Geceyi damgalıyor, altın sükûtunda gün,
Gün hesaba çekilir, yargı altındadır dün.
Gizlerinde gezinir, gün boyu yarım düşler,
Bazen de bir fısıltı, senden gelir gülüşler.
Seni seviyorum can;
Yakamozlanan gözlerinden
pırıltılar dökülmesin.
Üzgün durmasın yanakların;
Kaşların çatılmasın can;
Seni seviyorum...
Nasıl meraktayım bir bilebilsen,
Türkülerden haber sordum ne haber? ! .
Artık turnalar da geçmiyor burdan,
Bülbüllerden haber sordum, ne haber? ! .
Vuslata ermek mi, anarım dedi,
Gözlerinin ateşini,
Yüreğime saldın gibi.
Benliğimde sevgin yatar,
Beni benden aldın gibi.
Cana yükledin acıyı,
Gel gönlüme hükmeyle,
Hasret közü yanmasın;
Birleşsin iki dünya,
Sevda hasret tutmasın.
Birleşsin iki dünya,
Aşkın mızrabını vurdukça gönül,
Şiirler tüllenir, mısra konuşur.
Senin sözlerini dinler mi gönül?
Hey koca şairim, duygu konuşur.
Yola çıkıp menzil alanda duygu,
Ta Galübela’dan ruh diye doğmuş,
Hazreti Ademle gelmişim beyim.
Uzun uzadıya yoklukta kalmış
Sonra bu dünyayı bulmuşum beyim.
Habil’le Kabil’de kibre yürümüş,
Yine akşam oldu, ocak yakıldı.
Yarenler selama durdu başağa.
Misafir ağalar yola döküldü.
Köşesine bağdaş kurdu başağa.
“Yine akşam oldu” faslı başladı.
............................. - Emin Baydil'e-
Sokaklar sokaklar bitmez tükenmez,
Bir girift girdaptır dönsen çıkılmaz,
Hep ileri hiç geriye bakılmaz,
Geriye dönünce mazi döküldü.
Uzanır kalbimi okşayan sesi,
Dağ dağ olsa bile aşar gölgesi,
Vuslata erince kasilir sesi,
Sabrın süzülen o halesi biter.
Tebessüm dağılır, kalpten dudağa,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!