Seçim için çıktık yola; kimi atlı, kimi yaya;
Seçim çözümleyecekmiş geçim sorununu güya…
Biz nice seçimler gördük; oylarla kuleler ördük;
Kule yükseldikçe düştük sur dibine, sanki rüya…
Hoş geldin,
Safalar getirdin,
İki bin on üç!
Zamanla
Sana da alışacağız
Dostum olmadığın için dilini,
Kültürünü hem de siyasetini,
Ekonomini ve ticaretini
Öğrenmek azmimdi; ne mutlu bana!
Hep çıkarlarını kolladığını,
Gözlerini iyi kullan,
Görmek için bak!
Göremezsen,
Beyninle hatta yüreğinle
Görmeye çalış!
Güzel dileyesin, güzel bulasın;
Güzel dinleyesin, güzel duyasın;
Güzel bakınasın, güzel göresin;
Güzel laflayasın, güzelleşesin...
Güzel içe doğsa, öz özelleşir;
Dil; kültür ve iletişim
Aracıdır, hep biliriz;
Buna karşın bindiğimiz
Dalı, yine de keseriz...
Çok dinlemek, çok okumak
Eşkin aşkına delil, gözlerinse kalbinin
Aynası, hiç yanıltmaz, temaşa eden yârin
Dimağındaki sesin yankılanma vaktinde
Şakıyan bülbüllerin çilekeş hâllerinde...
Şevkin aşkına geçit, sözlerinse keyfinin
Ararım hep uykusuz gecelerimde,
Bulurum mutluluğu dizelerimde;
Kime ne zararı var ki benden başka,
Hiç mümkün mü yazmamak gelince aşka...
Sorarım hep kalınca kendi kendime:
Seni aptal sansınlar,
En iyisi aldırma;
Çağı fazla aşanlar
İstemez seni asla.
Lâkin haksız olsalar,
Dost parmak ısırır, yağı çekemez
İlle Ağustos’ta saymakla bitmez,
Yengilerle dolu şanlı tarihim;
Birlik beraberlik has özelliğim.
Kederde kıvançta hep paylaşanız,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!