Bütün yelkenlileri,deniz fenerlerini
kaptanları sorgulayan
yanından geçen küheylanların
korku tufanına yakalandığı
siyah gözlerine beni de götür
güneş ülkesinden gelen yiğitler
benzeri olmayan bir dünya kursun
cellat,ayrılığın boynunu vursun...
Hayat okyanusundan içmeye hak kazanmış bir insan, sizin küçük ırmağınızdan da bir bardak su alabilir. (Halil Cibran)
Merhabalar sayfa sakinleri :))
Ne güzel paylaşımlarınız var, sözlerinizle, ezgilerinizle, düşüncelerinizle ayrı birer renksiniz.
Su gibi kıymetlisiniz.
Her gün kana kana musluktan içtiğimiz, durgun bir gölde, bereketli bir yağmurda, içini dökmek için akan nehirde, gemileri alabora eden denizlerde, okyanuslarda ve insan vücudunun % 70'inde var olan bu kıymetli SUdur.
Hayat, hepimizi zaman zaman sınar. Ve biz hayat denen okulda suyun hangi şeklini alacağımızı iyi düşünmeliyiz. Fırtınalarla gelen bir su, kendini kayalara vura vura eninde sonunda durulur. Ama hem kendine, hem etrafına büyük zarar verir..
Sen yürürsün rüzgar yürür
Sabahlar sığmaz olur gözlerine
Her adımda çözülür bir karanlık
Şafaklar çiçek sunar ellerine
Gün tutuşur
Dağlar aydınlanır
Yeniden aydınlanır
Yeniden canlanan bu yaşam
Türküler dizer saçının tellerine
Sen yürürsün rüzgar yürür
Alıp savurur beni saçların
En kalabalık alanlara götürür
Bir cellat çıkar apansız
Bir fidan yeşermeden çürür
Ve kana bulanır ırmaklar
Baştan başa geçer kentleri
Kan temizlenir cellat ölür
Sen yürürsün rüzgar yürür
Mahpuslar soluğunla umutlanır
Toprak çatlar
Gökyüzü bıçak bıçak şimşeklenir
Görkemli bir yürüyüş başlar içimde
Ve bir tan vakti
Kırılır bütün güzellik yasaları
Ağaçlar aşk açar bahçelerimde
Sen yürürsün rüzgar yürür
Dallar eğilir
Yapraklar secde eder yürüyüşüne
Sular kabarıp dalgalanır
Köpüklü başlarıyla selamlar seni
Ve tanrılar kalır önünde
Ne beyler ne krallar
Seninle yazılır en büyük destan
En güzel tarih seninle başlar
Sen yürürsün rüzgar yürür
Bir sevinç boylanır dünyada
Çocuklar korkusuz büyür
Kan boğulur susar
Dokunup geçtiğin her kuraklık
Yemyeşil bir vadiye dönüşür
Sen yürürsün rüzgar yürür
Bizi bu deprem günlerinde
İnan ki bir şiirsiz yaşamak
Bir de sensiz savaşmak öldürür
Daha dokunmadan kurudu irem
çöllere bir türlü yağamıyorum
yeni bir koşunun başlangıcında
biraz deprem sonrası
biraz şehir hülyası
bir kalp yangınından geriye kalan
siyah gözlerine beni de götür
artık bu yerlere sığamıyorum...
Lotus çiçeği, bataklıkta ve kirli sularda yetişen, çok yıllık bir bitkidir. Su yüzeyinde parlak yeşil yaprakların arasında, hoş kokularıyla, her zaman güneşe dönük yaşarlar.
Genellikle sarı ve pembe renklerde olur. Ama bazen beyaz, kırmızı ve mavi renklerine de rastlanmakradır.
lotus çiçeği anlamı itibari ile ölümsüzlüğü ifade eder. Şafakta açılan ve alacakaranlıkta kapanan lotus, Güneş`in yeniden doğuşunu kişileştirir.
Mitolojide de lotus çiçeğine hayranlık duyarlar, karşısında baş eğerler. Çünkü lotus çiçeği tanrıların sembölüdür. Farklı dinlerde lotus çiçeği anlamı farklıdır ; yaşam, yeniden doğuş, saflık, barış, bereket gibi farklı anlamlar ifade eder.
Mavi lotus, uzun kuraklıklardan sonra bile hayatta kalmayı başardığı ve büyümeye devam ettiği için ölümsüzlüğü simgeler.
