Neyse ahbabım neyse...
Diyeceğim şudur ki
Bütün haddini
Hudutsuza yançizen imparatorluklar
Hemen hemen değil
İmi tümü hepisi ahbabım...
Bunun için olacaksa maksat
Selam verir vermez
Oralardan zindandan kurtulmuş gibi savuşmak
O kör çıldırışın
Üstünden gailesini atma kaygısıyla şeklen
Şematik...
Tamdeyip da tadı damaktaki muhabbetin kapısından
Görüşmek üzere deyip
Çık..
Tım...çıkacakkkk
Kennn....
Boris....
Ben de bir safım ki haaaa
Ne zaman, ne zaman,
Ne zaman?
Diye cismini sayıklarıp dururken
Kalbime rivayet olmuş
Bir rüzgardan bir rüzgara çarpa çırpa
Aklımdayken...
Yedim ben o dedikleri ayvayı ne var bunda..?
Dahası...
Ben Jonagold elmalarını da...Mandarina turuncusunu da
Kara zeytinleri Ege meltemlerinden ömüruzatan
Ben yeşil zeytinlerini de yedim,
Bana sorma ömrünü kimdir
Akşama kadar şidetini artıran rezilliklerin başında nöbet tutanın
Her vakitte bol nasipli günahlarıyla isayı öldürüp
Kendini ölü cesetler kalıntısından tanrı etme payıyla
Ölümü fazlasından yaşama yasal kılan
Örneğini birbirine devreden kirli kaneviçelerin
Hızlı fokurdayan motor
Buharı tepesinde buğlanınca
Sapar gider hayata omuz veren toprak yolundan
Çayıra çimene, dala tomurcuğa...
Kıya kıya
Büyük küçük
Görmek istedikten sonra aktan karayı...
Karanlığın hiçbir önemi yok ki...
Görmek istemedikten sonra ışığın da iki gözüm..
Işığın da...
Yaban ve vahşi bir yeryüzü sırtında gezip eğlenilen şu dünya
İnsanın yoluna çıkmış en sarpalarıyla
Dedik ya...
Hava bir öyle bir böyle
Dediydik işte elektro motor
Manyak tetik, şimşek çakan
Ezici bul dozer..
Sallantılı ve sersemleştirilmiş denizleri şoklayarak
Kafamın içindeki müzikleri yönetiyorken kalbim
Çıkageldiğinden haber eyledi cahilini ansızına bahar
Ondan yana esince fikrimde belasına kaldığımın yadeleşen eğimi
Ağır bastı candaki tezel
Kirmenine değirmi desenlerin ilmeklerini düğümlemekmiş,
Haber eyledi ki arzu hallerini delinin delisi bahar



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!