,sessiz sakinliğine ilerliyormuş gibi geldi bana finale doğru şiir