Öncelikle lotus çiçeği bir semboldür, GÜNEŞ ve AY ilkelerini birleştirir, suya ve ateşe, karanlığın kaosuna ve ilahi ışığa eşit derecede yakındır.
Eski Mısırlılarda lotus, canlılığın yenilenmesini ve gençliğin geri dönüşünü simgeliyordu. Burada lotus çiçeği son derece önemliydi ve kutsal bir çiçek sayılırdı. Çünkü Güneş tanrısı Ra`nın lotustan doğduğuna inanılıyordu. Lotus, eski Mısır`ın ölüm ve diriliş tanrısı Osiris ve bitki örtüsünün solması ve yeniden doğuşunun vücut bulmuş hali olan, bereket tanrıçası İsis için bir taht görevi görmüştür. İnanışa göre, Nil seli sırasında lotusların bolluğu zengin bir hasat vaat ediyordu.
Lotus çiçeğinin etkileyici bir hikayelerinden biri şöyledir..
Eski bir Yunan efsanesine göre, Herkül`e karşılıksız aşık olan genç bir peri, bütün geceleri gölün dibinde geçirir, güneşin doğuşuyla birlikte pembe bir şafakla yıkanırdı. Bir sabah erkenden Herkül, yıkanmak için göle gelir. Peri, bu yakışıklı adamın kalbini fethetmek ve onu gölün dibine kadar götürmek için ona doğru yüzer. Herkül`ün güzelliği, periyi o kadar şaşırtır ki peri gözlerini ondan alamaz. Ama Herkül, periyi farketmez ve gider. Peri, onun arkasından bakmaya devam eder ve artık dibe batmaz, güzel bir lotus çiçeğine dönüşür.
İşte tüm bunlar nedeniyledir ki, ben bir LOTUS olmak isterdim :))
Ve kardelen, dağ çiçeği, kır çiçeği, gül, papatya, orkide.. Daha niceleri.. Hepsini seviyoruz :)
Amarna, çok güzel bir mit paylaşmışsın, teşekkürler.
Ben uyandım bir aşk demekti bu dünyada
-Sesin, bir gülü bırakmak gibi birşeydi.
Karaydım, kağıt gibiydim yaşamalarda
Adım görseniz her gün o denizlerdeydi
Bin yıl bir M sesiydim aşağı Mısır'da.
Ben vurdum sevilere belli değil miydi
Bin yıl seni açtım işte yalnızlığımda.
Ne zaman aydınlığında adım geçti miydi
Bir aşk demekti bu dünyada.
Bir zamanlar yalnızlık güzeldi Mısır'da
Seninle yepyeni bir göktü gidilirdi
Baktım mı, büyürdü bir zambaktı anımda
Şimdi bir gölgedir uzar ovalarımda
Böyle uyanırdım ya uyanmak değildi
Bir aşk demekti bu dünyada.
Ben şimdi bir şiirden geçenim çok eski
-Uyuyarak severek siz benim aşkımsınız.
Şimdi dünyada beni anmalara dursanız
Kimbilir denizi gösteriyorsunuz belki.
Görüyorum ne kadar büyük yalnızlığınız.
Durun beni daha ansıyın bir daha eski
Öylesine çok ki yenilensin sularınız
Ne varsa anımla genişliyen evrende ki
Bir şiirde şimdi yalnız
Sarı, hep aşktı açan benden bu dünyadaki
Çıplak daha uzun daha güzel daha ıssız.
Hâlâ vurur sizden bir yağmur gecede eski
Kalandı yalnızlığınız gibi rüzgârınız
O durduğunuz ön güzelliğim bir zaman ki
Bir şiirde şimdi yalnız.
Ülkem bölündü bu öğlemi sana ayırdım
Ben kentlerimi hep sana bakarak yapardım
Gecene derin kadırgalarımı bırakır
Öpüşünün o ıssız kentlerine varırdım
-Kleopatra bir gökyüzüydü geçmişte anladım
Sen ey benim uzak güzelim, Sur kırallığım
Sizden o gecelerde bir pencere açıktır
Hanlarım uyur, ben dünyada sana çıkardım
Ülkem bölündü önüm yalnızlıktır
Ben dünyada bir senin yalnızlığına vardım
Geldiniz, seninle bir ikindilerdi kalır
Ey şimdi denizlere açılanlar yıllardır
Kentlerim düzen yüzü görmiyecek anladım
Kulak ver sözlerime:
Yeryüzü hükümdarı olsan,
Bütün ülkelerde hüküm sürsen,
İyilik saçsan insanların hepsine,
Kullarına yumuşak görünme!
