Sokaklar sensiz, her yer ıssız bu akşam
Masamda iki mum, resmin bakıyor bomboş
Ayrılığın yıl dönümü şarkılar sarhoş
Anlamıyor dinlemiyor avunmuyor artık
Fırtınalar kopuyor
Tehlikeli bu limanlar
söküyorum gökyüzünden yıldızlarımı,
saçlarına tutuşturuyorum ellerimle.
ateşe veriyorum dünkü hikayelerimi...
dumanına ismini yazıyorum ard arda...
ırmaklar çiziyorum avuçlarının içine,
sende yıkıyorum defalarca aç bedenimi.
son bir kez geçeceğiz seninle bu şehirden,
yürek yüreğe, el ele son bir kez...
nispet yapar gibi,
düşman çatlatır gibi...
gökyüzüne haykıracağız,
sövesim var!
bazı büyüklere,
büyük görünenlere,
büyüklere yağ çekenlere,
küçülüp kaybolanlara,
gelmişine geçmişine,
Söyle hayat!
Yolum hep ara sokaklar oldu
Gölgelerde dolaştım durdum
Çocuktum hep yağmurlarda
Islanırdı ellerim ayaklarım
Saçlarım, gövdem gözlerim
Söz bitti sanma
Ne de şiir tükendi
Durgunum biraz,
Suskunum, vurgunum
Sensizlik çöktü üstüme
Bildiğin gibi yani
Söz nedir ki
Seni ağırlarken yürekte?
Öfken nedir, hırçınlığın,
Kaybolursun korkusu bende,
Sana ne.
Neden hep telaşlar bana?
şu akla gelmeler olmasa,
öylesine yaşasak.
dünü unutsak,
hiç bir şey hatırlamasak...
sen olmasan mesela,
yangınların olmasa,
suç ne bende,
ey güzel yar, ne de sende.
bende kronik bir rahatsızlık
gördüğüm bir çift güzel göze bağlılık,
üç yaşımda başlamış
bende bu illet hastalık...
suya yazı yazmak gibi
bir şeydi seni sevmek...
ya da tozdan
resimler yapmak rüzgarlarda.
pamuk ipliğine bağlı
bir yaşamdı sanki;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!