Onurlusun elbet, yola çıkmışsın
Gururlusun hem de yol kat etmişsin
Hani üzerinde baskılar yok ya,
Kansa da yutarsın, mutluluk buysa!
Ne idin, ne oldun; şöyle bir düşün
Cep delik cepken delik, üstünde yok metelik
Çarşı pazar dolaşıp arar bir hediyelik
Nasıl öder bilinmez, belki de veresiye
Seni zora koşarsa değmez ki sevgiliye!
Sevgililer günüymüş, Allah’ın her günü bir
Çırpınsan yırtınsan bile istemem;
Gözüm yükseklerde, seni sevemem.
Madem yürek benim, sana gelemem;
Kâinat güzeli olsan, ne yazar!
Herkes kısmetini arayıp durur,
Barut, kan ve ağıt; çağın dramı...
Zulüm, yıkım, ölüm; kaçınılmaz son!
Var mı kârlı çıkan kirli parayla...
İstersen bir kuş ol, en yükseğe kon!
Doymak bilmez gözü insanoğlunun...
Karnımı değil
Kadrimi arıyorum!
Varlığımı değil
Sağlığımı arıyorum!
Aşım suyum hüzün ile yaşarım;
Hüzünlenmeyene biraz şaşarım!
İnsanlık tarihi hüzünle dolu;
Bırak sağı solu, bul doğru yolu!
Hüzünle güçlenir yaşama coşkum;
Kırk sıfatın olsa çoğu çakışır;
Belki bir tanesi sana yakışır!
Çok yönlü olmanın hiç önemi yok;
Kimsin nesin bilmem, ağızda laf çok!
Fiziğin ve kimyan kendini bağlar;
Ezelden ebede tüter ocağım,
Yüreğim görkemli muhkem otağım.
Ne mutlu ki Türk’üm ve ülkücüyüm
Hem de Müslüman’ım, elhamdülillah!
Kutsal vatanımız bize emanet,
Eksilmesin ezân sesi câmilerimizden;
İnmesin ay yıldızlı bayrağım gönderinden;
Sönmesin hârlı ateşi ocaklarımızın;
Bitmesin muhabbeti ulu otağımızın...
Elbet Türk olmanın gururu ve bilinciyle,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!