Halk, korku saçanlara boyun eğer.
Tekbaşına yaklaşma yanlarına.
Bağrına kardeş basma,
Dost bilme hiç kimseyi,
Senli benli olma,
Sonu yoktur bunun.
Rahat uyumak istersen, kendi canını koru.
Kötülük çağında
Dostu yoktur hükümdarın.
Ben dilencilere sadaka dağıttım,
Öksüzleri doyurdum,
Büyükleri nasıl bildimse
Küçükleri de öyle hoş tuttum.
Buğday dağıttım, harman tanrısına gönül verdim,
Nil selâmladı beni her vadide.
Saltanat yıllarımda hiç kimse aç susuz kalmadı.
Sağladığım barış içinde yaşayıp övdü beni herkes.
Ama kamını doyurduklarım ayaklandılar,
Elimi uzattıklarım, dehşet saçtılar ortalığa....
"Güçlü olmak istersen söz ustası ol:
Dil, yiğit elindeki kılıç gibidir,
iyi konuşan daha merttir iyi döğüşenden.
Dize getiremezler yüreği cerbezeli olanı.
İyilikle, adaletle hüküm sürer
Atalar dilini güzel konuşan.”
Pax Amarna
24.01.2023 - 20:20Artaç Bey,
Bazen bir damlasıyla yetinir ırmaktan su alan, bazen kaynağını kurutacak kadar acımasızdır...
Bir damla deyip geçme. Yeri gelir ayırır dostu düşmandan. Yeri gelir taşırır suyu bardaktan.
Az veya çok, illa ki vardır talip olan...
ama neden
24.01.2023 - 13:16Çünkü ;
Bütün yelkenlileri,deniz fenerlerini
kaptanları sorgulayan
yanından geçen küheylanların
korku tufanına yakalandığı
siyah gözlerine beni de götür
güneş ülkesinden gelen yiğitler
benzeri olmayan bir dünya kursun
cellat,ayrılığın boynunu vursun...
Nurullah Genç
Pax Amarna
24.01.2023 - 12:55Hayat okyanusundan içmeye hak kazanmış bir insan, sizin küçük ırmağınızdan da bir bardak su alabilir. (Halil Cibran)
Merhabalar sayfa sakinleri :))
Ne güzel paylaşımlarınız var, sözlerinizle, ezgilerinizle, düşüncelerinizle ayrı birer renksiniz.
Su gibi kıymetlisiniz.
Her gün kana kana musluktan içtiğimiz, durgun bir gölde, bereketli bir yağmurda, içini dökmek için akan nehirde, gemileri alabora eden denizlerde, okyanuslarda ve insan vücudunun % 70'inde var olan bu kıymetli SUdur.
Hayat, hepimizi zaman zaman sınar. Ve biz hayat denen okulda suyun hangi şeklini alacağımızı iyi düşünmeliyiz. Fırtınalarla gelen bir su, kendini kayalara vura vura eninde sonunda durulur. Ama hem kendine, hem etrafına büyük zarar verir..
Güzel, bereketli, huzurlu bir gün olsun...
Alıpbaşını uzaklara gitmek isteyenler kulübü ;)
23.01.2023 - 18:02Sen yürürsün rüzgar yürür
Sabahlar sığmaz olur gözlerine
Her adımda çözülür bir karanlık
Şafaklar çiçek sunar ellerine
Gün tutuşur
Dağlar aydınlanır
Yeniden aydınlanır
Yeniden canlanan bu yaşam
Türküler dizer saçının tellerine
Sen yürürsün rüzgar yürür
Alıp savurur beni saçların
En kalabalık alanlara götürür
Bir cellat çıkar apansız
Bir fidan yeşermeden çürür
Ve kana bulanır ırmaklar
Baştan başa geçer kentleri
Kan temizlenir cellat ölür
Sen yürürsün rüzgar yürür
Mahpuslar soluğunla umutlanır
Toprak çatlar
Gökyüzü bıçak bıçak şimşeklenir
Görkemli bir yürüyüş başlar içimde
Ve bir tan vakti
Kırılır bütün güzellik yasaları
Ağaçlar aşk açar bahçelerimde
Sen yürürsün rüzgar yürür
Dallar eğilir
Yapraklar secde eder yürüyüşüne
Sular kabarıp dalgalanır
Köpüklü başlarıyla selamlar seni
Ve tanrılar kalır önünde
Ne beyler ne krallar
Seninle yazılır en büyük destan
En güzel tarih seninle başlar
Sen yürürsün rüzgar yürür
Bir sevinç boylanır dünyada
Çocuklar korkusuz büyür
Kan boğulur susar
Dokunup geçtiğin her kuraklık
Yemyeşil bir vadiye dönüşür
Sen yürürsün rüzgar yürür
Bizi bu deprem günlerinde
İnan ki bir şiirsiz yaşamak
Bir de sensiz savaşmak öldürür
Adnan Yücel
ama neden
23.01.2023 - 07:30Çünkü ;
Daha dokunmadan kurudu irem
çöllere bir türlü yağamıyorum
yeni bir koşunun başlangıcında
biraz deprem sonrası
biraz şehir hülyası
bir kalp yangınından geriye kalan
siyah gözlerine beni de götür
artık bu yerlere sığamıyorum...
