BİR BİLEN - öyle olur işte oh olsun :)
sen ihtişamı görebilen muhteşem bakışlara sahipsin
ama sıradan bir 'D' yİ göremeyecek kadar da körsün :)
sıradanlığıma sağlık:P
BEN -sohbet edilenin cahil olup olmadığının kıstasları ne?
bizim cahil dediğimize kendisi / bir başkası pekala alleme-i cihan diyebilir..
ayrıca o'na göre belki de en cahil bizizdir değil mi :)))
BİR BİLEN- e yuhh..ben dedim işte dedim ben...
sen enaniyetin el kitabısın ama nasıl bir el kitabıysa 300.000 sayfa...
kütük resmen, yerinden kalkmıyor :)
vaktimi senin buralarda olup iki aklı başında laf edeceğiz diye beklerken harcıyorum.
ömrümü çürüttün...ömür törpüm heeyyy :))
BEN- e işte..eziyetsiz sefa olmaz..
törpüleye törpüleye şekil veriyorum sana.. anlam kazandırıyorum :)))
bence aşk, yemeklerden en çok kebaba benzer..
lezzetlidir, caziptir, iştah açıcıdır.. lakin acıdır da..
insanı hep yesen olmaz, yemesen gene olmaz moduna sokar. :))
az yersen, bu ne yaa tadımlık oldu, çok yersen, ooff şiştim dersin..
ortasını bulman zordur, aşkta dengeyi sağlamanın zorluğu gibi. :)
içindeki envai çeşit baharatların her birinde farklı bir tad vardır.
tıpkı aşkın, gökkuşağının 7 rengi olması gibi.:P
yanındaki salata, ayran ve diğer çeşniler hem göze ve hem de damağa hitap ederken
insanın kafasını da karıştırır ki..
aşkın zaten kendisi arapsaçı gibidir. :))
güzel düşleri kuralım yarına dair, bugünü ıskalayalım, böyle şeyler yapalım hep....
çünkü aldanmak isteriz..
çünkü, en güzel çalımı kendine atar insan...
sıradan olabilme ‘’ lüksüne ‘’ sahibim….
her sabah kalkıyorum ve yaşıyorum, nefes alıyorum.. ve şükürlerdeyim..
kuşlara, ağaçlara, insanlara bakıp çayımı yudumlarken müziğimi dinliyorum…
sıradan şeylerle uğraşıp, sıradan bir hayat yaşıyorum.
kendime ‘’ bu şansı’’ tanıyorum :)
Bazı hallerde yakınlığın verdiği üzüntü / sıkıntı, uzaklığın zorluğundan daha şiddetlidir.
Zira duygusuzluk, farkındasızlık, ilgisizlik, ‘’ yakınken bile ‘’ arada sanki fersah fersah mesafe
varmış hissi yıpratır insanı..
Uzaklıkta ise kavuşmayı beklemenin heyecanı, güzel olacak umudunun olması..
Uzaklık zorluğunu bertaraf edip, bahar çiçekleri açtırabilir insanın ruhunda :)
Bir kadın zeki, ihtiraslı, güçlü ve de güzel olursa artık o’nu kim tutabilir..
O’nun için Marcus Antonius gibi ihtişamlı bir imparatoru bile kendisine köle edip
parmağında oynatması çok kolay bi şeydi.
Ama sana acımam Marcus , çünkü bunları hak ettin sen :))
Gerçi tarih tekerrür ediyor,
zamane Cleopatra’ları ile zamane Marcus’larının yolları halen kesişmeye devam ediyor : ))
ne çok kıymet verdik dünya’ya , ne çok anlam yükledik..
ne kadar vazgeçilmez kıldık.
oysa sadece bir 'köprüydü' ,bir ucundan öbür ucuna ‘düşe kalka ‘ yürüdüğümüz.
geceler hayatı sorgulatıyor bana.
hayat anlamsızlaşıyor ,çok basitleşiyor gözümde uğraşlarım..
uğraşlarımız, hayallerimiz ,hayatlarımız...
küçücük noktalarız uzaydan bakılınca.. oysa her nokta ne kadar da anlamlı kendince.. .
her nokta, dünya ondan ibaretmişçesine....
yoo sen zaten hep sevilensin dostum, küslük teğet bile geçemez..
boş sorunlarla zihnimizi meşgul ederken, sükuneti seçsek de, dostluğumuza nokta koymadık hiç..
o ürkek kelebek omzumuzdadır her zaman :)
ve mükemmel tespitlerini, sanatla öyle güzel yoğuruyorsun ki akıl ve gönül anlamında hiçbir boşluk bırakmıyorsun..
heyy şaire, seni daha iyi anlamak için
galiba yüreğinin dillenip kaleminden sözcük olarak akanları
didik didik incelemek de lazım :)
gelecek sanıldığı kadar uzak değil, ‘’gelecek olan’’ da gelecek..
ama zaman hızla geçiyor...
her anım seninle doluyken, ayrılık zamanları canımı yakıyor..
darbeler arka arkaya inse de yüreğe ve ruha, direnmek ve affetmek en asil intikamdır aslında..
