Gökyüzü güneş olsa, sensiz karanlıktayım...
Haram lokma gibi takıldı sözler boğazıma
Anlatmak istedim her şeyi sana, anlatamadım
Düğümlendi kelimeler, gelemeden ağzıma
Kaçmak istedim o an, kendimden kaçamadım
Dünya kaybetti beni kendisi
Olmak istedim, olamadım efendisi
Ne yardan geçtim, ne serden
Ne sevdadan ne de senden...
Yalan söylemedim hiç ama hiç
Seni özledikçe
Kazağımı kokladım dookunduğun
Resmine baktım doyamadan
Sesini dinledim telefonuma kaydettiğim
Anlar oldu, sensiz aklımı kaybettiğim
Merhamet Tanrım
Gözyaşlarıma merhamet
Duygulu yarattığının
Duyguları zayi olmuş
Ağlamaklı gözlerle
Tekrar duyguları bulmuş
Kaleşnikof mermisi gibi küçük değil top mermileri
Sözlerin yanında cüce kalır top mermileri
Kalbimi söker alır yerinden top mermileri
Bedenim olduğu yere,
Top mermileri batırır gemileri...
Anlamsız zoraki gülüşler
Beyhude aşk uğruna ölüşler
Birbirine sarılmış, gözler dışarıda aşıklar
Dudaklar bir, kalpler uzak yavşaklar
(08.07.2004, İstanbul)
Dökme yarim bir damla gözyaşın
Aklımdan çıkmıyor gözün ve kaşın
Bekle yarim beni sabırla bekle
Dönecek Nisan'da senin onbaşın
Sigaramın dumanı bulut bulut
Bir daha asla
Sevmeyeceğim kimseyi
Kalbimden fazla
Seven o iken
Üzülen de o oldu
Ele batan bir diken
Allah’a esaretim bedenime pranga, ruhuma özgürlük
Bir ömürlük huzura yaşadık, bir anlık özgürlüğe öldük
Özgürlük Hakk’a esaretten ibaret dediler inanmadık
Yanlış anladık ölmeyi, yaşamayı bile beceremedik
(14.09.2008, Sakarya)
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!