Nurullah Genç
nasılsın
23.01.2023 - 06:54B/Akışa bıraktım yüreğimi,
Kalbimin ritmine ayak uydurup, dans ediyoRuhum...
Sen nasılsın?
Pax Amarna
22.01.2023 - 19:54Lotus çiçeği, bataklıkta ve kirli sularda yetişen, çok yıllık bir bitkidir. Su yüzeyinde parlak yeşil yaprakların arasında, hoş kokularıyla, her zaman güneşe dönük yaşarlar.
Genellikle sarı ve pembe renklerde olur. Ama bazen beyaz, kırmızı ve mavi renklerine de rastlanmakradır.
lotus çiçeği anlamı itibari ile ölümsüzlüğü ifade eder. Şafakta açılan ve alacakaranlıkta kapanan lotus, Güneş`in yeniden doğuşunu kişileştirir.
Mitolojide de lotus çiçeğine hayranlık duyarlar, karşısında baş eğerler. Çünkü lotus çiçeği tanrıların sembölüdür. Farklı dinlerde lotus çiçeği anlamı farklıdır ; yaşam, yeniden doğuş, saflık, barış, bereket gibi farklı anlamlar ifade eder.
Mavi lotus, uzun kuraklıklardan sonra bile hayatta kalmayı başardığı ve büyümeye devam ettiği için ölümsüzlüğü simgeler.
Öncelikle lotus çiçeği bir semboldür, GÜNEŞ ve AY ilkelerini birleştirir, suya ve ateşe, karanlığın kaosuna ve ilahi ışığa eşit derecede yakındır.
Eski Mısırlılarda lotus, canlılığın yenilenmesini ve gençliğin geri dönüşünü simgeliyordu. Burada lotus çiçeği son derece önemliydi ve kutsal bir çiçek sayılırdı. Çünkü Güneş tanrısı Ra`nın lotustan doğduğuna inanılıyordu. Lotus, eski Mısır`ın ölüm ve diriliş tanrısı Osiris ve bitki örtüsünün solması ve yeniden doğuşunun vücut bulmuş hali olan, bereket tanrıçası İsis için bir taht görevi görmüştür. İnanışa göre, Nil seli sırasında lotusların bolluğu zengin bir hasat vaat ediyordu.
Lotus çiçeğinin etkileyici bir hikayelerinden biri şöyledir..
Eski bir Yunan efsanesine göre, Herkül`e karşılıksız aşık olan genç bir peri, bütün geceleri gölün dibinde geçirir, güneşin doğuşuyla birlikte pembe bir şafakla yıkanırdı. Bir sabah erkenden Herkül, yıkanmak için göle gelir. Peri, bu yakışıklı adamın kalbini fethetmek ve onu gölün dibine kadar götürmek için ona doğru yüzer. Herkül`ün güzelliği, periyi o kadar şaşırtır ki peri gözlerini ondan alamaz. Ama Herkül, periyi farketmez ve gider. Peri, onun arkasından bakmaya devam eder ve artık dibe batmaz, güzel bir lotus çiçeğine dönüşür.
İşte tüm bunlar nedeniyledir ki, ben bir LOTUS olmak isterdim :))
Ve kardelen, dağ çiçeği, kır çiçeği, gül, papatya, orkide.. Daha niceleri.. Hepsini seviyoruz :)
Amarna, çok güzel bir mit paylaşmışsın, teşekkürler.