bir duvarımız olmalı, sırtımızı yaslayacak, tuğlaları ‘’ umut’’ olan...
karanlıklar da olacak elbet..
yaktığımız ‘umut mumu’ güneşimiz olacaktır o anlarda..
ya aslında kırılan kanatlar, telef olan akıl zırhımız, belki tedavi eden / olgunlaştırıcı olandır ruhu..
ya da belki hayat dediğimiz kavram, yaralı da olsa bir ümit tebessümünde yeniden açan bir çiçektir..
tarifine netten baktım..
sadece 3 adet peynirli poaça için mutfağı un'a boğdum..
fırının tepsisini yakıp kullanılamaz hale getirdim..
sonuçta poaçavari bişeyler yaptım.. amaa yenmesi için önce bir çekiçle iyice dağıtılması gerekti.. :))
anladım kii , bir kebap uzmanı olan ben, elimin etleri ile '' hamur işine '' girişmemeliydim.. :))
Kâfi gelir mi yaşanılanları özetlemeye harfler.. Hangi kelimeye sığar bir hayat.. Hangi cümle tam anlatabilir bir ömrü.. Sığmaz, yeterli olmaz, anlatılamaz.. En iyisi..bırak dağınık kalsın.. Hem zaten ne kadar gerekli ki kendini a ...
enteresan diyaloglar
30.08.2024 - 22:06BİR BİLEN - öyle olur işte oh olsun :)
sen ihtişamı görebilen muhteşem bakışlara sahipsin
ama sıradan bir 'D' yİ göremeyecek kadar da körsün :)
sıradanlığıma sağlık:P
BEN -sohbet edilenin cahil olup olmadığının kıstasları ne?
bizim cahil dediğimize kendisi / bir başkası pekala alleme-i cihan diyebilir..
ayrıca o'na göre belki de en cahil bizizdir değil mi :)))
BİR BİLEN- e yuhh..ben dedim işte dedim ben...
sen enaniyetin el kitabısın ama nasıl bir el kitabıysa 300.000 sayfa...
kütük resmen, yerinden kalkmıyor :)
vaktimi senin buralarda olup iki aklı başında laf edeceğiz diye beklerken harcıyorum.
ömrümü çürüttün...ömür törpüm heeyyy :))
BEN- e işte..eziyetsiz sefa olmaz..
törpüleye törpüleye şekil veriyorum sana.. anlam kazandırıyorum :)))
Aşkın tarifi
30.08.2024 - 21:59bence aşk, yemeklerden en çok kebaba benzer..
lezzetlidir, caziptir, iştah açıcıdır.. lakin acıdır da..
insanı hep yesen olmaz, yemesen gene olmaz moduna sokar. :))
az yersen, bu ne yaa tadımlık oldu, çok yersen, ooff şiştim dersin..
ortasını bulman zordur, aşkta dengeyi sağlamanın zorluğu gibi. :)
içindeki envai çeşit baharatların her birinde farklı bir tad vardır.
tıpkı aşkın, gökkuşağının 7 rengi olması gibi.:P
yanındaki salata, ayran ve diğer çeşniler hem göze ve hem de damağa hitap ederken
insanın kafasını da karıştırır ki..
aşkın zaten kendisi arapsaçı gibidir. :))
hüzün bulutları
30.08.2024 - 21:57Zaman zaman hüzünlü gecelere açar kirpiklerini gönül gözü…
Varsa yoksa hüzün geceleri
Varsa yoksa gam vurgunu nakaratlar solmuş dudaklarımda…
Hüzzam özlemlerin kucağında
düş bahçeleri
28.08.2024 - 21:49güzel düşleri kuralım yarına dair, bugünü ıskalayalım, böyle şeyler yapalım hep....
çünkü aldanmak isteriz..
çünkü, en güzel çalımı kendine atar insan...
şans tanımak
28.08.2024 - 21:48sıradan olabilme ‘’ lüksüne ‘’ sahibim….
her sabah kalkıyorum ve yaşıyorum, nefes alıyorum.. ve şükürlerdeyim..
kuşlara, ağaçlara, insanlara bakıp çayımı yudumlarken müziğimi dinliyorum…
sıradan şeylerle uğraşıp, sıradan bir hayat yaşıyorum.
kendime ‘’ bu şansı’’ tanıyorum :)
seninle bir dakika
28.08.2024 - 21:43kurtlandırıyor beni :))
uzakta beyaz
28.08.2024 - 21:35Bazı hallerde yakınlığın verdiği üzüntü / sıkıntı, uzaklığın zorluğundan daha şiddetlidir.
Zira duygusuzluk, farkındasızlık, ilgisizlik, ‘’ yakınken bile ‘’ arada sanki fersah fersah mesafe
varmış hissi yıpratır insanı..
Uzaklıkta ise kavuşmayı beklemenin heyecanı, güzel olacak umudunun olması..
