Günler, aylar, mevsimler birbirini kovalar
Derken bir yıl tükenir ve bir yenisi başlar…
Rızkımızı yer içer, ömrümüzü yaşarız;
Yaşlanan zaman değil aslında, biz, insanız…
Bizi geçmişe bağlar acı tatlı anılar;
Yavan şiirlerle oyalanırız
Oyalanmak için bazen yazarız
Yazdıklarımızı pek beğeniriz
Âdeta göklerde uçar gezeriz!
Gezerken arada yorum yaparız
Diyor ki: ‘Bende yok! ’, irdelemeli,
Bazen söyleneni ters çevirmeli!
Herkeste biraz var, incelemeli,
Vardır ya da yoktur; çok mu önemli?
Kendinden pek emin görünse bile
Düşündüm, taşındım yazsam mı diye
Herkes yazıyorken yazmamak niye?
Az havadan sudan yazayım diye
Havaya ve suya bakmak da niye?
Havacıva derler, denmesin diye
Yazıyorum bazen havadan sudan
İlle ciddi konu olmak gerekmez!
Helva yapılırmış yağ, şeker, undan
Herkesin hoşuna gitmek gerekmez!
Yazıyorum ilham geldiği zaman
Kuru ekmek bile yemeyen çocuk
Okula gidiyor, gözyaşı boncuk!
Bir bardak su ile açlığı yitmez;
Tencere kaynamaz, baca hiç tütmez.
Baba işsiz, anne hâliyle aciz
Aç evin oğluna, kızına varma
Yoksa aç kalırsın, darlık sana yâr;
Görüntüye, tatlı sözlere kanma
Hüzün ve pişmanlık olur sana yâr!
Gözü, karnı toksa hiç kaygılanma
Amerika, Batı! Hiç sevinmeyin
Türk telef oluyor diye gülmeyin
Bugün bana yarın kime, kim bilir
Neler olacaktır, Yaradan bilir!
İç ve dış düşmanlar! Hiç çekinmeyin
Alma ahımızı ‘Zam, zam! ’ diyerek
Gülme yüzümüze ‘Vah, vah! ’ diyerek
Çalma kapımızı ‘Oy, oy! ’ diyerek
Sana saygı duymaz yaralı yürek!
Anma adımızı ‘Sayın! ’ diyerek
Günler haftaları,
Haftalar ayları,
Aylarsa yılları
Kovalar durur.
Geride kalanlar




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!