Pax Amarna
22.01.2023 - 16:57Bir çiçek olsaydınız, hangisi olmak isterdiniz?
Neden?
Alıpbaşını uzaklara gitmek isteyenler kulübü ;)
22.01.2023 - 15:22Usulca akan bir suyun kıyısında
Seni düşünüyorum,
Üşümüyorum...
Elif, ne güzel bir paylaşım bu, çok sevdim :))
Sevgiler Dersim'e.. Munzur a... Mezopotamya'ya...
Alıpbaşını uzaklara gitmek isteyenler kulübü ;)
22.01.2023 - 14:14Ben uyandım bir aşk demekti bu dünyada
-Sesin, bir gülü bırakmak gibi birşeydi.
Karaydım, kağıt gibiydim yaşamalarda
Adım görseniz her gün o denizlerdeydi
Bin yıl bir M sesiydim aşağı Mısır'da.
Ben vurdum sevilere belli değil miydi
Bin yıl seni açtım işte yalnızlığımda.
Ne zaman aydınlığında adım geçti miydi
Bir aşk demekti bu dünyada.
Bir zamanlar yalnızlık güzeldi Mısır'da
Seninle yepyeni bir göktü gidilirdi
Baktım mı, büyürdü bir zambaktı anımda
Şimdi bir gölgedir uzar ovalarımda
Böyle uyanırdım ya uyanmak değildi
Bir aşk demekti bu dünyada.
Ben şimdi bir şiirden geçenim çok eski
-Uyuyarak severek siz benim aşkımsınız.
Şimdi dünyada beni anmalara dursanız
Kimbilir denizi gösteriyorsunuz belki.
Görüyorum ne kadar büyük yalnızlığınız.
Durun beni daha ansıyın bir daha eski
Öylesine çok ki yenilensin sularınız
Ne varsa anımla genişliyen evrende ki
Bir şiirde şimdi yalnız
Sarı, hep aşktı açan benden bu dünyadaki
Çıplak daha uzun daha güzel daha ıssız.
Hâlâ vurur sizden bir yağmur gecede eski
Kalandı yalnızlığınız gibi rüzgârınız
O durduğunuz ön güzelliğim bir zaman ki
Bir şiirde şimdi yalnız.
Ülkem bölündü bu öğlemi sana ayırdım
Ben kentlerimi hep sana bakarak yapardım
Gecene derin kadırgalarımı bırakır
Öpüşünün o ıssız kentlerine varırdım
-Kleopatra bir gökyüzüydü geçmişte anladım
Sen ey benim uzak güzelim, Sur kırallığım
Sizden o gecelerde bir pencere açıktır
Hanlarım uyur, ben dünyada sana çıkardım
Ülkem bölündü önüm yalnızlıktır
Ben dünyada bir senin yalnızlığına vardım
Geldiniz, seninle bir ikindilerdi kalır
Ey şimdi denizlere açılanlar yıllardır
Kentlerim düzen yüzü görmiyecek anladım
Ülkem bölündü önüm yalnızlıktır
İlhan Berk
Pax Amarna
22.01.2023 - 14:09Balkanlar'dan sıcak hava dalgası getiren ezgiler için teşekkürler :))
İyi pazarlar...
Mezopotamya'dan sevgiler :))
Pax Amarna
21.01.2023 - 12:31Huzurdur sarılmak...
Güvenmektir,
Sana inanıyorum, demektir...
Umuttur...
U/Mutlu günler herkese...
Birine Seslenin
21.01.2023 - 10:00Orada mısın?
Koyu mavilikte
bir an
dur ve dön:
Buradayım-
buraya dek uzanıyor
derinliğin.
Sessizliğim:
orada
duyuruyor mu beni sana
buradan,
rüzgarın dalları
bir an
bıraktığı aralarda?
Ara ara
dokunuyorum sana
buradan
oraya.
Buradasın:
ulaştım sana.
Burada:
yumuşak yumuşak
renklerle çizgilerle
geciktirsen de gelişimi
bir çığ gibiyim artık
doruklarında toplanan.
Buradasın-
burada:
yorgun beynim
bitkin gövdem
kımıltılarla
yaklaşırken sana,
incecik bileklerin
koştu bana,
karşıladı
bezgin devinimlerimi
dipdiri gerilimlerle.
Buradasın-
burada:
yanımda...