Uzaklık zorluğunu bertaraf edip, bahar çiçekleri açtırabilir insanın ruhunda :)
desire
28.08.2024 - 21:34özlettirici, sinir bozucu, filipinci, güldürücü, yüzeyselci, kısasçı, pilavcı , romantikci ,ıssızadacı,
parisci, intikamcı-eliyleelimitutucu, üzeritarçınlıhelvacı , denizci ,kafakarıştırıcı, kışkırtıcı, istanbulözlemci-
üşengeçci, düşündürücü, duygusalcı, hoşçakalcı, umursamazcı, zırhdelici, ekipci, zıtçı, kafadengici ,özleyici :)))
Cleopatra
28.08.2024 - 11:14Bir kadın zeki, ihtiraslı, güçlü ve de güzel olursa artık o’nu kim tutabilir..
O’nun için Marcus Antonius gibi ihtişamlı bir imparatoru bile kendisine köle edip
parmağında oynatması çok kolay bi şeydi.
Ama sana acımam Marcus , çünkü bunları hak ettin sen :))
Gerçi tarih tekerrür ediyor,
zamane Cleopatra’ları ile zamane Marcus’larının yolları halen kesişmeye devam ediyor : ))
dünya ahvalini anlatmak
26.08.2024 - 19:35ne çok kıymet verdik dünya’ya , ne çok anlam yükledik..
ne kadar vazgeçilmez kıldık.
oysa sadece bir 'köprüydü' ,bir ucundan öbür ucuna ‘düşe kalka ‘ yürüdüğümüz.
Çekim Yasası
26.08.2024 - 19:31aslında çekim yasası şudur,
ne iseniz o’nu çekersiniz, neyi isterseniz değil..
Geceler
26.08.2024 - 19:27geceler hayatı sorgulatıyor bana.
hayat anlamsızlaşıyor ,çok basitleşiyor gözümde uğraşlarım..
uğraşlarımız, hayallerimiz ,hayatlarımız...
küçücük noktalarız uzaydan bakılınca.. oysa her nokta ne kadar da anlamlı kendince.. .
her nokta, dünya ondan ibaretmişçesine....
deniz kızı eftalya
26.08.2024 - 19:25denizden hortum, tsunami ya da ne gelirse gelsin..
dünya güzelse sebebi sensin.. :)
Kadim dost
26.08.2024 - 19:24yoo sen zaten hep sevilensin dostum, küslük teğet bile geçemez..
boş sorunlarla zihnimizi meşgul ederken, sükuneti seçsek de, dostluğumuza nokta koymadık hiç..
o ürkek kelebek omzumuzdadır her zaman :)
şükür
26.08.2024 - 19:22vermediklerin için de...
şiirsel anlatım
26.08.2024 - 19:22ve mükemmel tespitlerini, sanatla öyle güzel yoğuruyorsun ki akıl ve gönül anlamında hiçbir boşluk bırakmıyorsun..
heyy şaire, seni daha iyi anlamak için
galiba yüreğinin dillenip kaleminden sözcük olarak akanları
didik didik incelemek de lazım :)
ayrı düşmek
26.08.2024 - 19:20gelecek sanıldığı kadar uzak değil, ‘’gelecek olan’’ da gelecek..
ama zaman hızla geçiyor...
her anım seninle doluyken, ayrılık zamanları canımı yakıyor..
HAYATA BAKIŞ
26.08.2024 - 19:19ben keyfime bakarim...
isteyen istediği yere baksın :))
aşk
26.08.2024 - 16:53... belki de gidemediğin yerde olmak demektir..
umut
26.08.2024 - 16:52darbeler arka arkaya inse de yüreğe ve ruha, direnmek ve affetmek en asil intikamdır aslında..
bir duvarımız olmalı, sırtımızı yaslayacak, tuğlaları ‘’ umut’’ olan...
karanlıklar da olacak elbet..
yaktığımız ‘umut mumu’ güneşimiz olacaktır o anlarda..
ya aslında kırılan kanatlar, telef olan akıl zırhımız, belki tedavi eden / olgunlaştırıcı olandır ruhu..
ya da belki hayat dediğimiz kavram, yaralı da olsa bir ümit tebessümünde yeniden açan bir çiçektir..
anladım ki
26.08.2024 - 16:47tarifine netten baktım..
sadece 3 adet peynirli poaça için mutfağı un'a boğdum..
fırının tepsisini yakıp kullanılamaz hale getirdim..
sonuçta poaçavari bişeyler yaptım.. amaa yenmesi için önce bir çekiçle iyice dağıtılması gerekti.. :))
anladım kii , bir kebap uzmanı olan ben, elimin etleri ile '' hamur işine '' girişmemeliydim.. :))
söyleyemediklerimiz
26.08.2024 - 16:46Dilimizin ucuna kadar gelip de '' yaa sabııır '' deyip vazgeçtiklerimiz
hayata dair cümleler
26.08.2024 - 16:38bazen 200 yıl savaşları gibidir hayat..
ne sende yara yeri , ne bende ok tükenir :))
hayata dair cümleler
26.08.2024 - 12:56hiçbir insan öylesine girmiyor hayatımıza; kimileri ceza, kimileri bela,
kimileri imtihan, kimileri ise armağan..
Toplam 278 mesaj bulundu