gülmelerim solgun bu aralar
gücenik biraz yaşananlara
yine de kanatır gülüşlerim hüzünlerimi
uzun geçmişli susmalarımı...
o zaman solmaya tamamlanır hüzünlerim,
kan kaybından benzi atar susmalarımın
Derdim var yüreğimle
dilimin altında tuttuğum bir yara var
göğsüme fazla gelen
aklıma fazla
çıplak, zalim
Derin Barış
Güneşin ritmi, ayın karanlık yüzü
Yıldızların parlak gözleridir
Çalı horozuyum, ibiğim kızıl
Yüreğim mor ötesi gizil
dellenmiş bir arzudur soluğum
teninin ilkbaharına göz koyan
hani iki martı saklı ya göğsünde
dudaklarıma çığlıklayan...
ağzım yakamoz yangını ırmak
dalga dalga etine sulanan
Dilbar
Gül satan yanaklarından kızılını satın aldım
bal çeşmesi ağzının leblerine susuz kaldım
Kanlı gömleğini yırtan goncadır leblerin
dil bilmezim
dilim, dil bilmezim
alkol denizinde uyuşturduğum
nikotinle ziftlediğim çölüm
seyrine daldığım ölümüm...
bundan ağır yaşam mola
daha nem olsun ölmeme sebep
bahanemi bu sürünmem yerlerinde...
saçlarıma inmiş akşam
inmiş akşama efkar
masamızda yine kahır
DİL KESİĞİ
Yürek göğümün kararması
şiir denen yıldızlar doğurmasındandır...
diliyle kesip açtı yüreğimi
içinde bir başka yürek gördü
Dil kesildi
Gül kadehi dudağının şarabını içir bana
kanım kaynasın da arzuman olayım sana.
Gözlerini kapatma gül bahçemi göremezsin
yüreğimi zehir etme
mezar taşına benzetme
iki elim kızıl kanda- yakanda
kan tutsun yakanı gitme
akşam gibi çöktü üstüme efkar




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!