Oruc Aruoba
Alıpbaşını uzaklara gitmek isteyenler kulübü ;)
21.01.2023 - 09:43Elifim, teşekkür ederim bıraktığın kalp için..
Sevgimi bırakıyorum ben de sana..
Alıp başımızı giderken, kırık kalpler durağında mola verelim biraz..
Pax Amarna
20.01.2023 - 18:28Sarılmak, iyileştirir...
Güzelleştirir...
Çoğaltır sarılmak...
Sevdirir, sevindirir...
Alıpbaşını uzaklara gitmek isteyenler kulübü ;)
20.01.2023 - 18:10Elifcim, bir meleğin yüzü olacaksa bakmak istediğin, neden O, ben olmayayım ki :)))
Kar, hayatı zorlaştırırken, aynı zamanda nasıl bu kadar çekici olabiliyor? Çok güzel bir video olmuş, eline sağlık...
Sevgiyle sarıldım güzelim ;))
Haydi gel, "karlı, kayın ormanında" yürüyelim..
ALZHEİMER'LA YAŞAM
20.01.2023 - 12:03Bana hatırlama sanatını değil, unutma sanatını öğret; çünkü ben, hatırlamak istediklerimi hatırlıyor, unutmak istediklerimi unutamıyorum...
Themistocles
Birine Seslenin
20.01.2023 - 11:02Topraklar, gül suyu verirken
Kaynayan yaralara.
Zıpkın yiyen bir balığın
İlk çığlığında sevdim ben seni.
Rüzgarlardan gizli,
Somun kokusu barındıran gecelerin sırrında,
Bir geleceğin kızıllığında;
Ateşten bedel ödemiş bir kırmızının
Güzelliğinde sevdim ben seni.
Taner Kocakaya
Alıpbaşını uzaklara gitmek isteyenler kulübü ;)
20.01.2023 - 10:58Adım düşerse aklına
Duramazsın, duramazsın
Bir kuş konar yamacına
Sen, o kuşu vuramazsın...
Pax Amarna
20.01.2023 - 10:55Günaydınnn PAX ailesi :))
Günümüz güzel olsun..
Mısırlılar dan günümüze paylaşım var yine...
FİRAVUN AMENEMHAT’IN OĞLUNA ÖĞÜTLERİ
Kulak ver sözlerime:
Yeryüzü hükümdarı olsan,
Bütün ülkelerde hüküm sürsen,
İyilik saçsan insanların hepsine,
Kullarına yumuşak görünme!
Halk, korku saçanlara boyun eğer.
Tekbaşına yaklaşma yanlarına.
Bağrına kardeş basma,
Dost bilme hiç kimseyi,
Senli benli olma,
Sonu yoktur bunun.
Rahat uyumak istersen, kendi canını koru.
Kötülük çağında
Dostu yoktur hükümdarın.
Ben dilencilere sadaka dağıttım,
Öksüzleri doyurdum,
Büyükleri nasıl bildimse
Küçükleri de öyle hoş tuttum.
Buğday dağıttım, harman tanrısına gönül verdim,
Nil selâmladı beni her vadide.
Saltanat yıllarımda hiç kimse aç susuz kalmadı.
Sağladığım barış içinde yaşayıp övdü beni herkes.
Ama kamını doyurduklarım ayaklandılar,
Elimi uzattıklarım, dehşet saçtılar ortalığa....
serbest kürsü
19.01.2023 - 23:46İlk üçe girmişim, teşekkür ederim Emine Hanım ;))
Nihat Bey latife yapıyor tabii ki ;))
En azından herkes gülümsedi bu sakinlik / ödül konusuyla.. ;))
İyi geceler...
nasılsın
19.01.2023 - 22:58Sesini sesime katık edip, türküler söylüyoRuhum...
Sen nasılsın?
serbest kürsü
19.01.2023 - 22:51Biri de çıkıp demedi ki ; "Sensin en sakin".
Neden acaba :))
Pax Amarna
19.01.2023 - 22:45İyi geceler :))
Eski Mısır'dan güzel bir öğüt bizlere..
"Güçlü olmak istersen söz ustası ol:
Dil, yiğit elindeki kılıç gibidir,
iyi konuşan daha merttir iyi döğüşenden.
Dize getiremezler yüreği cerbezeli olanı.
İyilikle, adaletle hüküm sürer
Atalar dilini güzel konuşan.”
Toplam 861 mesaj bulundu